B-14

8.8K 432 183
                                    

Hepimiz büyük koltukların olduğu alana geçmiştik. Tekli koltuğa yerleşmiştim. Kimse ile ne konuşmak ne göz göze gelmek istemediğimden ellerim ile oynuyordum.

Düşüncelerim derinleştiğinde omzumda bir hareketlilik hissettim. Yavaşça arkama yöneldiğim de Baran'ın gülümseyen yüzü ile karşılaştım.

Bakışları yanını gösteriyordu. Derin nefes alıp, sırf onun için ayağa kalkıp çoklu oturma grubuna gittim. Sakin bir şekilde Baran'ın yanına yerleştim. Tekrardan ona doğru yöneldiğimde mutlu ve heyecanlı yüzünü gördüm. Benim aksime ışık saçıyordu.

Bu kadar mutlu olmasının sebebini biliyordum.

Arel...

Arel abim onu seviyordu ve değer veriyordu. Ailedeki tek iyi anlaştığı kişi Baran. Neden iyi olduklarını da çok merak ediyordum.

merak ediyorum ama Mert abime yaptığı...

Kendi öz kardeşine bu kadar kötü davrandı ise heleki bunca yıl hatrına. Mert ona bunu yapacak ne sebebi vermişti?

O piskolajik rahatsızlığı olan biriyse aslında sebep bulmasına da gerek yoktu. Bu durumda beni de aynı şekilde zarar verebilirdi.

Ailemin nefret etme sebepleri vardı. Genede sırf Baran için bu işkenceye katlanıyorlardı. Baran için evlerine, bulundukları ortama getiriyorlardı. Mert için çok zor bir durumdu.

Katili ile köşe kapmaca oynuyordu.

Ben bir kez daha ölümden döndüm. Bedenim ikincisine alışacağını düşünmüyorum. Büyük ihtimal korkudan o gidene kadar bütün yaz odamda oturur ve dururum.

***
Bakışlarım tekrar etrafa indi. Herkes oturma salonunda oturuyorlardı. Annem, babam ve Alaz bir oturma grubunda. Ben, Baran ve Mert abim bir oturma grubunda... Tekli koltukta ise Burak abim oturuyordu.

Bakışlarım sağ tarafıma kaydığında Baran ile göz göze geldim. Elleri ile bana bir şeyler anlatmıştı. Sonra da Mert abime dönmüştü.

Mert abim bana gülüp, "Baran çok güzel olduğunu söylüyor." Aldığım cevapla bir kaç saniye şok olmuştum.

"Ben," durakladım. "Bunu ilk defa sen bana diyorsun..." Utancımdan kafamı aşşağı indirdim.

Herkes dikkati dağılmıştı. Benim aklıma ise bugün olanlar takılmıştı. Annemgil Demir denen birinin daha geleceğini söylemişti ve Mert abim hiddetle ayağa kalkıp oturma salonuna gitmişti. Çok şaşırmıştım. Ardından bizde yemeğimizi bitirip buraya gelmiştik.

Mert abimi neden bu kadar sevmediklerini anlamamıştım. Sormak isterdim. Belki öğrenirim bir gün.

Ben parmak etlerimi yerken kapı çaldı. Hepimiz birden kapıya baktık. Evin görevlisi ise kapıyı koşup delikten baktı ve anneme doğru yönelip, "Selma hanım, Arel bey geldi." Annem yavaşça kafasını sallaması ile görevli kapıyı açtı. Mert abim ise kapıya bir an olsun bile bakmamıştı. Baran'ın yerinde kıpırdanması tüm dikkatimi dağıtıyordu.

Kapı açılımıştı. İçeri geniş omuzlu sarı denmeyecek kadar beyaz saçlı dedikleri Arel abim gelmişti.

Koridorda bir kaç saniye durup boş boş bakışlarını teker teker üzerimizde gezdirdi. Baran'ı görünce gözlerinin içini güldü.

Ardından beni görünce ise o kadar fazla inceledi ki yerimde kıpırdandım.

Bu adam beni sevmedi.

Herkese nasıl baktı ise bana bin kat daha fazla kötü baktı. Hepimiz bana olan davranışına şahit oldu.

Alaz abim yavaşça ayağa kalktı. Hepimize bakıp, "Ayağa kalkın. Abimize saygılı olun." Abimize dediği için galiba en büyük oydu.

Selin - GERÇEK AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin