VİRANE
12
"DOKUZUMDAN HATIRA"
Şarkılar;
wexy, gözlerimde kanlı yaşlar
Tuna Hizmetli, Mevsimsiz Sonbahar
Bahadır Tatlıöz, Uzun Lafın KısasıSelam bebeklerimm. Bu bölüm Dila'nin doğum günü olduğu için biraz özel güzel olsun istedim.
Oy verip yorum yapmayı unutmayın.
Öpüldünüz.
Canımdan kalan yara, dokuzumdan hatıra.Canını hep 9 varmış gibi sakla, hatıraları dün gibi hatırla.
9.
9 Eylül.
9 Eylül 1999.
Duha Dila Saral'ın, dünyaya geldiği, Hüma ve Musa'nın aşkla çocuklarını kucaklarına aldıkları o yağmurlu bir İstanbul gecesi.
Annesinin tıpatıp benzeri olan, simsiyah zeytin gibi ve iri gözleri olan, doğduğu ilk andan itibaren simsiyah olan dümdüz saçları ve babasından aldığı o huysuzluğuyla 9 Eylül gecesi tüm hastaneyi ağlayarak ayağa kaldırıp annesi ve babasını yere göğe sığdırmayan Dila.
Duha Dila.
Kuşluk vakti demektir Duha.
Bir çiftin birbirlerine aşık olup kendilerinden bir parça getirmek isteyip sonra onu kucaklarına aldıkları vakit demektir Duha.
İçten gönülden seven demektir Dila.
Bir çiftin birbirlerini bir meyhanede görüp vuruldukları ve yüreklerinin birbirine tutunup gönülden seveceklerine emin oldukları o gece demektir Dila.
Duha Dila, Hüma ve Musa'nın aşkı demektir.
Aşkla ölmek değil de, yaşatmak gibidir Duha Dila.
Aşkından ölen Hüma gibidir çoğu zaman ama, aşkı sayesinde yaşayan; aşka tutunan Musa gibidir de bazen.
Duha Dila birçok şey olabilirdi bu dünyaya geldiği andan itibaren. Ama en hatırı olan zaman, o'nunla tanıştıkları ve hayatlarını bir yaptıkları zamandı.
Ama bu dünyada herşey olan Dila, tek şeyi olduğu o'nu hatırlamıyordu.
Şimdilik...
🌓
Kendinden vazgeçmek... Herkesin yapabileceği bir şey değildi.
Benim annem kendinden vazgeçmişti.
Rüzgar saçlarımı oradan oraya savururken bakışlarım olduğu yere, babamın üzerine kilitlenmişti.
Babam Azad'ı tanıyor muydu?
Kaşlarımı çatıp dudaklarımı araladığımda babamın sorgulayan bakışları üzerimizdeydi. İkisinin bakışları üzerinde değişik bir tesir gördüğümde geçmişin şimşekleri tam beynimin orta yerine çaktı.
"Noluyor?" diye sordum hafif bir sinirle. "Baba?" dedim. Babamın bakışları hafif bir kızgınlıkla bana döndüğünde Azad sadece başı yerde yutkunuyordu.
"İçeri geç Dila." Babamın sert sesi tokat yemişim gibi suratıma çarparken dudaklarımı yaladım.
"Ne?" Babama yaklaştım. "Neden?" Babam yeşil gözlerini yüzümde gezdirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİRANE
Teen FictionTuzak sandığın her yol, aşk sandığın her sevgi, gözlerinde aradığın yaşam belirtisi; virane. "Sen gittin, ben öldüm. Benim ışığımı sen söndürdün, Azad Zehir. Başkasında suç arama." - Ölüm yakana yapışır, boğazında izini bırakır. Nefes aldıkça o i...