Abimi almaya gittiğimizde yanında Arda, İsak, İrfom ve Altaycım da vardı. Abim kapıyı açtığında anlamaz gözlerle baktım. "Siz de mi bizle geliyorsunuz?" Tamam araba büyük de niye bizle geliyorlar amk zaten eve gidicez bizde mi hazırlanacaklar.
"Gelmeyelim mi Lavincim?" Mal İsak öyle bişey mi dedik. "Öyle bir şey mi dedim cano?" Hayır yaneh öyle bir şey asla demem. Arkadaşlar çok kısa bölüyorum, fotoğraf koymaya üşendiğim için arabayı anlatıcam. Şimdi hani zenginlerde olan sürgülü kapılı arabalar vardır ya altı kişilik, ondan düşünün.
Abimler bindiğinde benim karşımda Arda, yanımda da İsakcım oturuyordu. "Pişt, sende hiç kız yok mu ya. Yenge istiyorum ben." Dedim İsak'a. "Yok valla canım, olsa söylemez miyim hiç." Bilemicem artık cano. "Bilmem söyler misin?"
"Söylerim tabi kız aaaa." Aferin adam olun her bokunuzu bilicem ona göre. "Neyse, eee ne giyinceksiniz? Malûm bize geliyorsunuz, abimden falan mı giyinceksiniz?" Abim zevkli biri ama öbürlerine hitap eder mi bilemicem. "Öyle yaparız artık."
"Tamam Altaycım." Diyip öpücük attım, o da bana attı ve herkes gülmeye başladı. "Siz hep böyle misiniz?" Dedi Arda. "Evet canımcım, beğenmedin mi?" Yani beğenmediysen işimiz zor. " Yoo beğenmediğimden değil. Çok komik bir iletişim tarzı o yüzden."
"Tamamdırr canısı." Çantamdan kulaklığımı ve telefonumu çıkarıp kulağıma taktım. "Lana Del Rey - Die Mountain Dew" şarkısını açtım. İsak benim sol kulağımdaki kulaklığı aldı ve kendi kulağına taktı. (İsak, Lavin'in sağında oturuyor)
Müzik zevkimiz uyduğu için tereddütsüz alıp takmıştı. Yol boyunca öyle gitmiştik. 40 dakikanın ardından eve gelmiştik ve bende kulaklığımı çantama tıkmıştım. Arabadan en son ben indiğimde araba çalıştı ve otoparka gitti. Biz de eve girmiştik.
Ben yukarı çıkıp odama girdim ve çantamı bir kenara fırlatıp hemen duşa girdim. 20 dakika sonra çıktım ve cildime biraz bakım yaptım. Daha sonra saçlarıma bakım kremi sürdüm ve taradım. Banyodan çıkıp odama girdim ve biraz telefonumda gezindim.
Vaktin yaklaştığını görünce kalktım ve üstüme siyah bir elbise giyindim. Kalktım ve biraz makyaj yaptım. Saçıma fön çektikten sonra ayakkabaılarımı giyindim ve hazırdım.
Aşağı indiğimde herkes bana bakıyordu. "Kötü mü olmuş amk niye öyle bakıyonuz?" Ay çok mu kötü oldu ya. "Yoo çok güzel olmuşsun." Dedi Arda. "Sağol Ardacım." Diyip öpücük attım. Daha yeni tanışmıştık, acaba fazla mı samimi davranıyordum?
"Çok iyi olmuşsun prensesim." Öyleyimdir aşko. "Yaa prensesin miyim gerçektenn?" Dediğimde herkes gülmeye başladı. "Evet öylesin." Dedi İsak ve sarıldık. "Siz sevgili falan mısınız?" Dedi Arda.
"Hayır, İsak benim çocukluk arkadaşım." Yani Ardacım sende ayıp ediyosun. "Ee hadi çıkalım o zaman." Dedi Altay, kafamı salladım. Altay, İrfan ve abim, Altay'ın arabasıyla gidecekti. Ben, Arda ve İsak'ta, İsak'ın arabasıyla gidecektik.
İsak, sürücü koltuğuna geçtiğinde bizim arabaya binmemizi bekliyordu. "Sen geç öne istersen." Dedim. "Fark etmez, arkaya da geçebilirim." E nası karar vericez. "Yok sen geç, siz erkek erkek yan yana oturun." Kafasını salladı.
Bende arkaya geçtim. Telefonumu çıkardım ve biraz dolaştım, sonra bizim üçlü gruptan mesaj geldi.
Non stop dedikodu gıybet 💋
Riva'm bocegim 😻
Hazir misinizzzHerhalde hayatim
Kimle geliyorsunuzz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansızım | Arda Güler
Teen Fiction"Ben bütün herkesi kariyerim dahil bir kenara atıp seni seçtim! Karşılığı bu mu? Beni aldatmak mı?" gözümden süzülen bir damla yaşı sildim. "Arda bilmeden konuşuyorsun. Seni aldatmadım, aldatmam da." kafasını başka yere çevirdi. "Peki Lavin. Nasıl i...