six

1.2K 116 320
                                    

Ficdeki Lisanın karanlık taraflarını yazmak için aşırı sabırsızım

200 yorum sınırı SINAVLARIMIN ARASINDA BÖLÜM YAZDIM BAKIN ONA GÖRE

-

Jennie

Saat 9'u geçerken gözüme gelen güneş ışığıyla yorganı yüzüme kadar çektim. Bu perdeyi hangi gıcık açmıştı acaba?

Evde Sehun'dan başka bir pislik yaşamadığına göre..

Yataktan kalkıp uykulu hâlimden sıyrılmaya çalıştım. Üzerimi değiştirdim. Banyoya girip yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçaladım.

Aynada boynumdaki morluklara baktım. İster istemez sırıtırken o âna sürüklenmiştim. Onu şimdiden özledim.

Ne kadar istemesem de izleri yeniden kapatıcıyla dikkatlice gizledim. Banyodan çıkarken çalan kapıyla birkaç saniye duraksadım. Sonrasında hızlı adımlarla kapıya ilerledim fakat Sehun benden önce davranmıştı.

Kapıda bir kurye vardı. Motorcu kaskından dolayı yarısı görünen yüzünden bir erkek olduğu belli oluyordu.

"Ne gelmiş?" diye sordum merakla.

"Bilmiyorum, bakacağım şimdi."

Siyah, küçük bir hediye pakediydi.

"Efendim, buraya imzanızı alabilir miyim?" dedi adam. Sehun kağıda imzasını attıktan sonra gitmişti.

Kapıyı kapatıp geniş koltuğa oturan Sehun'un yanına yaklaştım. Hediye pakedinin üzerine ve altına baktı bir şey ararcasına.

"İsim yazmıyor. Kimden gelmiş ki.." diye konuştu kendi kendine. Dikkatle elindeki kutuya bakıyordum. Kurdeleyi çözüp siyah kutunun kapağını açtı. Bir zarf ve kolye vardı.

"Bu.. Annemin kolyesi." dedi. Korkuyla ayaklandığında zarfın içinde yazanlardan çok korktuğumu fark ettim. Ne kadar inkâr etsem de korkuyordum.

Kolyeyi bir kenara bırakıp zarfı aldı eline. Açtığında küçük bir not çıktı içinden.

Notta birkaç yazının kırmızıyla yazıldığını gördüğümde bu notun ondan geldiğine ikimiz de emin olmuştuk.

İyi de boya akar mıydı? Çünkü bu yazılar, sanki yazılış ânında aşağı doğru akmış ve kurumuş gibiydi.

"Sevgili Sehun.. Birinci notumun sana biraz geç ulaşmış olmasına ne kadar üzüldüm anlatamam."

Bu notu yazarken kâhkaha attığına neredeyse emindim.

"Dün gece sana inanamayacağın bir sürpriz hazırladım ve bunu yaparken o kadar zevk aldım ki anlatamam.."

Stresten nasıl atacağını şaşıran kalbim nefesimi keserken devamında okuyacaklarıma hazır olduğumu sanmıyordum.

"Ne yaptım biliyor musun? Kendini bir şey sanan o aptal sürtüğün hayatına bir son verdim. Bunu hak ediyordu. Hayatı ellerimin arasındayken bana o kadar çok kez yalvardı ki.. Kimse onu duymadı. Duyamazlardı. Beni defalarca itmeye çalıştı. Çok acınasıydı, Sehun. Sanki onu gerçekten bırakacakmışım gibi beni itmeye çalışması çok acınasıydı. Gözlerindeki çaresizliği bizzat gördüm. Açık konuşayım, acısı bana keyif verdi. Zavallı anneciğin direndikçe, benim içimdeki o öldürme isteği var ya.. Daha da körüklendi."

Annesi.. O ölmüştü. Dediğini gerçekten yapmıştı.

"O gece bana çok şeyi hatırlattı. 'Dur lütfen..' Bana aynen böyle dedi. Hata yaptı, bunu söylememeliydi. Sıra sana geldiğinde çığlıklarına hâkim olmayı öğren, çünkü ben onları duydukça asla durmayacağım."

Just You & Me | JenLisa (G!P)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin