Merhabalar Uğur Böceklerim 🐞❤️ Yeni bölüm ile karşınızdayım, bölüm elimde hazırken maalesef daha fazla dayanamadım ve bugün yayınlamaya karar verdim, yorum yapmadan geçmeyiniz lütfen, iyi okumalar, sizleri çok seviyorum.
______________________________________
Genç kadın kilitlenmiş bir halde, yaşlı gözler ile yere attığı mektuba, bakmaya devam etti. Vücudunun her bir zerresi alarma geçmiş, her biri ayrı telden çalıyordu. Kalbinde keskin bir sancı, zihninde inkarlar, boğazında yutamadığı bir düğüm ve gözünden akamayan yaş. Dakikalar boyunca gözlerini dahi kırpmadan, aynı sözcükleri sarfedip durdu; "Babamı öldürmüşler..." Bahar ağzından çıkanları idrak ettiğinde, boğazından bir kahkaha koptu, arkasındaki bazaya yaslandı ve dizlerini karnına çekip, tüm evi kahkahalarıyla doldurdu.
Gözlerinden akamayan yaşlar, şu an yanaklarından bir bir süzülüyordu. Elinin tersi ile gözlerini sildi ve sırıtarak yerdeki mektupları topladı. Yavaşça yerden kalkıp, salına salına mutfağa girdi, tezgahın üzerindeki çakmağı aldı ve banyoya geçip, mektupları ateşe vererek, küvetin içine attı.
"Babamı öldürmüşler."
Aheste aheste başını evet anlamında salladı ve fısıldadı: "En sevdiklerini alacağım senden..."
Yanan mektupların yansıması, Bahar'ın gözlerindeki intikam alevi ile birlikte parladı. Çakmağı yavaş yavaş küle dönen mektupların yanına atıp, yatak odasına döndü, yatağının üzerindeki çantasını aldı ve hiçbir şey olmamışcasına, ifadesiz bir yüz ile evden çıktı. Bahar merdivenlerden inmek üzereyken, karşı komşusunun evden çıkması üzerine duraksadı ve topukları üzerinde, kadına doğru döndü.
"İyi günler Bahar'cığım."
"İyi günler."
"Mesajını çok geç gördüm maalesef, kusuruma bakma lütfen ama görüyorum ki sen zaten dönmüşsün."
"Evet, ziyaretim erken bitti ne yazık ki. Biraz acelem var, görüşürüz."
"Görüşürüz."
Bahar seri adımlar ile merdivenleri inip, dışarıdaki minibüse yaklaştı. Volkan, Bahar'ın kapısını açarken, Bahar, "Şirkete gidiyoruz." dedi soğuk bir tavır ile. Volkan, Bahar'ın kararını sorgulamadan, arabaya binen kadının kapısını kapattı ve sürücü koltuğuna geçti. Bahar arkasına yaslanıp, telefonunu cebinden çıkarttığında, Devin'den bir mesaj geldiğini gördü.
"Elimden daha fazlası gelmediği için üzgünüm, umarım benim yapamadığımı yapar, bu işin peşine düşersin."
Bahar burun kemerini sıkıp, canı sıkılarak, "Geçmişteki evliliğinize saygı duyuyorum fakat bugünümüzü irdelemeyi bırakmalısın." Devin'in mesajına cevap verdi. Mesajları telefonundan temizledi ve telefonu tekrar çantasına koydu.
"Ertuğrul Bey de şirkette bugün."
"Öyle mi? Şirkete çok nadiren gidiyor diye biliyordum."
"Evet, genellikle Kurt abi ilgileniyor şirket ile, Ertuğrul Bey orada ise bir sebebi vardır."
"Öğrenelim bakalım."
Bahar kendi kendine mırıldanırken, Volkan arabayı çalıştırdı. Genç kadın hem şirketi ilk kez görmenin heyecanını, hem de Ertuğrul Bey'in neden orada olduğunun merakını taşıyordu. Yarım saatlik bir yolculuğun ardından minibüs, şirket otoparkına girdi. Volkan ve Bahar minibüsten inip, birlikte üst kata çıkarken, Kurt, Uraz ve Ertuğrul Bey, yönetim kurulu ile birlikte bir toplantıya hazırlanıyordu. Bahar asansöre doğru ilerlerken, çalışanların ilgisini çekmiş ve kendi aralarında fısıldaşmaya başlamışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kılıç Ası
Romance"Çocuğumu taşımanı istiyorum ya da en azından rol yapmanı..." Bir kaç kelime genç bir kadının hayatını ne kadar değiştirebilir? Bahar hiç ummadığı bir anda, tek bir gecede; yabancı bir adamın soyadına mıhladı ismini, hayatını, ona adayacağını bilmed...
