Bölüm Dokuz- Yılan

8.9K 437 200
                                    

Modelsiz devam ediyor kitap bu sizi rahatsız ediyor mu bilmiyorum ama önceden de dediğim gibi okuyan herkes kendi kafasında başka canlandırabilir ondan dolayı koymak istemedim.

AMA KOYMAK DA İSTİYORUM.

Gerçi daha bazılarına bulamadım ama.

İyi okumalar size <3

•••
Defne Serenat

Barbaros, adını söyleyip tekrat elini uzattı. Dalyan benim ne cevap vermeme ne de hareket etmeme izin veriyordu. Adama olan bakışı ve ses tonunda anlıyordum ki araları pek de iyi değildi.

Dalyan, adamın elini itti ve eliyle beni gösterdi. "Defne." dedi benim adıma beni tanıtırken. "Korkut'un kız arkadaşı. Eminim tanıştığına memnun olmamıştır." deyince öylece kala kaldım.

Ne demişti o?

Kız arkadaşı. KİMİN? KORKUT'UN MU?

Benim bir şey dememe kalmadan belimde hissettiğim bir el ile soluma döndüm. Korkut yanımdaydı, üzerini değişmiş şampuan kokuyordu. Üstelik eli de bel boşluğumdaydı.

Evet bel boşluğumda. Belime elini bastırıp kendisine biraz yaklaştırdı. "Bir sorun mu var hayatım?" dedi kafasını eğerek.

Tam olarak burada hayatım demesine eriyip gidebilirdim ama hiç sırası değildi. Karşımızda ki adamın bizi böyle tanıması lazımdı. Yani şuan durum bunu gösteriyordu.

Sol kolumu onun arkasından beline getirdim aynı şekilde. Ona biraz sokularak, "Hayır. Yanlışlıkla erkekler tuvaletine girdim de."

Korkut kaşlarını çattı, gülmemek için zor duruyor gibiydi. Belimde ki elini küçük hareketlerle yukarı aşağıya oynattı. Bu temas bana ilk gecemizi hatırlatıyordu.

"Hiç duymadık." dedi Barbaros kollarını göğsüne toplayarak. "Hiç bir yerde de görmedik. İyi saklamışsın."

"Daha yeniyiz." dedi Korkut. "Benim olanın bende kalmasını tercih ederim. Neden gereksiz medyanın bundan haberi olsun ki?" dedi net sesiyle.

Benim olanın..

"Haklısın. Ben olsam bende saklardım." dedi bana bakarak. Korkut'un bir şey demesine izin vermeden devam etti, "Her neyse. Tanıştığımıza memnun oldum Defne. Benim gitmem lazım. Malum biliyorsun iddia falan... Görüşmek üzere." arkasını dönüp koridorda gözden kaybolana kadar aynı şekil durduk. Nihayet görünmeyince kendimi istemeyerek de olsa Korkut'un kolları arasından çıktım.

"Neydi şimdi bu?!" dedim ikisinin karşısına geçerek. "Ne kız arkadaşı ne sevgilisi ya?!"

"Öyle olması gerekti." dedi Dalyan. "Yani o an aklıma o geldi," deyip Korkut'a döndü. "Sende kusura bakma."

Korkut durumdan hiç rahatsız gibi gözükmüyordu. Siyah eşofmanının cebine ellerini soktu ve ıslık çalmaya başladı. "Sana diyorum." dedim parmağımla onun kolunu dürterken. Yemin ederim bir duvardan farkı yoktu. O kadar sertti.

"Ne?" dedi başını sallayarak.

"Niye böyle bir şey yaptınız?"

Lades Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin