Merhaba sevgili okurlarım bu bölümde kitap karakterlerinin bir kaçının resmini koyacağım.
Umarım beğenirsiniz öpüyorum kocaman :*
•
•
•Uyandığımda evin her yerinden başka sesler geliyordu. Kahramanım gitmişti yanıma küçük bir not bırakmıştı.
"İnan bana sen dünyanın en güzel kızısın her geçen gün daha da güzelleşiyorsun. Artık yaşadıkların seni daha da büyütüp güzelleştiriyor. Seni çok seviyorum güzelim. Benim biraz işim var ben gelene kadar burada kal. Kahramanın."
Toprak'ın her anımda yanımda olmasını çok seviyordum o benim en yakın arkadaşımdı her zaman bana destek olandı. Gerçekten aşırı yakışıklıydı ama hiç sevgilisi olmamıştı. Çünkü bizle arkadaş olduğundan belli benim başımıza bela açmalarımla uğraşmıştı.
Bir gün eğer Toprak'ın sevgilisi olursa Toprak'ı onla nasıl paylaşırdım bilmiyorum. Yatağımdan çıkıp balkona çıkmıştım aşağı baktığımda polis arabasını gördüm ve giyinme odama geçip üstüme salaş beyaz bir tişört ile klasik bir kot pantolon altına da spor ayakkabılarımı giymiştim.
Tam bu esnada Hafize abla girdi odaya. "Ah meleğim nasıl oldun aşağı haciz memurları gelmiş eşyaların fiyatlarını alacak birazdan senin odana da gelecekler kıyafetlerini toplamaya gelmiştim bende." "Hafize abla bundan sonra seninle görüşmeyecek miyiz?"
"Olur mu öyle şey ben hep sizin eve yardıma gelirim şimdide geleceğim ha artık evinizin hizmetli ablası olmayacağım. Evinizin ablası olacağım. Yıllarca ekmek yedirdiniz bana bir kötülüğünüz olmadı. Bu evde yıllarım geçti iyi kötü bir yığın anılar. Ne yani ev gitti para gitti diye yaşanmışlıklarda gitmedi ya."
Dedi gözlerinden yaşlar akarak. O bile bu kadar üzülmüşken ben nasıl üzülmeyecektim. Kocaman sarıldım Hafize ablama. O sırada annem kocaman bir valizle geldi.
"Kızım Hafize ablan kıyafetleri koysun. Bizimkiler toplandı bir kaç para etmeyen ufak tefek eşyalar var onlarla birlikte yeni eve gidecek." "Tamam anne, ben Hafize ablama yardım ederim." "Tamam o zaman bende yeni eve gideyim orayı düzenliyim sizde gelirsiniz sonra."
Annem sanki ne yaptığını bilemez gibi dört dönüyordu evin içinde. Ben bir bir kıyafetlerimi katlayıp bavula koyarken Hafize ablada çalışma masamı ve çekmecelerimi topluyordu.
"Bak ne buldum her sene birbirlerinize yazdığınız anı defterleri. Bunları güzel sarıyım da bozulmasın başına bir şey gelmesin siz üç haylazın tüm hayatı burada." "Teşekkür ederim Hafize ablam."
Kıyafetlerim tek bir bavula sığmamıştı bu yüzden kalan kıyafetleri de büyük kolilere koymuştum. Bu kadar kıyafeti ne yapacaktım içlerinden bazılarını satabilirdim aslında. Bu düşüncelerle bütün giyinme odasını boşalttıktan sonra Hafize ablaya saati sormuştum ve neredeyse gün bitmişti saat üç buçuktu.
Kahramanımda kardeşimde yoktu ortalarda. Haciz memurları biz giyinme odasını boşaltırken benim odamdaki eşyaların fiyatını almıştı. Aşağıdaki küçük kamyonun yanına gittim. Orta yaşlı olduklarını tahmin ettiğim adamlar eşyaları yüklüyordu. Bende yanlarına gidip
"Merhaba kolay gelsin. Acaba bende sizinle gelebilir miyim yeni evime?" Beni onayladılar eşyaların yüklenmesi bittiğinde bende bindim ve kamyonla beraber yola çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son papatyam (+18)
Teen FictionDaha kaç son papatyam olacaksın... Hani bazı anlar vardır hepimizi baştan başlatan bazı anlar. Kırılma noktası deniyor, kırılma noktası hayatınızın değiştiği noktadır. Benim kırılma noktam hangisi bilmiyorum. Babamın batması mı? Arkadaşımı kaybetmek...