Jungkook rahatlayana kadar tedirginliğini fark edememişti. Cesurca bir şey yaptığını bilse de böyle hissedeceğini düşünmemişti baştan. Nasıl da içgüdüsel hareket etmişti, tereddüt etmeden, üstüne düşünmeden. Kendi başına da bir iş açılacağından korktuğunu tehlike geçene kadar anlayamamıştı. Belki de en başından işe yarayacağını biliyordu.
Yaptığı basit bir şahitlik olsa böyle hissetmeyeceğine emindi. Diğer tüm öğretmenler o kadarından bile korkarken Jungkook için bu yetinemeyeceği kadar küçük bir yardım olurdu. Haksız bir soruşturmayla yargılanmıştı Kim taehyung, bu kadarını biliyordu tabii. Jungkook için olay bundan ibaret değildi. Güçlü birkaç velinin şikayeti yüzünden müfettişler sorguladıkları öğretmenin ifadesini yok sayarak şahitlik istemişlerdi. Kimsenin bulaşmak istemeyeceğini düşündüklerinden muhtemelen. Gönüllü bir şahit çıkmaması durumunda hızlıca soruşturmayı bitirecek ve Taehyung'u görevden alacaklardı. Şahit olsa bile onun da ifadesini itibarsızlaştıracak ve yalnızca birazcık daha uzatarak yine aynı şekilde sonuçlandıracaklardı. Jungkook buna göz yummayı reddettiğinden yapmıştı. Aksi takdirde çocuklarını şımartmak için gözlerini karartan veliler ve liyakatsiz bakanlık görevlileri kazanacaktı.
Jeon Jungkook kim için olsa aynısını yapardı. En azından kendine böyle söylüyordu baştan beri.
Belki de adalet savaşçısı olarak bir görev edindiğini düşünüyordu girişirken ve bunun getirdiği adrenalinle başta hissedememişti korkusunu. Kim olsa aynı şeyi, aynı cesaretle yapardı, Kim olduğundan değildi.
Arşive inişi, olayı öğrenmesinden bir gün sonraya denk geliyordu. Hemen de giderdi aslında ama en azından birkaç kişinin şahitlik yapacağını ve kişi sayısından Taehyung'un haklı bulunabileceğini düşünmüştü. Herkesin onun hakkındaki konuşmalarını, bu olaydan kaçınmalarını dinlerken işin başa düştüğünü anlamıştı. Planının kafasında oluşması yalnızca saniyeler almıştı.
Taehyung da kendisi gibi sınav haftaları boyunca gergindi. Kafasında sürekli bu konunun döndüğü belliydi, ağzından çıkan her şeye bir şekilde yansıyordu. Taehyung'u önceki senelerden çok iyi tanımasa her zaman disiplinli ve prensipli bir öğretmen olduğunu biliyordu. Eskilerden bir belgeyle bir şeyleri kanıtlayabileceğini düşünmüştü.
Arşiv düzenli olduğundan aradığı şeylere ulaşması çok da zor olmadı. Kim Taehyung tarafından imzalanmış sınav dosyaları yıllara göre düzenlenmiş şekilde Fizik klasöründe duruyordu. Biraz inceledikten sonra işine yarayacağına emin olup klasörü alarak arşivden çıktı. İçinden lazım olanları çıkarıp götürürse asıl soruşturmanın kendisine açılacağını biliyordu.
Klasörü almış olmasının da sorun olup olmamasını da merak etmişti. Asla öğrenemedi tabii çünkü disiplin kurulu önceki sınavların puanlandırılma sistemini ve sonraki senelerde aynı hataların yapılmadığını görünce morarmıştı. Jungkook haklıydı, baştan beri Taehyung'un yanlış bir şey yapmadığını biliyorlardı. Mızmız velileri susturmak için istediklerini elde etmelerini sağlayacaklar ve sırf bunun için bir öğretmenin işinden olmasına sebep olacaklardı.
Dosyaları ve Jeon Jungkook'un şahitliğini Kim Taehyung lehine kanıt olarak kabul edip soruşturmayı düşürmek zorunda kaldılar. Jungkook kuruldan çıkarken rahatlamış hissettiği kadar gururluydu da.
İşin aslı, Taehyung hatalı bulunsa dahi işine son verilmeyecekti muhtemelen. Toplantıda konuşulanlara göre başka bir okula nakli söz konusuydu. Başka bir şehre gönderilmesi yüksek bir ihtimaldi. Bunun düşüncesi Jungkook'a neden bu kadar korkunç geliyordu, bilmiyordu kendisi de. Bildiklerini de inkar ediyordu sonuna kadar.
Gerçi bu noktadan sonra neyin inkar edilebilirliği kalmıştı ki? Taehyung başka okula giderse her şey yoluna girer, tasasız günlerine geri döner, onu düşünerek gerçekleştirdiği utanç verici eylemler de son bulurdu nihayetinde. Bunlar olmasını istediği şeylerdi çünkü kalbi acıyor, yaşananların hiçbirini istemiyordu. Fakat sonra düşündü, Taehyung olmadığı bir okul, bir an, bir hayat istiyor muydu? Onu tanımışken, teninin ısısına şahit olmuş, kokusunu adı gibi ezberlemişken, sesinin tonundan dökülen her bir kelimeyi tatlı bir melodi gibi dinlemişken tüm bunları yaşanmamış sayabilir miydi? O olmadan, devam edebilir miydi? Utanıyor ve yerin dibine girmek istiyordu, evet. Muhtemelen Kim Taehyung onun aklındaki düşünceleri bilseydi bir daha yüzüne bile bakmazdı. Yine de yapamaz, katlanamazdı. Ona uzaktan bakmayı yeğlerdi, içten içe mahçup olsa da her gün Kim Taehyung ile aynı koridorlarda dolaşmak Jungook'a yeterdi bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
we started the fire
Fanfic(and we'll end in flames) colleagues to lovers, misunderstandings, 90's love, highschool teachers @absimisa ile @diamiyamizu ortak hikayesidir