SENİ YAZDIM KALBİME

15. Bölüm

Selamün aleyküm

Nasılsınız iyimisiniz

Vote ve yorum yapmayı unutmayın bölüm müziğini açınnnn

İyi okumalarr

~~

Almanya güzel yerdi ama kendi vatanımızın yerini tutamazdı. Türkiye'nin her bir noktası cennetti.

Şu an Selin ben ve Melike arabanın arkasında oturuyorduk. Abim sürücü koltuğundaydı. Hemen yanında ise Yağız vardı. Merih Berlin'de buluşalım demişti. Dila'yı aramıştım ama cevap vermemişti.

Bu sebepten yanımızda değildi. Araba durduğunda etrafa kısa bir bakış attım. Açık otoparklardan birine gelmiştik. Abim arabadan indi ve valeye anahtarı uzattı.

Hep beraber otoparktan çıktık. Yağız telefonuna bakıyordu. Büyük ihtimalle Merihlerin nerede olduğunu soruyordu.

"Neredelermiş?" Diye sordu abim

"Berlin katedrali'nde " diye yanıtladı Yağız

Katedrali birçok kez televizyonda Almanca kitabında falan görmüştüm.

Çok merak ediyordum açıkçası.

Biraz bir yürümenin ardından katedrali'n önüne varmıştık.

Ben ve kızlar etrafa bakıyorduk. O sırada Merih,Berk ve Dila yanımıza geldi.

Dila ile bunların ne işi vardı bilemiyordum ama sorgulamadım.

"Selamün aleyküm kızlar" diyerek yanımıza geldi Dila

"Aleyküm selam ne işin var burada?" Dedi Selin hepimizin adına sormuştu.

"Merih ile geldik. Sizin geleceğinizi söyleyince bende geleyim dedim." Dedi Dila

Katedrali'n etrafını inceledik. Ardından kızlar fotoğraf çektiler.

Benim ise aklım sürekli dün akşama kayıyordu.

Oda unutmamıştı. Eskileri unutmamıştı.

Bir yanım oda seviyor diyordu. Diğer yanım ise...

Düşüncesi ile kalbimi sıkıştırır iken gerçeği ile nasıl yüzleşirim bilemiyordum.

Yağız'a baktım gülüyordu. Mutluydu. Ben üzerdim onu. Ona layık değildim.Asla da olmayacaktım.

Uzak duracaktım. Ne kadar uzak durursam o kadar iyiydi en azından birini seviyorsa daha az üzülürdüm.Herkes bana doğru gelince burdan gideceğimizi anladım.

"Bir restoranda gideceğiz Efsa" dedi Yağız

Hiç cevap vermedim sadece başımı salladım ve yürüdüm. Yağız dahil herkes bu tavrıma şaşırmış olmalıydı çünkü karşımdaki kim olursa olsun özellikle Yağıza karşı nazik cevap vereceğimi biliyorlardı. 

Yarım saatin ardından bir restoranta gelmiştik. Herkes menüye bakıyordu. Menüde gördüğüm muhteşem yemek ile çığlık atabilirdim. Zira şu an beni tek mutlu edebilecek şey 

ÇİĞKÖFTEYDİ

Almanya'da çiğköfte ne arar demeyin demekki varmış. Garsonun yanımıza geldiğini yeni fark ediyordum.

"Efsa biz siparişlerimizi verdik sen ne alacağına karar verdin'mi?"dedi Yağız sanki özellikle benimle konuşuyor gibiydi. 

başımı salladım ve garsona dönüp siparişimi verdim.

ya Almanca konuşmama şaşırmıştı. Ya da onu muhatap almamama. Almanya'da çiğköfte sipariş etmemede şaşırmış olabilir. Hiç bilmiyorum. 

"Efsa" dedi Berk şaşkınlıkla. "Ben bile yıllardır Almanya'dayım senin kadar iyi konuşamıyorum nereden öğrendin?"

"Okuldan öğrendim işte" dedim 

Yalandı yağız almanyaya taşındığı zaman on iki yaşındaydım. o zaman çocuk aklımla eğer bir gün almanyaya yağızın yanına gidersem diye öğrenmeye başlamıştım. Abim o zamanlar lise bir ya da lise ikiydi. Okuldan benden sonra geliyordu,iki saat kadar bende o süre zarfında laptop'dan çalışıyordum. Annem bir gün fark etmişti. ve o zamanlar açılan ingilizce ve almanca kursuna yazdırmıştı. Liseye geçince de ikinci dil olarak görmüştüm bu sebebten dolayı okuldakilere göre almanca notlarım ve telafuzlarım daha iyiydi. 

"Acılı mı acısız mı?" yağız inadına inadına benimle konuşuyordu bunu anlamıştım. Çünkü bu sorunun cevabını kendisi biliyordu. 

Çiğköfte'yi acılı,seni kalıcı demek isterdim ama o kadarda kafayı yememiştim. 

"Cevabını bildiğin soruları sorma bence" diyerek sert bir cevap verdim.

(...)

Yemek yediğimiz süre boyunca Dila ve Merih karşılaşmalarını anlatmışlardı. Meğersem Dilanın teyzesi ile Merihlerin evi karşı karşıyaymış. Dila balkona çıktığı zaman fark etmiş. O sıra özür dilemiş. 

yemek sırasınca fazla konuşmamış sadece çiğköftemi yemiştim. Dila yaz boyunca teyzesinde kalmaya karar vermişti bunun asla Merih ile ilgisi yoktu (!) Aralarında ne vardı bilmiyorum ama en kısa zamanda öğrenecektim.

kestiiiiiiiiiiiiiiiiiik bölüm kısaydı evet ama 380 okunma olunca yeni bölüm atacağım demiştim. 410 okunma olmuş... 

bu yazdönemi boyunca boş vaktım epeyce var ve yazmak için baya bir süre bilgisayarda artık yanımda kolayca yazıyorum. yani ben yazıyorum bölümü okumak sizin elinizde 16. bölüm için 450 okunma lazımmmm 

450 okunmada atacağım inşallah 

Allaha emanet olun 

görüşmek üzere kızlarrrrrrrr