HİZMET'Çİ (BXB) +18

¹⁴

Ben geldiiiiim

Bu bölüm bir dahaki bölümünün ateşinin ön izlemesi (bu nasi cümle bende bilmiyorum sorgulamayın KDHMSHSMSHDMXH)

Bu arada yks'ye giren okuyucularım varsa hepsine geçmiş olsun. Unutmayın ki önemli olan her zaman sizsiniz. Evet, başarı olmadan bir şeyler yapamayız belki ama kendimizi geliştirebiliriz. Lütfen bunu unutmayın bence eminim ki hepiniz hallettiniz anasını ağlattınızzzz💪🏻

Bu arada 17 bin olmuşuz lan daha dün 13 bindik OLUM SİZ DELİRTCEKMİSİNİZ BENİ HA NSGSMZGSMDGSMDGJXHD

Şey, ben sizi çok sevdiğimi söylemiş mıydım? 💗👉🏻👈🏻 JDHSMSGSMHXMZHZMDH

HADİ OPTUM HEPİNİZİ BOL YANAKLARİNİZDAN

Sizi daha fazla tutmayayım, yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayınnnn

İyi okumalar💗

¹⁴

Bana kaşları havada bakan kişiye baktım başımı kaldırıp. Bir cevap bekliyordu. Tam dudaklarımı aralamıştım ki Fatma "Cumartesi günü sizinle piknik yapmak istiyormuşta Efendim, bana piknik için ne yapılmalı diye sordu. Bende cuma ona neler götürmeli ve neler olmalı diye liste verecektim." dedi.

Hızla ona baktım. Nasıl güzel yalan atmıştı böyle? Hemde hızlıca?

Bakışları bana değdi Fatma'nın. Tebessüm etti. Mert güldü ve "Bu kız çok iyi laf yapıyor." dedi. Başımı çevirdim ve hafifçe kaldırıp Mert'e baktım. "En azından senin gibi ağzı düşük değil." dediğim zaman Mert'in bakışları beni bulmuştu.

Beni dikkatlice inceledi ve "Diyene bak, Alperen'imin her gün başı ağrıyor senin çenen yüzünden." dedi. Kaşlarım çatılırken başımı biraz daha kaldırdım ve bana bakan Alperen'e baktım.

Gerçekten öyle miydi, çok mu konuşuyordum? Rahatsız mı oluyordu?

Elini saçlarıma koydu ve geriye doğru taradı. Eğildi ve açılan alnıma öpücük kondurdu. "Ne kadar çok konuştuğun umrumda bile değil." dedi bana hitaben.

"İstersen sabaha kadar konuşabilirsin, ya da ömrüm boyu," dedi ve burnunu burnuma sürttü. Kalbim deli gibi atmaya başladı. "Ben seni dinlemeyi, sesini, bir şeyleri anlatırken nasıl heyecanlı olduğunu görmeyi seviyorum. Senin her şeyin benim hoşuma gidiyor."

Nefes alamadım. Nasıl mükkemmel bir şeydi bu adam. Bu seni seviyorum demenin ikinci yolu değil miydi?

Güldüm. O da dikleşti ve gülüşüme baktı. Doğru yaz bana böyle iyi davranıyor diye onun kim olduğunu unutmuştum. Alperen Karamanoğlu.

Kimseye acımamasından tanırlar ya onu.

Mesela ben kaçtığım gün benim sadece yanağımı ısırmıştı dalgasına ama diğerlerine kızmıştı. Hatta ceza bile verecekti, ben izin vermemiştim.

Ben dışındakilere katıydı. Benden hoşlansa bile emindim ki bunun farkında değildi. Hem onu kendime daha çok aşık edecek, hem de farkına varmasını sağlayacaktım. Zaten, başından beri amacım bu değil miydi?

Ellerimi onun omuzlarına koydum ve tavşanlı terliklerim ile lacivert terliklerine bastım. Ayağına basmam yetmiyormuş gibi parmak uçlarımda yükseldim ve omuzlarından destek alıp dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

O bunu beklemezken Mert "Yanımda abimi ayartıyor." dedi yakarır bir biçimde. Hızla topuklarıma bastım ve ayaklarından inip yere bastım.