Bölüm 15;

384 38 66
                                    

Oncelikle y/n'in psikolojisini kesinlikle anlayamayiz... yazarken psikolojisini iyi aktarabirim diye dusunmustum ama asiri zor gelmeye basladi.

Cok sovmeyin wokdwkjde her bolum bir bok yiyorum ama bircogu onceden planlanmis seylerdi 👍

Oy atmayi ve yorum yapmayi unutmayin 🩷

-

"Yalan söylüyorsun" dedin. Bağırmadın, çağırmadın, çığlık atmadın, öyle bir sakinlikle söylemiştin ki...

Armin bu tepkine hiç şaşırmadı. Titrek bir nefes verdi. Ağlamaklı ifadesi silindi, yerini ciddi ifadesi almıştı "Bu konuda niye yalan söyliyim?"

"Niye dürüst olasın?" karnındaki elini ittirdin "Çek pis elini üstümden."

"Aha" dedi a harfini uzatarak. "Bende diyordum ki 'bu kız niye bu kadar sakin?'" Güldü bu noktada "Fabrika ayarlarına geri dönmüşsün."

"Kes sesini"

"Sana hiçbir şeyini anlatmayan insanlara güveniyor musun cidden?" gözleri kısıldı bu noktada "Günlüğünü oku, fotoğraflara bak. Ultrason resmi var albümde"

"Başka bir yerden de bulmuş olabilirsin!"

"Peki, fotoğraflar?"

"Shop yapmışsındır." burnunu çektin. Gözlerin dolmuştu.

"Shop için fazla gerçekçi değiller mi?"

"Teknoloji fazla gelişmiştir." dedin omuzlarını silkerek.

"Peki, günlük? Kendi yazını bilmiyor musun?"

"Yazımı taklit etmişsindir."

"Anlıyorum." dedi mırıldanarak. Tespit yapıyormuş gibi, kendi kendine konuştu "Seni benden iyi kimse tanıyamaz." yandan sırıttı "Sen inanmak istemiyorsun."

Gerçekten öyleydi. İnanmak istemiyordun.

"Öyle bir şey olsa annem illa ki söylerdi-"

"NEYİ SÖYLERDİ?" aniden bağırması yüzünden olduğun yerde sıçradın. Tepkini farkedince sesini alçalttı. "Sana ölen çocuğunu anlatmayan annen, ölen babanı anlatmayan annen, beni seninle görüştürmeyen annen... Biz seninle evlenicektik be." Gözleri tekrardan doldu. Az önce yanaklarından akan ve kurumuş yaşların üstüne yenileri eklendi.

"İnanmıyorum!" diyerek çıkıştın "Ben sana hiç güvenmiyorum!" kelimelerin üstüne bastıra bastıra söyledin.

"İlaçlarını aldırmadı" diyerek çıkıştı. Önünde diz çöktü, ellerini tuttu "Yalvarırım hatırla artık" göz yaşları senin çıplak bacaklarına düşüyordu.

Kafayı yemek üzereydin.

"Tamam" dedin kabullenerek "sana inanıyorum."

Kafasını kaldırdı Armin. Gözlerine baktı. Fakat sen fırsat vermeden ona sımsıkı sarıldın.

"Bir şeyler anımsadım" dedin. Boyun girintisine öpücük bıraktın. Ensesindeki saçlarıyla oynadın. Armin kafasını geri çektiğinde kafası karışmış bir bakış attı sana.

Siktir, daha inandırıcı olmam lazım.

O an aklına gelen en mantıklı şeyi yaptın. Yanaklarını kavrayıp kendine çektin. Dudaklarına yapıştın.

Ani hareketinle Armin'in gözleri şaşkınlıkla açıldı. Fakat asla bozmadı. Tanrım, dudaklarını çok özlemişti.

Onun elleri senin yanaklarına gitti. Sende ellerini sırtına götürdün. Bu hareketinle diz çöktüğü yerden hafifçe ayaklandı. Ellerini aşağıya kaydırdın, kaydırdın, kaydırdın.

✔︎𝐒𝐭𝐚𝐲𝐢𝐧𝐠 𝐔𝐩 ||𝐴𝑟𝑚𝑖𝑛 𝐴𝑟𝑙𝑒𝑟𝑡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin