1.0

41.4K 2.1K 364
                                    

En yakın otobüse binip İzmir'e yol aldım. Elime telefonumu alıp Mert'e mesaj attım.

@bendenizeliff: Yoldayım

@mertozberk: Konum

@mertozberk: Geleceksen beni bulman için bir yer lazım olur diye düşündüm

@bendenizeliff: Tamam

@bendenizeliff: Az kaldı zaten

Telefonu kapatıp cebime atarak uykuya daldım.

Gözlerimi yavaş-yavaş aralayınca İzmir'e vardığımızı anlamıştım.

8 saatlik yol bitmişti sanırım.

Hemen valizimi alıp dışarı çıktım ve bir taksiye binerek Mert'in konum attığı eve doğru yol aldım.

Taksiden inince eve kısa bir bakış attım. Güzel ve pahalı bir yerdi. Mert'in evi İstanbulda değilmiydi ya?

Neyse konumuz bu değil Elif.

Kapıyı tıklattım. Daha sonraysa beklemeye başladım. Çok uzun zaman geçmeden kapı açıldı ve karşımda benden baya uzun biri durdu.

biraz uzanmış saçları ve normalin aksine soğuk bakışları vardı. Üzerinde bir t-shirt ve eşofmanla dolaşıyordu.

Bu Mertti.

"Hoş geldin."dedi gülümseyerek. Kollarını açarak bekledi. Ben de valizimi kenara koyarak ona sarıldım.

Yalnız parfümü çok iyi.

"Sonunda yüzyüze görüştük ha?"hafif gülümsemeyle söylemişti. Ondan ayrılarak "Keşke gerçekten çekirdek kola ya da gezmek için görüşseydik."dedim.

Yüzüme bir şey demeden baktı ve "İçeri gel. Evde konuşalım."dedi. Bir şey demeden onu takip ettim. Evinin içini iyice gezip, göz attıkdan sonra kanepede oturdum.

"Uzun yol gelmişsin. İçmeye bir şey getireyim mi? Sormam hata. Tabi getireyim. Şey... Ne seversin? Soğuk bir şey? Kahve? Çay?Yoks-"çok heyecanlı ve nefes almadan konuşmasını bölerek "Gel otur. Konuşalım. Sonra içeriz ne içeceksek."dedim.

"Tamam."diyerek yanıma oturdu. Fakat konuşmadı. Bir şeyler saklıyordu. Emindim.

"Mert."dedim yüzüne bakarak. Bakışlarını yerden kaldırarak bana baktı.

"Efendim."

"Anlat. Söz yargılamayacağım. Sadece bir çıkış yolu bulucağız."dedim onu rahatlatmağa çalışarak.

"Elif... Nereden başlasam bilemiyorum."dedi ve devam etti "Ben eskiden..Uzun süre önce yani.." Sertçe yutkundu "Sinir hastasıydım."

Yüzüne bir şey demeden baktım. Şaşırmıştım ama belli etmemeliydim.

"Bunu duyduktan sonra benden soğuya bilirsin. Ama geçmişte kaldı. Ben oyuncu olmadan önceki zamandı bu. Sonra zaten hayatımı düzene soktum, tedavi aldım. Geçti."dedi gözlerime bakarak.

"Peki ya o video?" diye sordum.

"O video... O video eskiye dair. Biri bulmuş ve koz olarak kullanıyor."ellerini önünde birleştirdi.

"Kim neden yapsın? Bir tahminin var mı?"dedim olayı çözmek için.

"Tahmin demeyelim de... Şüphelendiğim şeyler var deyelim."dedi.

"Nasıl yani şüphelendiğim şeyler?"

"Son zamanlar bir oyuncu var ya Melisa."dedi yavaşca.

"Melisa Tunç."diye mırıldandım.

Hiç sevmiyorum o kızı.

"Evet o. Biri ben nerdeysem orayı ona haberliyor. O da orada bitiyor. Bir köstebek var anlayacağın."diyerek yorgun bir bakış attı.

"Ve o köstebek şimdide senin geçmişini ortaya çıkardı."dedim olayları bağlarcasına. Biraz düşündükten sonra aklıma gelen şeyle hemen ona baktım.

"Buldum."dedim yüksek sesle.

"Nasıl yani?"anlam veremezcesine bana bakıyordu.

"Son zamanlar etrafında en çok kimler var onlardan şüpheleneceğiz. Ya da biri seni bir şey yapman için zorluyor mu?"

"En çok etrafımda arkadaşlarım var. Bir de menajerim. Fakat onlardan zarar gelmez bence. Zaten o haberden sonra evden dışarı çıkmıyorum. Yapımcıda diziden ayrılmam gerektiğini söyledi."dedi üzgünce.

Duyduğumun karşısında şoka girerek "Ne?"dedim.

"Sen esas karaktersin nasıl ayrılacaksın diziden."

"İşte dizi sektörü biraz farklı. Böyle olaylar çıkınca dizinin reytingine zarar gelmesin diye karaktere bir ölüm ya da uzak bir ayrılık ayarlarlar. Kolay aslında."dudaklarının kenarından acı bir tebessüm etti.

"Üzüldüm. Bora'nı seviyordum ben."dedim kendi-kendime. Bu dediğime güldü. Ben de hemen boğazımı temizleyerek "Yani sen herkese güvenme bence. Böyle şeylerde arkadaşlara bile güven olmaz."dedim.

"En yakın arkadaşımı tanıyorsun zaten. Ondan zarar gelmez çocukluğumdan beri yanımda. Menajerim yeni ama kanım kaynadı ona da. Ne bileyim öyle işte."dedi.

"Yine de ikisini de gözletlemeliyiz."Kendimi işe iyice kaptırmışdım.

"Bu kadar yeter. Şimdi gidip üstünü değiştir ve yemeğe bir şeyler hazırlayayım. Hatta sipariş vereceğim. Hadi."dedi elini koluma koyarak.

Ateş bacayı sarıyor.

"Ben burada mı kalacağım? Olmaz."dedim kafamı iki yana sallayarak.

"Saçmalama Elif. Başka nerde kalacaksın? Otele falan göndermem seni. Hem avukatımsın hem de..."dedi ve sustu.

"Hem de?"diye fısıldadım.

Bana yaklaşarak "Özel konuğum."dedi. Aramızdakı mesafe o kadar azdıki konuşmaya bile korkuyordum.

Bir süre bir-birimizin gözlerine baktıkdan sonra boğazını temizleyerek "Şey...O zaman ben sipariş vereyim."dedi. Ayağa kalkıp hemen valizimi alarak "Ben de üstümü değiştireyim."dedim ve elim ayağıma daha fazla dolanmadan Mert'in gösterdiği odaya doğru ilerledim.

Çekişmeli bir yol olacaktı. Fakat ben asla vazgeçmezdim.

Biraz da düşünmeye ihtiyacım vardı. Bazı konularda.

Bölüm. Sonuuu

Sonunda çiftimiz buluştuu. Tatsız bir buluşma olsa da Haticeye değil neticeye bakmak lazım değil mi?

Hoşçakalınn💗💗💗

Kumralım || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin