Kocaman bir selamınhelloooo!!
Evett! Geldim! Bir yedi ay geç geldim ama :( Bunun için çok çok çok özür dilerim. Gerçekten ben bu hesabımı unutmuşum. Geçen maillerimi kontrol ederken gördüm. Önce dedim bu kitap ne sonra tüm bölümlere bakınca hatırladım hemen girdim hesaba. Gerçekten özür dilerim diyebileceğim tek şey bu. Utanarak söylüyorum ki bahsettiğim diğer hesabımda oldukça aktiftim yalan olmasın. Burası aklımdan tamamen çıkmış. Kimse okumuyor sandım ama bayağı okunma almış. Bundan sonra bölümleri hızlı hızlı atacağım ya. Zaten texting sorun olmaz benim için.
Bu arada bahsettiğim öbür hesabımı artık söylüyorum.
Bu benim ana hesabım arkadaşlar. Ben yazmaya ilk o hesabımda başladım. Aslında üç kurgum vardı ama biri düzenleme gerektiğinden ve ben yksye hazırlandığım için onu taslağa aldım. Şimdi iki kurgum var. Vakit buldukça bölüm atıyorum onlara. Bakmak isterseniz ne mutlu bana.
Kitabı ilk gördüğümde şej dedim kendime niye böyle bir kitap yazmışım LWNXIEKDKWKMFOFK Aşırı cringe, klişe ve basit yazılmış ki... Sırf yarım kalmasın diye devam edeceğim. Ve bu bu hesapta sadece texting kurgular yazacağım. Yan hesabım olarak düşünebilirsiniz burayı. Diyeceklerim bu kadardı. Hadi bölüme geçin. Yanlışlarım varsa affola. Oy ve özellikle satır arası yorumlarınızı bekliyorum.
Keyifli okumalar.
Bilincim yavaş yavaş yerine gelirken gözlerimi araladım. Yatakta yana dönecekken beni sıkıca saran bir bedeni hissettim. Belimde varlığını sürdüren kollar ve boynuma çarpan sıcak nefes sayesinde uykum yavaşça açıldı. Kafamı çevirdiğimde gördüğüm yüzle aklım düne gitti. Yaşanlar yavaş yavaş hafızama sirayet etti. İster istemez gülümserken altına dudağımı ısırdım.
Ah! Ne güzel sevişmiştik öyle.
Zor da olsa kollarını gevşetip tüm bedenimle ondan tarafa dönmeyi başardım. Elim ister istemez yanağına doğru gitti. Dünün izlerini taşıyan kırmızı yanaklarını, şişmiş dudakları beni ikinci kez günaha davet ediyordu. Derin bir nefes aldım. Bu olanlar tuhaftı, inanması güçtü. Yıllarca platonik olduğum adam tam şu an koynumda soluklanıyordu. Dün ise o eşsiz dudaklarıyla tüm tenime imzasını atmıştı. Gözleri bir an olsun gözlerimden ayrılmamış bana hayatımın en güzel dakikalarını yaşamıştı. Mutluydum hem de hiç olmadığım kadar. Platonik kaldığım onca yıla değmişti.
Sabrın sonu selamet diye boşuna dememişlerdi.
Ben onun yüzünü seyre dalmışken kaşlarını çatmasıyla uyanacağını anladım. Öyle de oldu. Saniyeler sonra gözlerini araladı.
"Günaydın," dedim neşeyle. İşteki soğukluğuma zıt bugün bayağı neşeliydim.
Gülümseyip "Günaydın," diye karşılık verdi.
Yattığım yerden doğrulup beni sıkı sıkı tutan kollarının arasından çıktım.
"Duş alalım," dedim. Sırıttı. "Önce ben gireyim. Ben kahvaltı hazırlarken de sen girersin."
Yüzü düştü. "Ne yani ayrı ayrı mı gireceğiz?" Kaşları çatılmış, dudakları hafifçe öne büzülmüştü. Şu an elinden oyuncağı alınmış bir çocuktan farkı yoktu.
Yataktan hızla çıktım. Ancak üzerimde bir şey olmadığını yeni idrak ettim. Yatakta oturmuş, çoktan ayılmış, sırıtarak beni izleyen Giray'a" "Bakma!" diye cırladım. Kahkaha attı.
Hızla Giray'ın yere fırlattığı tişörtünü alıp üzerime geçirdim. O ise arsız arsız gülüyordu hâlâ.
"Pardon da neyi saklıyorsun tam olarak güzelim?" diye sordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avukat Bey | texting (+18)
RandomAvukat Kocam Bey: Ayrıca ben bir fizik göremiyorum Siz: Fotoğraf* Siz: Hâlâ bir fizik göremiyorsan doktora gitmeni tavsiye ederim. Giray Kozcu & İmren Arsal Not: Kitap şahsıma aittir. Herhangi bir çalıntı veya kopyalanması durumda hukuki işlem baş...