deliotu 'drarry

13, bazen ailemizi kendimiz seçeriz

Draco Regulus'un dizlerine uzanmış bir şeyler anlatırken ayaklarını Severus'un kucağına uzatmıştı. Harry gülümseyerek Draco'yu seyrediyordu ve birden Hermione garip bir soru sordu, ortamın havasını aniden değiştiren.

"Bay Black, daha önce hiç aşık olmuş muydunuz?" Regulus bir süre hiç konuşmadı, ortama aniden bir sessizlik düşmüştü. Ginny, Hermione'niyi cimcirdikten sonra ağzına bir kurabiye tıkıştırdı ve sonra Severus konuşmaya başladı.

"Aslında Bayan Granger, size bu soruyu ben yanıtlayayım. Bir Griffindor veledine aşıktı. Hem de komik derecede. Onunla uzun süre dalga geçtiğimi hatırlayabiliyorum." birden Regulus'un hoş tınılı kahkahası duyuldu, Sirius istemeden önceden bu kahkahanın daha yüksek sesli olduğunu hatırladığını farketti.

"Severus fazla acımasızdı, hele aşık olduğum çocuğun bir Griffindor olduğunu öğrenince benimle cidden alay etmişti. Sonra ben bu Griffindor aşkımdan vazgeçtim ama kendisi senelerdir bir Griffindor'a aşık, değil mi Sev?" ortama tekrar bir sessizlik çöktü ama orada ağzını tutmakta zorlanan birileri vardı: Ronald Weasley.

"Bay Snape, gerçekten Bayan Potter'a mı aşıktınız?" Snape gülümseyerek kafasını geriye doğru yasladı.

"Aslına bakarsan ona hiçbir zaman aşık değildim, Bay Weasley. Yalnızca çok değer verdiğim bir arkadaşımdı ve onun bir aptala aşık olmasını izlemek çok zordu, tıpkı Regulus gibi." Regulus yanındaki kırlenti alıp Severus'un göğsüne fırlattı. "Sen de bir aptala aşık sayılırsın değil mi? Tam bir gıcıksın, seni gıcık Slitherin!"

Draco kıkırdayarak oturur pozisyona geçti ve konuşmaya başladı. "Baylar, tartışmaya gerek yok. Hepimiz bir griffindora aşıktık, hepimiz eşcinseliz, varolsun aşk!" kıkırdayarak ayağa kalktı ve mutfakğa yöneldi, Harry de peşinden istemsiz bir şekilde kalkmıştı. O sırada meraklı bir biçimde Ginny konuşmaya başladı. "Bay Black, eğer sormamın sakıncası yoksa, o Griffindor ile daha sonra birlikte oldunuz mu?"

Snape burnundan bir nefes vererek güldü ve sanki hala bu konuda biraz kızgınmış gibi uzaklara baktı. O sırada Regulus konuşmaya girdi. "Aslına bakarsan çocuk beni çok fena reddetti. Safkan olanların hepsinin şeytandan farksız olduğunu falan söyledi. Bende bir süre sonra bir başkasından hoşlanıp onunla çıkmıştım." Hermione biraz hareketlenerek "Kimle çıktınız, efendim?" diye sordu. "Bart Crouch Jr." biraz durakladıktan sonra kendisine şaşkın bakan gözleri hissederek konuşmaya devam etti. "Aslında çevremdeki yakışıklı ve tek eşcinsel olan o olduğu için onunla çıktım sanırım. İyi bir erkek arkadaş sayılırdı." Severus sert bir nefes vererek "Seni aldatan bir piç hakkında iyi bir yorum yapma." Regulus kıkırdayarak "Ama iyi öpüşüyordu!" dediğinde Severus kaşlarını çatmıştı. "Biliyor musunuz kızlar? Severus fazla koruyucu ve sahiplenicidir. Onu beni aldatırken yakalayınca iyice benzetmiş, burnunu kırmış. Keşke zamanında kendini de herkesten korusaydı. Konu sadece sevdikleri olunca yumruğu aklına gelir."

O gün orada bulunan herkesin bakış açısı değişti, Severus Snape biraz zalim, sinsi ve sert olsa da sevdiklerini koruyup kollayan ve onların yanında gerçekten değişen bir yapıya sahipti. Bu onu iyi bir adam yapardı, gerçekten iyi bir adam.

Draco elinde bir tepsiyle içeri girdi, tepside 6 bardak vardı. Arkasından kocaman bir sırıtma ile gelen Harry, Draco'nun yanaklarının neden kırmızı olduğunu düşündürtse de kimse sormaya cesaret edemedi. Aslında orada bulunan gençler biraz alay etmekten zevk alırdı.

Draco koltuktaki yerine oturunca biraz sert bir sesle boğazını temizledi, şimdi herkes ona bakıyordu. "Yarın yeni nesil safkanlarla bir toplantı düzenleyeceğim böylece herkes uyandığımı öğrenmiş olacak. Mektupları hazırladım, burada ufak bir büyü yardımı ile iletişim kuracağım. Yarın, birkaç misafirim olacak ve birkaç yeni üye falan, siz nasıl adlandırırsanız. Ancak yeni nesil safkanların büyük bir kısmı beni takip edecektir, kalanlar ise kendilerine yeni bir lider seçecekler o liderin kim olduğunu biliyorum ve birkaç şüphem var. Eğer geldiklerinde kaba davrananınız olursa, takipçilerim ve ben tarafsız kalacağız. Her türlü savaşta. Kötü bakışlarınız beni yolumdan çeviremez. Ben bir liderim ve liderler öncelikle başı olduğu insanların ne istediklerini önemser. Ben onları korumakla yükümlüyüm, size göre genç olmam onların bana bakış açısını değiştirmez. Siz nasıl Dumbledore için canınızı verebilecek kadar ona güveniyorsunuz, aynı şey benim arkadaşlarım için de geçerli. Yarın lütfen davranışlarınıza dikkat edin, dikkat etmeyecek olanınız olursa da şunu unutmasın. Biz siz asanızı daha elinize alamazken kara büyü yapmayı öğreniyorduk, her zaman güçlü müttefikler olacağız."

Gece bitti, herkes yataklara dağıldı. Harry sıkı sıkı sarıldığı bedenin göğsüne başını yaslamışken yüreği nedensiz bir gururla çarpıyordu. Aydınlık tarafta olan birçok büyücü kendisini lider olarak görüyordu ve eğer Harry lider olacaksa, Draco gibi bir lider olmak isterdi. Önceliği hep takipçileri olan ve onları koruyup kollayan. Dumbledore'u ne kadar severse sevsin, içten içe onun hiçbir zaman arkasında bıraktıklarını önemsemediğini düşünürdü. Birçok kez elinde imkan varken takipçilerini korumamıştı, en basit örneği Sirius değil miydi? Senelerce kendisinin bir sığıntı gibi yaşamasına da neden olmuştu. Hangi haklı sebebe sahip olursa olsun, Harry zor bir çocukluk geçirmişti ama eğer yanında Remus veya Sirius olsaydı bu böyle olmazdı, en azından belki kendisini korumayı çok daha önce öğrenirdi. Kendisine dokunan kişinin kül olacağını deneyerek öğrenmesine gerek kalmadan, kocaman bir yılanı öldürmeden, vaftiz babasının anne ve babasına zarar verdiğini düşünmeden önce, ateş kadehine ismi atılmadan önce.

Harry hala görevlerini tamamlamak için dönmemişti ama artık Draco uyandığına göre Hogwarts'a ikisi de dönecekti, geri kalan tüm öğrenciler gibi. Küçük bir detayı gözden kaçırdık, Harry Draco'yu kaçırınca okul tatile girmişti, herkes hayatta kalan çocuğun bir kaçak olmasından dolayı biraz mutsuzdu da!

♥️

Lider gibi lider, canımız kanımız Draco Malfoy!

Neyse, çok sevimli bir bölüm oldu ya. Yavrum harry cidden neler çektin be, neler çektin...

BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN ŞEKERLERİM, DİKKAT EDİN ÇOCUKLAR KAPIYI TIKLATINCA SİZİ İSTEMESİNLER... Bu arada torununa gelin veya damat arayan teyzelere de dikkat edin, çok dikkat edin...

Ala'smarladık.

İyisiniz umarım.

Ne zaman okuyorsunuz bilmiyorum bu yüzden;günaydınlar, iyi günler, iyi akşamlar, iyi geceler dilerim.
-Lolia