"İyi geceler."
Hoseok, Namjoon'u aradı.
"Hyung beni alabilir misin?"
"Ah tabii, geliyorum Hoseok."
Bir kaç dakika sonra Namjoon geldi.
Hoseok ön koltukta,Namjoon ise sürücü koltuğunda oturuyordu.
"Hyung sence sevdiğimiz birinin bizim hakkımızda düşüncelerini öğrenirsek, ondan uzak durmak iyi bir fikir mi?"
"Düşünceleri kötü ise uzak durman iyidir. Lakin sana zarar vermeyecek düşünceler ise uzak durmadan önce onu anlaman gerekir Hoseok."
"Konuşmak istemiyorsam?"
"Senin için doğru olan, uzak durmak mı? O zaman uzak durabilirsin Hoseok. Yine de düşüncelerini bir de ondan dinlersen ikiniz için de daha olumlu olur."
"Anladım hyung, teşekkür ederim."
"Rica ederim Hoseok."
Hoseok'un kafası iyice karışmıştı. Yoongi ile konuşacak mıydı, konuşmayacak mı?
Eve geldiğin de yatağına yatıp düşündü.
Onun için gerçekten yetersiz miyim? Farkında olduğunu söyledi. Bu annesine hak veriyor demek mi?
Yoongi ihtiyaçlarını karşılayamayacağımı düşünüyor mu sahiden?
Bir kaç yıl önce babası yüzünden hissettiği duyguyu, bir kez daha Yoongi yüzünden hissetmişti Hoseok.
En çok temas ettiği kişi o iken, şimdi ona temas edecek cesaretini bile kaybetmişti. Yoongi istemeden de olsa tetiklemişdi fobisini. Üstelik yavaş yavaş alıştığını düşünmesini sağlayan kişiydi Yoongi.Şimdi onun yüzünden başa mı dönüyordu?
Sabah son üç ders kala Seokjin ve Hoseok bahçede oturuyordu. Yanına son sınıflardan bir çocuk oturdu.
"Merhaba, Hoseok."
"Sana da merhaba Baekhyung."
"Sana bir şey söylemek istiyorum."
"Dinliyorum...?"
"Bu akşam bera-"
Baekhyung sözünü tamamlamadan Yoongi yanlarına geldi.
"Bebeğim akşam beraber yemeğe gidelim mi?"
"Yoongi görmüyor musun? Hoseok benimle konuşuyordu."
"Hısıık bınımlı kınışıyır, şuan benle konuşuyor işte."
Hoseok ses çıkarmadan onları izlerken, Seokjin elinde ki çekirdekler ile kavgalarını seyrediyordu.
Yoongi,Seokjin'e ters ters bakınca Seokjin
"Çekirdek ister misin?" diyip, Yoongi'ye uzattı.
Hoseok kulağına eğilip
"Hyung, Namjoon hyung seni arıyor, onun yanına gitsene sen." dedi.
"Çocuk muyum ben Hoseok, yalan söyleme!"
Tam bu esnada arkadan geçen Namjoon'u görünce yanlarından ayrıldı Seokjin.
Baekhyung tartışmaya devam etmemek adına Hoseok'u bileğinden kavradı.
"Hey, dokunma ona! Rahatsız oluyor."
Yoongi, Hoseok'un bileğini Baekhyung'dan kurtardı.
"Kendi söyleyebilir Yoongi. Her neyse ben gidiyorum, görüşürüz Hoseok."
Hoseok, Baekhyung'un arkasından bakarken Yoongi kafasını kendine doğru çevirdi.
"Gelecek misin?"
"Ah hayır, yorgunum."
"Lütfen sadece bir kez?Seninle konuşmak istiyorum."
"Peki, ne konuşacağız ki?"
