1.3

58 10 3
                                    

Merhabalar nasılsınız?

Size bir şey söyleyeceğim. Fikrimin ince gülü 20. bölümde ya da 30.bölümde bitecek. Yani O civarlarda olacak büyük ihtimal. Bunu neden söylüyorum. Anonim çıktı ortaya sonrasında birkaç olay yaşanacak. Ondan sonrasında onlar için artık hikayenin sonuna gelmiş olacağız. Devam ettirmenin anlamı kalmayacak ama tabiki Yağız Aras ve Deniz bölümleri gelecek. Şimdilik bu kadar.

Keyifli okumalar dilerim.

.

...

Nerede bu kayıtlar. Dosyalara grip çıkarken aradığım şeyi sonunda bulmuştum. Yanımda getirdiğim flaş belleğe bilgisayardaki her şeyi aktarıp odadan çıkmak için eşyaları toparladım. Dış kapının açılma sesinin duyunca aceleyle bilgisayarı kapatıp odadan çıktım. Hızlı ve sessiz adımlarla kendi odama geçtim. 

Şimdi her şey tamamdı. Telefonumu alıp Yağız'a mesaj attım.

Deniz: Her şey tamam almayı başardım.

(Yağız çevrimiçi)

(Yağız yazıyor...)

(Yağız çevrimiçi)

Yağız: Güzelim emin misin?

Yağız: Sana bir şey olmasından korkuyorum.

Deniz: Sakin ol Yağız kimseye görünmeden hallettim.

Yağız: Tamam ama bir daha yapmak yok.

Deniz: Yağız bu kadar abartma.

Deniz: Yakalanmadım.

Yağız: Yakalanabilirdin.

Yağız: Bahsettiğimiz kişi baban.

Yağız: Belki öz baban değil ama ne işler çevirdiği belli olmayan birinden bahsediyoruz. 

Yağız: Sence de korkmakta haklı değil miyim? 

Yağız: Şöyle bir şey de var ki ben senin o evde bile kalmanı istemiyorum.

Deniz: Haklısın ama hallettim merak etme.

Deniz: Bu işimizi hallettiğimize göre kısa bir zaman sonra bu evden de bu insanlardan da kurtulacağım zaten.

Deniz: Bu bilgiler işimize yarayacak.

Yağız: Peki güzelim dediğin gibi olsun.

Yağız: Flaş belleği bana getirir misin?

Yağız: Evden birisi bulursa diye ben de durması daha doğru gibi.

Yağız: Sonrasında beraber inceleriz.

Yağız: Ama şimdi hazırlan bir yere gideceğiz.

Deniz: Nereye gideceğiz?

Yağız: Grupla beraber bir yerlere gideceğiz.

Deniz: Babam ne olacak?

Yağız: Biz o işi hallettik.

Yağız: Sen sadece hazırlan.

Deniz: Peki hazırlanıyorum.

Telefonumu bırakıp dolabımın kapağını açtım. Nereye gideceğimizi bilmediğim için altıma siyah pantolon, üstüme beyaz tişört, onun üstüne de geceleri hava soğuk olduğu için deri ceket aldım. Çantama eşyalarımı koyup dış kapının önüne gelip siyah botlarımı giyip evden çıktım. Evden çıkmadan önce haber vermiştim. Yağız'ların evine doğru yürümeye başladım. 

Evleri bir alt sokağımızda olduğu için hemen gelmiştim. Yağız'ın motoruna yaslanıp beklemeye başladım. Yağız motorları çok severdi. 16 yaşından beri ehliyetini alıp kullanmaya başladığı için şimdi yüksek CC'li motorları kullanabiliyordu. Şimdiye kadar kullandığı motorlara bebeğiymiş gibi bakıp ilgilenirdi. Motorları bu denli seven bir adam insanları nasıl severdi acaba.

Fikrimin İnce Gülü ||TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin