ÇÜNKÜ HAYAT ÖLMEYİ DEĞİL YAŞAMAYI SEÇTİ...
Sevgi neydi ? Bu sorunun cevabını Ateş hiç öğrenmemişti . Ne sevilmişti , nede sevmişti . Ta ki o güne kadar, Ateş sevgi nedir bilmezdi . Ateş istedi ki sadece bir kez sevilsin . Ateş annesinden alamadığı s...
Selam canlar. Yeni bir bölümü daha sizlerle birlikteyim. İnşallah kitap hoşunuza gitmiştir.
İyi okumalar...
Bu arada aşağıda bir yerlerde oynama tuşuna basmayı unutmayın.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ateş Bozkır
&&
Yatakta uzanıyordum ve tavanı izliyordum. Sıkıcı hafta sonlarından bir tanesiydi . Kahvaltı yapmış ve ardından odama gelip yatağımın üzerine uzanıp tavanı izlemeye başlamıştım.
Babam bu gün hafta sonu olduğu için okula gitmemişti . Fakat annem hemşire olduğu için her zaman çalışıyordu . Ama yine de bugün için izin almışlar ve hep beraber teyzemlerin evine gitmemiz için hazırlık yapmaya başlamışlardı.
Bana soran yoktu ki gitmek istiyor musun diye...
Bana kalsa bugün akşama kadar yatar, ardından ise Sezer'in evine giderdim.
Ama yok illa Doğa uykusundan mahrum kalacak...
"Doğa ! " Annem kendi odasından bağırıyordu " anneciğim hazırlandın mı ? Bak uzun kollu ceket almaya sakınlıkla unutma , biliyorsun soğuk oluyor orası "
Bilmez olurmuyum hiç , teyzamlerin evi İstanbul'daydı ve biz İzmir'de oturuyorduk .
İstanbul ,İzmir'e göre daha soğuk olduğu için genelde oraya giderken yanımızda Kalın ceket bulundurmayı unutmuyorduk.
Gerçi benimle yaşıt bir kuzenim olduğu için orada , genelde çok fazla eşya götürmezdim. Sadece kişisel ihtiyaçlarımı karşılayacak eşyalarını ve orada gezmeye çıktığımız zaman giyebileceğim şık kıyafetler götürürdüm . Ama gece yatmak için pijama vesaire kuzenim İdil'in kıyafetlerini kullanırdım .
"Anne ben gelmesem olmaz mı ?" Diye seslendim kendi odamdan
"Bence sen de gel Doğa , hem senin için de değişiklik olur . Zaten çok kalmayacağız , bir, iki gün kalıp pazartesi günü tekrardan döneceğiz . Biliyorsun babacığım benim okulum var " dedi babam
"Ama baba... Lütfen ya ! Hem ben ne yapacağım ki orada " diye ısrar ettim
Yatakta oturur bir pozisyona geldiğim zaman , yatağımın çaprazında duran boy aynasından kendi tipimi görünce gözlerim fal taşı gibi açıldı . Saçım fazlasıyla dağınık duruyordu . Yüzümde hiçbir makyaj yoktu ve göz altlarım hafif morarmış duruyordu.
"Ya , Allah için şu tipime bakın , ben bu tipe nasıl gideyim oralara " diye ısrar ettim
Annem benim adamın kapısına gelip bana bakınca " Ne varmış halinde kızım , saçlarını tararsan iş hallolur "
Sanki her şey o kadar kolaydı...
"Bakın benim çok güzel bir fikrim var : siz neden karı koca baş başa gitmiyorsunuz ki oralara ? Hem ben fazlasıyla yorgunum , daha geçen gün bir sürü sınava girdim . Önümüzdeki hafta da zaten sınav haftası , siz en iyisi beni evde bırakın ve gidin, ben de ders çalışayım . Hem artık arkadaşım da var . Onunla vakit geçiririm . " Kast ettiğim kişiler zaten belliydi
