15.Bölüm : Barış antlaşması

53 6 2
                                    

^^ Herkese merhabalar canlarım . Bu gün yeni bir bölüm ile geldim . Şimdiden kitabı okurken keyifli zamanlar geçireceğinizi düşünüyorum .

İyi okumalar diliyorum...

^^

Doğa Çiçek

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Doğa Çiçek

&&

Çok yorgundum . Gözlerimi açacak halim bile yoktu . Dışarıdan gelen sesleri duyuyordum . Ama gözlerimi bir türlü aralayıp , uyanamıyordum . Kapı çalıyor , zile basılıyor , hatta ismimi sesleniyorlar ama ben bir türlü uyanamıyorum .

O kadar çok ses vardı ki ! Huzursuzlukla yatakta diğer tarafa doğru döndüm. Sesler bir türlü azalmıyor , hatta aksi yönde çoğalıyordu . Telefonum çalıyor , mesajlar geliyor, ama ben hayla uyanamıyorum .

Güm. Güm . Güm...

Kapı çalıyor, belkide yumruklanıyordu . Ama ben hala uyanamıyordum .

Kapıya öyle hızla vuruldu ki ! O korkuyka yataktan aşşağıya düştüm . Ben daha ne olduğunu bile anlamadan , gözlerimi açtığımda yerdeydim . Hayır bütün bunlar rüya değilmiş . Kapı kırılacak derecede hızla vuruluyor . Sürekli olarak zile basılıyor , telefonuma mesaj geliyor, telefonum çalıyor...

Gözlerimi zorla açıp ayağa kalktım . Bu saatte kim gelmiş olabilirdi ki ? Hem benim evime gelecek , hem de kapıyı kıracak derece çalacak , o şanslı kişi kim acaba ? Çünkü beni uyandırdığı için ama çok fazla kızacaktım .

"Hadi be ! Ne uykucu çıktın kızım sen !" Diyen sesler geliyordu kapıdan

Uyku sersemi olduğun için kimin konuştuğunu anlayamıyordum . Kapıyı açıp gelen kişilere baktığımda kaşlarımı havaya kaldırmakla yetindim .

"Şükürler olsun! Bir an geri döneceğimizi sandım " diyerek içeri giren hilal'e baktım

Bütün ekip kapımdaydı .

"Ne oldu ya ! Saat kaç sizin haberiniz var mı ?" Diye mırıldandım, yeni uyandığım için gözlerim puslu görüyordu . Aynı zamanda sesim çatallı çıkmıştı . Bir elinle gözlerimi ovarak " insan önce benim uyanmamı bekler " dedim

"Kızım senin saatten haberin yok herhalde , " Sezer şaşkın bakışlarla telefonunu havaya kaldırıp saati gösterdi " bak bakalım kaç olmuş saat " gözlerimi kırpıştırarak kafama telefona yaklaştırdım

" 13:46 mı ? Bu telefonun saati yanlış olmuş " dedim

"Hadi ya gelinsenize içeri " Hilal çoktan salona geçmiş oradan bağırıyordu

"Gece hanım bize içeriye davet etmeyecek misiniz ?" Diye sordu Bora

"Sizin ne işiniz var burada ? " Diye sordum

Gece KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin