5. BÖLÜM AYRILIK

431 29 30
                                    

Minho iyileşmişti. Ve herkes ikinci elemeler in çalışıyorlardı. Herkes kendini o kadar çok çalıştırıyordu ki... O günün gelmesine iki gün kaldı çok korkutucu. Birden Felix yanıma geldi ve

Felix: Aera Bi gelir misin? Dedi sesi yorgun geliyordu.

Aera: Tabii ki elimden tuttu ve bahçeye çıkardı. Arka bahçeye doğru gittik ve birden ağlamaya başladı.

Felix: Aera ben çok korkuyorum ya yapamazsam ya başaramazsam. O zaman ne olucak? Ben sizinle beraber çıkış yapmak istiyorum. Dedi. Ağlıyordu ama cümlesini bitirdikten sonra daha fazla ağlamaya başladı. Gözlerim dolmuştu. Bende ona sarıldım. Yere bırakmıştı kendini.

Aera: Felix *dedim ve ellerimi yanaklarına koyup yüzünü kendime çevirdim* o korktuğun şey başına gelmeyecek biz eninde sonunda beraber çıkış yapacağız. *Dedim. Sesim titriyordu* eğer elenirsen önemli değil. Seninle her zaman gurur duyacağım, anlaştık mı? *kafasını olumlu anlamda salladı*

Ellerimi tekrar yanaklarına koyup göz yaşlarını sildim. Senin gözünden akan yaşa kurban olurum ben. Tekrardan sarıldım. Kafası göğsümdeydi. Parmaklarım saçlarının arasında dolaşıyordu. Sakinleşti ve ayağı kalktı.

Felix: Sana bir şey söylemek istiyorum *başımı salladım* Ben ne zaman ağlasam annemde aynısını yapardı ve hemen sakinleşirdim. Onu çok özlemiştim. Bana iyi geldin. Teşekkür ederim.

Aera: Sana anneni hatırlattıysam ne mutlu bana Felix. Her zaman burdayım. Ve elenirsen önemli değil. Grubumuzdaki herkes seninle gurur duyacak. Çünkü yaptığın ve katlandığın şey kolay değil. *dayanamayıp elimi saçına koydum ve okşadım* Hadi gidelim merak etmesinler bizi. Dedim ve beraber yeniden şirket binasına doğru gidip dans odasına girdik.

Chan: Aera neredesiniz siz? Bir şey oldu sandım. Dedi. Gerçekten korkumuşa benziyordu.

Aera: Önemli değil Chan *kulağına doğru eğildim ve* Felix biraz korkmuş elenicem diye ağladı biraz teselli ettim. Dedim. Kafasını salladı ve işine geri döndü.

Woojin: Aera ne yaptın çocuğa. Ağlamış. İstemediği bir şey mi yaptın? Beklenir zaten senden. Dedi ve üzerime gelmeye başladı. Kulağıma eğilip* ona yaptıklarını bana da yapmak ister misin? Boş odalar fazlasıyla var. Dedi. Arkamda Jisung vardı ve ne dediğini duydu.

İlk önce bir adım geri atıp. Buna bir tokat attım. Yere düştü çelimsiz piç. Jisung beni kolları arasına alıp sakinleşirdi.

Saat gece 1 olmuştu. Herkes çok gergindi. Korkuyorlardı anlayabiliyordum. Birden bir ağlama sesi duydum. Sesi takip ettiğimde yere oturmuş ağlayan bir Minho ile karşılaştım.

*yanına çöküp sessiz kaldım ve ağlamasına izin verdim belli ki buna ihtiyacı vardı.  Ağlamaya devam ederken sarıldı ve kafasını göğsüme koydu. Bende sırtımı duvara yasladım rahat edebilmesi için. Bir elimi sırtına koydum ve sıvazladım. Şefkate ihtiyacı vardı. Diğer elimle saçlarını okşadım*

Minho: Aera ben çok korkuyorum gerçekten. Ya elenirsem. O zaman ne olucak? Utanılması gereken bir kişi olucam. Çok korkuyorum Aera. Dedi. Gözlerimin dolmasını engelleyemedim.

Aera: *Son söylediği şey kalbime dokunmuştu*  *Ellerimi yanaklarına koyup göz yaşını sildim* sen asla Utanılması gereken biri olmayacaksın. Çok çalışıyorsun ve kendini yoruyorsun. Bütün sevgiyi hak ediyorsun Utanılmayı değil. Tamam mı? Sen elensen de elenmesende seninle hep gurur duyacağım anlaştık mı?  *sesim titriyordu*

Minho: Eğer elenirsem benimle neden gurur duyacaksın ki? Gereksiz ve utanç verici bir insan olucam. Dedi

Aera: Hayır gereksiz olmayacaksın. Ve utanç verici bir insan da olmayacaksın. Çünkü ben senin ne kadar çalıştığını. Ne kadar uğraştığını biliyorum. Bu seninle gurur duymamı sağlayan başlıca şeyler. Anlaştık mı? Bu kadar uğraştığın için seninle şuan çok gurur duyuyorum. Kalk bakalım. Yurda gidelim yarın erken kalkmamız lazım. Yatalım*dedim ayağı kalkıp elimi kalkması için ona uzattım elimi kavrayıp ayağı kalktı*

STRAY KİDS 9. ÜYE (2018)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin