24

207 31 49
                                    

Hissettiği ağrılar ve bulanık gelen seslerle beraber Jeongin gözlerini araladı, üstünden kamyon geçmişti sanki.

Ses sanki Seungmin'indi, şarkı söylüyor gibiydi.

Onın uyandığını görünce Seungmin mırıldanmayı bırakıp doğruldu.

"Sonunda." Jeongin elini kaldıracaktı ki serumu fark edip duraksadı.

"Neler oluyor?" Seungmin yatakta onun yanına oturup nazikçe saçlarını alnından çekti.

"İyi misin?" Jeongin başını salladı.

"Neden kolumda serum var? Ve her yerim ağrıyor..."

"Hatırlamıyor musun?" Jeongin bir süre durup düşündü.

"Kesik kesik, ben... Sarıldığımızı hatırlıyorum, özür dilediğini. Ve birilerinin beni götürdüğünü."

"Neden bunu yaptığımızı?" Jeongin başıyla reddetti. "Sen daha iyi olunca konuşalım o zaman, aç mısın?" tekrar reddetti onu.

"Ama biraz susadım, bana su getirir misin?" Seungmin ayağa kalktı.

"Getiririm, başka bir şey istiyor musun?"

"Bir de... Diğerleri nerede?"

"İçerdeler, uyanmanı bekliyorlar. Ve sana bir sır vereyim mi?" Jeongin hafifçe başını sallayınca Seungmin onun kulağına eğilip fısıldadı. "Felix artık bir vampir." Jeongin kaskatı kesildi.

"Cidden mi?"

"Hm hm, onun için biraz zorlu bir süreç çünkü iradesi pek güçlü değil ama en azından sağlıklı. Bu yüzden onun seni görmeye gelebileceğini sanmıyorum, şu an kanın onu çok etkiler." Jeongin usulca başını salladı.

"Ama iyi, değil mi?"

"Merak etme, iyi." Seungmin onun yanağını hafifçe sıkıp ayağa kalktı, Jeongin'in yüzü bile çok fazla morluk ve yaralarla doluydu fakat bunu Jeongin'e yansıtmak istememişti.

Odadan çıkıp alt kata indiğinde dördü de ona baktılar.

"Jeongin iyi mi?"

"İyi, uyandı." pek fazla kullanmadığı için nasıl yapacağını bilmiyor olsa da şişeyi diğerlerinden öğrendiği gibi eğerek suyu bir bardağa döktü ve Jisung'a verdi. "Onu görmeye gidebilirsiniz." dördü de aynı anda ayaklanmıştı ki Seungmin Felix'in kolunu tuttu. "Sen değil." Felix sinirlendiğinde hep yaptığı gibi çatık kaşlarıyla ona döndü.

"Ama neden?"

"Vampirsin Felix, daha doğrusu yeni vampir oldun. Şu an kendini tutamayabilirsin çünkü Jeongin'in kanı sandığından daha farklı ve şu anda odada daha fazla kan kokusu var, dayanamazsın."

"Ama Jeongin'i görmek istiyorum..."

"Seni tutmama izin verirsen girip görebilirsin." Felix hemen başını salladı.

"Evet evet, gidelim!" Felix'in heyecanla yukarı koşması üstüne Seungmin de iç çekip onun arkasından koştu ve Felix kapıya yeni ulaşmışken tuttu onu.

İçeri başını uzattığı gibi yoğun koku yüzünden başı dönen Felix ise o tutmasa cidden Jeongin'e saldırabilirdi.

"Woah, bebek ekmeğin kanı böyle mi kokuyormuş..?" Jeongin diğerleriyle konuşmaya ara verip onlara kısa bir bakış atınca Seungmin ile göz göze geldi.

"Mest edici bir koku, değil mi?" Jeongin kızarırken Felix başını salladı.

"Fazlaca..."

"Jeongin benim bu arada, siktir git hadi. Senin buraya girmen yasak." Seungmin onu hafifçe iterek uzaklaştırdığında Jeongin onun bu yaptığına kıkırdadı ve Seungmin kendisinin yanına otururken onu izledi.

Secret Document ¦ SeunginHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin