[HAYKIRAN YÜREK]
4.Bölüm
-BİR KURŞUN BİR ÇIĞLIK-
Bir kurşun, bir çığlık, sert bir ses yüreğime korku düşüren en büyük eziyet. Beyin hücrelerimi korku ele geçirmiş her hücremi talan etmişti.
Kalbim haddinden fazla çarpmış beni nefessiz bırakmıştı.Yerimden kalkıp aşağı katta nasıl koştum bilmiyorum kardeşlerime bir şey olacak korkusu benliğimi ele geçirmiş her hücremi teker teker yok etmek suretiyle devreye girmişti.
Avluya çıktığım gibi gözlerim Şerhan ve Şerzan ağabeylerimde gezinmişti iyiydiler Berfini görmem ile içime su serpilmiş derin bir nefes almıştım.
Şerhan ağabeyim elindeki silahı yukarıya doğrultmuş her bir zerresi sinirden kasılmış patlamaya ramak kalmış bir volkan gibiydi. Bir kaç kurşun daha sıkıp
silahı babama doğrultmuştu."Adımını atarsan acımadan dağıtırım beynini!"
Siniri babamaydı, çığlık atan babamla kaçan kadındı. Simsiyah sırma saçları esmer teni yaşına göre genç bir kadındı.
Göz altları çökmüş ağlamaktan harap olmuş bir hali vardı.Kadın kendi isteği ile kaçmışa benzemiyordu.
Babam ona zor kullanmış olabilirmi acaba!?
Kadının içinde olduğu durum hiç de hoşuna gidiyora benzemiyor, babamın yanında rahatsızmış gibi duruyordu.
Sorular aklımda fıldır fıldır gezerken babam ve ağabeyim göz gözeydiler ikisinin sinirleri katbe katken" Kendine gel Şerhan burası benimde evim ve bu eve karım Ahin ile geleceğim." Diyen babamdı, ben ve ismini yeni öğrendiğim Ahin ile birlikte yüzümüzü buruşturmuştuk.
"Bende sana bu eve gelmeyeceksin dedim." Kafasını yukarı doğru kaldırdı merdivenlerin başında duran dedeme."DEDE BU ADAM BU EVE GELECEK Mİ ??" Ağabeyimin sesinde tehdit vardı.Dedemi neyle tehdit etmişti bilmiyorum ama dedem beş karış suratla merdivenlerden inip avluya geldi.
"Botan! Al karını ve bu evi terk et aşirete haber saldım. Ferzani aşiretinin yeni ağası Şerhan olacaktır hükmü senden alacaklar akşama doğru herşey hal olur." Dedi emin bir tanıyla sevinsem mi üzülsem mi bilemedim açıkçası. Ağalık kolay bir iş değildi ağabeyim altından kalkardı evelAllah da zamanında istememesi ama şimdi istemesi şaşırtıcıydı.
Babamın tavırları artık beni üzmüyordu.
Arsızlıkta, utanmazlıkta üstüne yoktu gerçekten yüzüne bakınca miğdem bulanıyordu. Heleki anneme sebep olduğunu bile bile bana bu acıyı yaşatması içler acısıydı. Dedem, Botan beye git dediğinde " Nereye gideyim baba, evim barkım burası ben ve karım bu evde kalacağız!!" Dediğinde Şerhan ağabeyim" Dede." dedi üstüne basarak.
"Bende gideceksin diyorum! Bana karşımı geliyorsun sen. Kabahatin büyük ashabımı bozma benim."Babam yeni karısının elini tutup arkasını döndü kadın tutmak istemesede zorla tutmuştu, konağın kapısına varıp arkasını dönmüş gözleri gözlerimi bulmuştu. Gram pişmanlık aradım ama yoktu bir kaç saniye bakıp çıkıp gitmişti.
Umarım bir daha gelmemek üzere gitmiştir hayatımdan bu saaten sonra ne görmek nede sesini duymak istiyorum.Bizi yıllarca mahrum bıraktığı sesi..
Dedem ağabeyime sinirli bir bakış atıp odasına çıktı. Ben ve Bircan yan yana durup ağabeylerime bakarken Şerhan ağabeyim yanıma gelmişti Şerzan ağabeyimde arkasından gelmişti. Elleri yanaklarımı buldu, göz altlarımı okşadı kıvırcık saçlarımda gezindi elleri"Kızçem aşireti tekrardan toplamak için çok uğraştım ama hüküm verildi artık değiştiremeyiz dediler sadece o lanet adamı evimden çıkarabildim, keşke diyorum keşke ilk dedem ağalığı al dediğinde alsaydım belki elimden bir şey gelirdi." Sol gözünden bir yaş yanaklarında süzülüp düşerken hızla başımı sağa sola salladım ellerim o yaşı silerken o " Özür dilerim.."dedi hayır hayır ağabeyimin bir suçu yok " Özür dilerim canımın içi." dedi kollarımı beline sardım oda kollarını bana sardı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐻𝐴𝑌𝐾𝐼𝑅𝐴𝑁 𝑌Ü𝑅𝐸𝐾
General Fiction[KÜFÜR VE YETİŞKİN UNSUR İÇERİR!! ] • • • Adamın yüreği alabora olmuşçasına çarparken kadından gelecek en ufak bir hareketi dikkatle bekliyordu. Sabah dudak kıvrımına değen o dudakların sıcaklığını tekrar hissedebilecek olmak dilini damağını kurutu...