Oy ve yorum lütfen 🙏
Özellikle de yorum!Keyifli okumalar dilerim...
Tam 1080 kelime.------
Jennie
Gözlerime vuran hafif güneş ışıklarıyla rahatsız bir şekilde uyandım. Yerimden doğrulacağım esnada karnımda hissettiğim eller kalkmama izin vermedi. Parmaklarının narin dokunuşlarıyla resmen mayışmış bir halde kalkmaktan vazgeçip kollarında yatmaya devam ettim. Elini tuttum ve kolları arasında dönüp yüz yüze gelmemizi sağladım. Gözleri hala kapalı bir şekilde uyumaya devam etmeye çalışıyordu. Benimse tek yapabildiğim güzel yüzünü incelemek oluyordu bu esnada. Gözlerim en son dudaklarına kaydığında kendime engel olamadım ve dün gece yeterince tatmamış gibi kiraz dudaklarına kapandım. Döndüğümden belimde kalan eliyle beni kendine daha da yaklaştırırken bir yandan da öpüşüme karşılık veriyordu. En sonunda ayrıldığımızda alınlarımızı birleştirip bir süre o şekilde kaldık. Elini bu seferde çıplak sırtıma çıkarıp minik dokunuşlarıyla sırtımı okşuyordu. Kendimi uzun süredir hissetmediğim kadar huzurlu hissediyordum. Aklıma dün akşamı getirmeden duramıyordum.
FLASHBACK
Bütün hazırlıkları tamamladıktan sonra son bir kontrol için mutfaktaydım. Evde tek başımaydım çünkü yardımcılarıma bugün izin vermiştim. Jisoo geldiğinde tamamen yalnız olalım istiyordum. Onunla konuşmalı ve gitmesini kesin olarak engellemeliydim çünkü bu benim son şansımdı. Jisoo yarım saat içinde geleceğine dair mesaj atmıştı. Onun gelmesini beklerken heyecandan yerimde duramıyor, odanın içinde ileri geri yapıyordum. Hatta o kadar fazla git gel yapmıştım ki hafif bir baş dönmesi bile yaşıyordum. Kendimi koltuğa bırakıp biraz dinlenirken duyduğum zil sesiyle yerimden kalkıp kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda karşımdaki bedenle hissettiğim heyecan daha da artmıştı. Jisoo karşımda duruyordu ve gitmeye hazır olduğunu belli eden çanta ve valizleri hemen yanında duruyordu. Geçmesi için kenara çekildiğimde valizlerini içeriye taşımış ve kendisi de geçmişti. Onun peşinden yemek odasına kadar onu takip edip o masadaki herhangi bir yere oturduğunda tam karşısına geçip oturmuştum. Bakışlarımızı birbirimizden kaçırırken bir yandan konuşmaya nasıl başlasam diye düşünüyordum.
"Hastaneye gittin mi?" sorusuyla bakışlarım onu bulmuştu.
"Gittim."
"Neyin varmış? Pek iyi gözükmüyordun."
"Birkaç vitamin ve takviye verdi." Anladığını belli eder şekilde kafasını sallayıp önündeki tabağıyla uğraşmaya başladı.
"Kesin gidiyor musun?"
"Evet. Her şeyi topladım ve birkaç şirkete başvuru yaptım. Bazılarından olumlu dönüşler aldım. Üç saat sonra da uçağım var."
"Neden bu kadar acele ediyorsun? Benden uzaklaşmayı bu kadar çok mu istiyorsun?" Bakışlarımı gözlerine çıkarttım. Bu şekilde davranması canımı yakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OUR LITTLE SECRET || JENSOO(G!P)
Fanfiction"Nereye gidiyorsun?" Jennie önümde durarak sordu. "Gidiyorum. Her şeyden sonra burada olmamalıyım." "Neden? Saat gecenin 3'ü." "Sürtük olduğunu öğrenip seni becerdikten sonra başka bir odada onun seni becermesine izin vermektense gitmeyi tercih eder...