Balo günü :
Balo saati yaklaşıyordu . Kütüphanede edward'la karşılaşmıştık . Ona george olayını biraz çekinerek anlatmıştım yanlış anlamasın ve üzülmesin diye . Gayet iyi karşılamıştı ,beni anladığını ve çok iyi kalpli birisi olduğumu söylemişti . O da baloya tek gideceğini ama ona bir dans borçlu olduğumu söylemişti bende gülmüştüm . Yanıma bir çocuk geldi ve "Hermione seni çağırıyor hemen gelmen gerektiğini söyledi" dedi ve koştu gitti . Edward'a sonra görüşürüz dedim ve kütüphaneden çıktım . Koridorlar yine boştu içimde bir his vardı .
Tamda gerilmişken güçlü bir el beni hızlıca geriye doğru çekti . Draco beni duvarla arasına almıştı . "Yine mi aynı numara" dedim sessizce kıkırdayarak . Gözlerini gözlerime dikmişti . "Baloya ezik weasley ile mi gidiyorsun ?" diye sordu ifadesi çok soğuktu . "Evet sadece arkadaşça" dedim . Kaşlarını çattı "Ben gitmeyecektim" dedi
"Bende gitmeyecektim ama sadece george-"
"Tamam yeter" sözümü sertçe kesti . Beni bıraktı ,son kez soğuk bir bakış attı ve arkasına bakmadan hızla yanımdan ayrıldı . Koridorun sonunda kaybolana kadar arkasından baktım . Bana böyle sert davranması kalbimi kırmıştı , neden böyleydi ? Tamam george ile baloya gittiğim için sinirlenmiş olabilirdi ama çok abartıyordu . Hem sadece arkadaşça teklif etmiştim ona . Aman neyse siniri geçince yine gelir yanıma .
Yatakhanede hazırlanıyordum . Hermione ve ginny çoktan benden önce hazırlanıp inmişlerdi bile aşağıya . Ginny inmeden önce george seni ortak salonda bekliyor haberin olsun diyip gitmişti . Herşeyim tamamdı ama kolyemi takamıyordum , sinirlerim çok bozulmuştu . Sinirle oflayarak aynaya baktım . En iyisi birisinden yardım almaktı . Yatakhaneden çıktım ve ortak salona indim . George fred ve angelina konuşuyorlardı . Beni ilk farkeden angelina oldu . "Aman tanrım Y/N çok hoş olmuşsun" dedi yanlarına gittiğimde . "Teşekkürler angelina sende öyle" dedim gülümseyerek . "Kolyemi takabilir misin?" dedim george'a kolyeyi uzatırken . Kolyeyi alırken ellerinin titrediğini görmüştüm "İyi misin" diye sordum kafamı döndürerek . "Evet evet iyiyim" dedi . Fred onun bu haline kıkırdamıştı "Ne iyi ama"
"İşte oldu" dedi kolye takınca . "Sağol" dedim ona . Dördümüz beraber ortak salondan çıktık . Büyük salonun koridoruna yaklaşırken kulağıma bir müzik sesi geliyordu . Hoş bir keman sesi . Büyük salona girdiğimizde neredeyse salonun dolduğunu gördük , herkes gelmişti . Gözlerim altın üçlüyü aradı . Sadece harry ve ginny'i görebilmiştim . "Yanlarına gidelim mi?" diye sordum george'a onları gözlerimle göstererek , o da kafasıyla onayladı .
İkisi beraber gülüşüyorlardı "Hermione ve ron nerde" diye sordum ilk . "Bilmiyorum az önce burdalardı" dedi ginny . "İlk defa güzel olduğunu gördüm" dedi harry sahte küstah bir tavırla . "Hah" dedim gülerek gözlerimi devirirken . "Bende senin ilk defa çirkin ördek yavrusuna benzemediğini görüyorum" diye ekleme yaptım kaşlarımı kaldırarak . "Öyle deme ama o her zaman çok yakışıklı" dedi ginny harry'nin omzuna başına koyarken . "Hey burda abin var ama" dedi george kaşlarını sahte bir sinirle çatarak . Onun bu tavrına güldüm .
Balo sakin bir şekilde ilerlerken herkes dans etmete başlamıştı . George beni dansa kaldırmıştı ama ben bir süre sonra midem bulandığı ve başım döndüğü için oturmak istemiştim . "İyi misin neyin var" diye soruyordu george başımda . "İyiyim sorun yok" diye konuştum ama iyi değildim midem çok kötüydü .
"Y/N neler oluyor" edward yanıma gelmişti telaşla . "Hiçbirşeyim yok sakin olun ama" dedim midemin bulantısıyla yüzümü buruştururken .
"Şifalı iksirini içiyor musun?" diye sordu bana edward . "Evet dün akşam içmiştim bu akşamda yatmadan önce içmeyi düşünüyordum" dedim . "Hadi gel seni ortak salonuna götüreyimde iksirini içip dinlen" dedi . "Bende yardım edeyim" dedi george edward'a . Edward'ın kendini göz devirmemek için zor tuttuğunu gördüm .
Edward ortak salonun önüne kadar benimle geldikten sonra geri dönmüştü . George yatakhaneye kadar çıkmama yardım etmişti . Odaya çıkınca üstümü değiştirmiştim , şıfalı iksirden her zamanki gibi bir yudum içmiş ve yatağa girmiştim .
Kendimi yinede çok kötü hissediyordum . Neden böyle olmuştu şimdi . Yatakta bir sağa bir sola dönüp duruyordum . Gözüme uyku girmiyordu , sanki yattığım yerden nefes alamıyormuş gibi bunalmıştım içim daralmıştı . Azıcık dışarı çıkmaya karar verdim . Üstüme birşeyler geçirdim ve ortak salona indim . George yoktu , ya baloya geri dönmüştü yada yatakhaneye çıkmıştı . Neyse tek başıma olmak daha iyi olur heralde .
Bahçeye çıkarken koridorlarda öpüşen çiftleri görünce aklıma draco geldi , acaba şimdi ne yapıyordu . Ağzımda çok acı bir tat vardı , içim çok kötüydü . Midem yine bulanmaya başlamıştı . "Biraz dinlenseydin keşke nereye gidiyorsun" diye durdurdu beni bir ses, yanıma çatık kaşlarla gelen edward . "Yatamadım biraz hava almam gerekiyor" dedim omuz silkerek masumca . "İyi bende geleyim o zaman seninle" dedi ve beraber yürümeye başladık . "Astronomi kulesine çıkalım mı yıldızlara bakarız" diye konuştum . "Nasıl istersen" beraber astronomi kulesine doğru yol aldık .
Merdivenlerde nefes nefese kalmıştım "İyi misin biraz dur istersen" dedi edward kolumdan tutarken . "İyiyim ya merak etme" dedim . Kulenin son merdivenlerini çıkarken bir kıkırdama işittim .
"Draco yapma huylanıyorum ama!"