Selaamm, nasılsınızzz
İyi okumalarrr
✨
Gülümsemelerin seni saklayan bir perde olmasın; güneşi içine çek, umudu gözlerinde taşı ve yaşamı dudaklarının kıvrımına yerleştir. Her gülüşün senin savaşın, senin zaferin olsun.
✨
Odama geçtikten sonra kafa dağıtmak ve olanları düşünmemek adına videomun altındaki neredeyse her yoruma cevap vermiş sonunda uyuyakalmıştım. Şimdiyse saçım başım dağılmış hâlâ dünden kalan kıyafetlerim üstümde tavanı izliyordum. Yataktan çıkasım yoktu sanki yataktan çıksam sorunlar yaz ayında karpuza konan sinekler gibi başıma üşüşecek gibi hissediyordum.
Sonunda korkunun ecele faydası yok deyip yataktan çıktım. Önce kısa bir sabah bakımı yapıp üstümü değiştirdim. Saate baktığımda kahvaltının başlamasına yarım saatin kaldığını gördüm. Zaman geçirmek için bahçeye çıkmaya karar verdim.
"Ahu? Sen hiç böyle erken kalkmazdın bir sorun mu var?
Bahçeye daha adımımı yeni atmıştım ki Demir'in sesini duydum. Ve adam yine haklı konuşuyor. Ben de şaşırmıştım erken uyanmama. Sanırım stres kaynaklı uyanmıştım.
"Valla ben de şaşırdım erken uyanmama. Hem erken uyanabilmem için sorun mu olması gerekiyor. Ben kendi kendime erkenden uyanamaz mıyım ya"
Cümlenin başında neşeli olan tavrım sonlara doğru sinirli hâle geldi
" Sakin ol şampiyon demedim bir şey. Belli tersinden kalkmışsın sen."
Ona cevap vermek yerine kendimi çimlere attım.
"Kesinlikle çok doğru bir hareket hatta özellikle ayaklarını iyice değdir toprağa. Elektriğini alır"Kafamı kaldırıp ters ters ona baktım.
"İyiliğin için diyorum canım"
Rolleri değiştirmiş gibiydik. Genelde şakacı ben ters tavırlı da o olurdu. Hadi ben stres yaptığımdan dolayı böyle sinirliyim o niye keyifli acaba
"Sen niye bu kadar keyiflisin?"
"Neden olmıyayım?"
"Her sabah niye değilsen o yüzden. Bu halin çok şüphe uyandırıcı"
"Peki peki yakaladın beni. Gece iyi bir haber aldım o yüzden keyfim yerinde. Ne olduğunu sorma sen anlamazsın, şirket işleri falan"
"İyi, gözün aydın"
"Sen niye böyle huysuzsun "
"Huysuz değilim ben. Gayet de iyiyim hoşum keyfim de yerinde"
"Aynen aynen o kadar belli oluyor ki"
Kafamı geri yatırdım ve gökyüzünü izlemeye başladım. O kadar mavi ve güzeldi ki, tablo gibiydi. Ben bulutları izlemeye dalmışken merdivenlerden hızlı hızlı inme sesleri tüm sessizliği bozdu
"Günaydın abi"
"Aa çiçek de burdaymış ay pardon Ahu, yani günaydın Çiçek Ahu, of yani Günaydın Ahu Çiçek"Sıçtı sıvadı resmen.
"Günaydın Furkan"
"Olum kafan mı hoş senin ne diyorsun"
Demirle aynı anda konuşmuştuk. Çocuk ne diyeceğini şaşırmıştı. Bir şey demeden koşar adımlarla geri salona kaçtı. Hep bu Demir korkuttu çocuğu yoksa niye kaçsın.
"Abi, Ahu kahvaltı hazır gelin hadi"
Demir ayaklanmıştı bile, bana baktığında hâlâ yattığımı görünce yanıma doğru ilerlemeye başladı. Önce yüzüme dik dik baktı

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORALTANLAR
Novela JuvenilAhu, yurtta sıradan bir gün geçirirken aldığı telefonla hayatının en büyük şokunu yaşar: 'Hadi ama, her şey yolunda!' dediği bir hayat, aslında tamamen yanlış bir hayattır. Doğum esnasında karışmış, yıllardır başka birinin hayatını yaşamaktadır. Ü...