Bazen hayat, bir adım ötesinde bizi bekleyen bilinmeyenlerle dolu bir labirent gibidir; çıkışı bulmak için önce kendi içindeki karanlıkları kabul etmen gerekir.
✨
Her şeyin böyle olacağını hiç düşünmemiştim. Kendimi bir yabancı gibi hissediyordum, sanki hayatım başkasının elindeydi. Yeni bir eve, yeni insanlara, yeni bir düzenin içine adım atarken içimdeki huzursuzluk her geçen dakika biraz daha artıyor, kendi kimliğimi kaybetmekten korkuyordum. Sahi benim bir kimliğim var mıydı?
Geçmişimi geride bırakmak zorundaydım ama unutmak kolay mı? Her şey ne kadar farklı olsa da, ben hâlâ aynı Ahu'yum, değil mi?
Ultra pahalı arabayla villaların olduğu yerlerden geçiyorduk. Arabadan anlamıştım zaten zengin olduklarını o yüzden villaları görünce şaşırmıyordum. Acaba hangisi onların diye düşünürken araba yavaşlamaya başlamıştı. Sonunda durduğumuzda hızlıca indim çünkü çok sıkılmıştım. Gördüklerimle küçük çaplı bir şok geçirmiştim
"Vay anam babam be burası resmen bir harika"
Gerildiğim, stres yaptığım anlarda saçmalamaya başlardım. Çoğunlukla da şakacı ve umursamaz bir tavır sergilerdim, maskemdi bu benim. Gözlerim çevremdeki her detayı süzüyor, tehlike var mı diye kontrol ediyordu ama burası cennetten bir parça gibiydi.
Havuzu mu dersin bahçesi mi dersin öndeki meteor korumalar mı dersin evin kendisi mi dersin yani hepsi başlı başına mükemmel bir şaheserdi özellikle kaslı abiler. Favorim onlar şu anlık.Neticede her gün bu kadar yakışıklı kaslı taş abiler görmüyordum
Ha yani her gün ultra lüks villa görüyorsun?
Yok onu da görmüyorum ama abiler daha çekici geldi gözüme olamaz mı?
"Kızım bu bizim evimiz, artık senin de evin. Hadi içeri geçelim abilerin de bizi bekliyordur"
Abi mi dedi o
Sonunda -ler vardı
"Yanlış anlamazsanız Tuğrul Bey abiLER derken? " Ler kısmını özellikle bastırmıştım. Ben hayatım boyunca bir tane abiye dayanamamış error vermiştim üstüne double abiyi hiç çekemem yani. Bu sefer psikolog bile paklamazdı beni.Benim telaşımı ve korkumu gören Tuğrulcuğum ne diyeceğini bilemez bir şekilde eşine baktı. Harbi bu kadının adı ne? O senin annen annen
"Şöyle ki Ahucum bence içeri geçip tanışman daha iyi hem hava da esiyor sanki hasta olmanı istemem. Hadi gel"
Anne hanım beni ikna etmeye çalıştı ki ikna etti de çünkü boş boş ayakta durmaktan sıkılmıştım. Ayrıca ne esmesi ya gayet güzel hava.Bir de Ahucum dedi ya orda bi uzaklaştık kendisiyle. İsmimin sonuna eklenen -cum eki kadar itici bi şey yok şu hayatta.
Kız haklı dağılınİçeriye geçerken en fazla kaç tane abi olabilir ki. Muhtemelen 2 kişilerdir diye düşünürken içerde gördüğüm erkek sayısıyla yerimde kalakaldım.
"İçerdeki diğer 3 kişi abilerin dediğiniz kişilerin arkadaşları öyle değil mi ya da kuzen?" Umut fakirin ekmeği işte. Biliyordum onlarla kardeş olduğumuzu çünkü hepsi de Tuğrulcuğum ve Anne hanımın karışımı gibiydi. Hepsi abim değildir dimi?
Sen korumalara taş demiştin dimi o zaman bunlar nee?
Hepsi birbirinden yakışıklı olan insanüstü varlıklar önce bana sonra da kurt bakışlıma odaklandılar. Aralarından bir kişi dışında hepsi sinirle bakıyordu. Bakışlarında başka anlamlar varsa bile çözemedim. Bakış okumasını hâlâ bilmiyorum.
Bi dk- bunlar niye sinirle bakıyorlar? Ben de sinirle bakayım o zaman.
Sen bakmasa mıydın acaba. Sinirli bakınca pek de sinirli gözükmüyosun dışardan

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORALTANLAR
JugendliteraturAhu, yurtta sıradan bir gün geçirirken aldığı telefonla hayatının en büyük şokunu yaşar: 'Hadi ama, her şey yolunda!' dediği bir hayat, aslında tamamen yanlış bir hayattır. Doğum esnasında karışmış, yıllardır başka birinin hayatını yaşamaktadır. Ü...