0.7

22.2K 1.2K 132
                                    

İyi okumalaaarr<3


Sustukça daha çok şey anlatır bazı insanlar. Ahu da onlardan biri

Ne yapacağımı bilemez bir şekilde Buğra'ya tutundum, başımı yere eğmiş ayakkabılarımı inceliyordum güzel ayakkabıları varmış. Biraz kirlenmiş gibiydi sanki ama olsun. "Abicim çen utandın mı çen yerim seni ya. Şu tipe bak" Buğra saçımı karıştırıp uğraşıyordu benle. Aslında işime gelmişti. Sanki utanmışım gibi davranabilirdim bu şekilde utandığım için kafamı kaldıramadığım, konuşmadığımı düşünürlerdi.

Başka zaman olsa gerçekten utanırdım ama bu sorundan daha büyük bi sorun olunca utanmaya vaktim olamamıştı. Asıl şuradan çıkınca başlayacaktı benim utanıp saklanmalarım.

"Yeni çocuk mu evlatlık aldınız birinin manevi abisi mi oldun hayırdır Buğra ben error verdim. Açıklamak ister misin?" Aras kafası karışık bir şekilde konuşmuştu.

Haklı çocuk

"Ya bizim aile bu aralar biraz karmaşık. Ortada 16 yıl önce karıştırılmış bebekler var ; bu bebekler de Ahu ve Duru. Neyse sonra anlatırım sana. Şimdi eve gitmemiz gerekiyor Ahu da sıkılmıştır." benim konuşmama bile gerek kalmamıştı. Halbuki kafamdan nasıl davranacağımı, nasıl sıyrılabileceğime dair planları yapmıştım bile. "Peki öyle olsun bakalım ama bir sonrakinde seni buldum mu bırakmam haberin olsun. Kendinize dikkat edin. Görüşürüz. " "Görüşürüz"

Ben de kısa bir el sallayarak aradan sıvışmıştım.

Ajanstan çıkarken Buğra tek kelime bile etmemişti ama arabaya bindiğimiz gibi başlamıştı tekrar söylenmeye. "Hadi tekrar söyle bakayım. Aaa -bii, az önce içerisi çok kalabalıktı duyamadım tekrar duymak istiyorum." ona bakarak büyük hata etmiştim çünkü yine o masum kedi bakışını kullanıyordu. " Of hadi gidelim artık sıkıldım burdan abi ya" ilk konuştuğumda yüzü düşmüştü ama son dediğimle ağzı kulaklarına varmıştı yine. Yanaklarımı sıkarak "Oyy abin yesin seni be. Bal gibi ball"

Yol boyunca eski pop şarkıları dinlemiştik ve hepsinde şarkıya eşlik etmiştik.

Eşlik? Katletmiştiniz olacaktı canım o

Gayet de güzel söylemiştik. Bazı yerlerde, özellikle nakarat kısmında, fazla bağırıyor olabilirdik ama hayatımdaki en güzel anlardan biriydi. Camdan ara ara elimi ya da başımı sarkıtıp rüzgarı hissediyordum. O saçımın savruluşu, rüzgarın yüzüme değişi hepsi çok güzeldi. Sadece Buğra'nın sesi biraz kötüydü o kadar, onun dışında mükemmeldi. O ise sesimi çok beğenmiş sık sık şarkı söylemem gerektiğini dile getirmişti.

Sonunda eve vardığımızda saat epey geç olmuştu. Kahvaltı sonrası gibi çıkmış akşam yemeğine anca yetişmiştik. İçeriye girdiğimizde ev ahalisinin yemeğe çoktan başladığını gördük. Biz de elimizi yıkayıp oturduk. "Siz ikiniz tüm gün beraber miydiniz? " Furkan yine rahat durmamış imalı imalı sormuştu sanki şey der gibiydi 'Ahu abimi kandırıp kendisi başka yere gitti ama akşam beraber döndüler' gibi. Günahını almak da istemem ama Furkan yani..

"Evet kardeşim. Çok güzel bir gün geçirdik Ahuyla. Hem biliyor musunuz çok güzel bir sesi var kesinlikle bir gün dinlemelisiniz. Size söyler mi bilmiyorum ama bana abi dedi onun abisi benim."

"Abi mi dedi?!!" masadakiler hep bir ağızdan bağırmışlardı özellikle abi tayfası.. Bunlar bence koroya katılmayı düşünmeliydiler. . "Yani sonuçta abim değil mi niye bu kadar şaşırdınız ki?" sanki çok normal bir şeymiş gibi sormuştum "Madem öyle bana da abi de" bu cümle en beklemediğim kişiden gelmişti: Demirden

KORALTANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin