-Kumarhane-
Ellie'nin anlatımıyla
Güneş ışığının yüzüme vurmasıyla yüzümü buruşturarak gözlerimi araladım. Duvardaki saate baktığımda 12:40 olduğunu görünce hemen pikeyi üzerimden atıp kalktım. Taehyung çoktan uyanmış olmalıydı, zaten bunu yanımda olmamasından anlıyordum. Yatmadan önce ördüğüm saçlarımı çözüp taradım ve tekrar ördüm, bu sıcakta saçlarımı açık bırakırsam sırtım ter içinde kalacaktı. Yatağı da topladıktan sonra odanın kapısını açıp banyoya gittim. Yüzümü yıkayıp kuruladıktan sonra banyodan çıktım ve salona indim. Taehyung'u bulamayınca yukarıdaki odaya çıktım. Kapıyı açtığımda karşımdaki manzarayı görünce gülümsedim. Taehyung elinde fırça ve tuvalle resim yapıyordu. Beni fark edince elindeki açık mavi boyaya batırılmış fırçayı fırçalık yaptığı teneke kutuya, paleti ise malzemelerin olduğu masaya bıraktı.
"Günaydın Ennie"
"Günaydın Tae, bakabilir miyim?"
Tuvali işaret ettim hevesle,
"Bittiğinde gösteririm"
"Bitirdiklerine bakabilir miyim peki?"
Yanağına bulaşmış -henüz kurumamış olan- sarı boyayı baş parmağıyla sildi. Bakışları sol tarafta kalan, duvara domino taşları gibi üst üste binmiş tuvallere kaydı, yüzünde düşünceli bir ifade oluştu.
"Resimlerde nasıl bir şey görmeyi bekliyorsun?"
"Bilmiyorum, nasıl şeyler çizdiğini hiç görmedim"
"O zaman sana tanıdık gelebilecek bir şey göstereyim" deyip dizili tuvallerin arasından bir tane aldı ve resmi bana çevirdi. Tanrım, Vines'in batımı...
"Çok güzel"
"Teşekkür ederim"
"Sadece manzara resmi mi çiziyorsun yoksa farklı şeyler de var mı?"
"Yok, ama şimdilik"
"Nasıl yani?"
"En sevdiğin elbiseni giyip gel"
İlk başta anlamamıştım, sonra Taehyung'un boş bir tuvalin jelatinini soyduğunu görünce beynimde ampul yandı. Benim resmimi çizecek...
"Hadi Ennie, beklemeyi sevmediğimi biliyorsun"
"Tamamm" yatak odasına geri dönüp dolabı açtım. Fuşya, saten elbise çarptı gözüme. Elbiseyi askısından çıkarıp yatağa bıraktım, üstümdeki kısa tshirtü ve pijamayı çıkarıp elbiseyi giydim ve saçlarımı taradım. Son olarak ayağıma siyah, kalın topuklu botlarımı giydim ve Taehyung'un yanına gittim. Uzun süre bana baktı, sonra da gülümseyip karşısında duran tabureyi gösterdi. Oturup poz verdim, saatlerce hareket etmeden durmam gerekecekti ve açıkçası bu iyi yaptığım bir şey değil. Fakat dayanıp kıpırdamamak için ek çaba sarf ettim, Taehyung resme yaklaşık 13:00'da başlayıp 20:50'de bitirdi. Gülümseyip hareket edebilmem için başıyla onay verdikten sonra ilk işim kalkıp tuvale bakmaya çalışmak oldu. Fakat Taehyung beni durdurdu,
"Kuruduktan sonra bakabilirsin, bu kadar sabırsız olma"
"Ama"
"İtiraz yok, ayrıca sen acıkmadın mı? Yürü bakalım önce üstünü değiştir sonra da mutfağa gel"
"Tae ya"
"İtiraz istemiyorum demiştim Ennie"
Somurtarak yatak odasına gittim ve eşofmanlarımı giyip saçlarımı at kuyruğu yaptım. Sonra da mutfağa gittim, Taehyung üstünü değiştirmiş kahvaltı hazırlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAD BLOOD [KTH]
Fiksi Remaja"Ön yargı tehlikeli birşeydir; insanlarda aslında olmayan şeyler düşündürür bize, en kötüsü de bu önyargıyı aşmak o kadar kolay değildir" 16+ Tiktok: Badblood_edits Instagram: Badblood_watty