İlk kitabımdan farklı bir konuyla sizlerle tekrar buluşmak beni çok heyecanlandırdı acemiliğime verin. Ve son olarak bu kitaba başlama nedenlerim, ilham perilerim sizleri çok seviyorum.
Elim deklanşöre odaklandı genç çiftin son pozlarınıda çekerken güneş iyice beni sersemletmişti.
" Jordon ekibi topla stüdyoya gidebiliriz. Çift için arabayı çağır evlerine bıraktır." makinanın hafıza kartını çıkartıp çiftin isminin yazılı olduğu zarfa koydum ve makinayı da kapatıp ikisinide beraber çantasına koydum. Jordon saf saf bana bakıyordu.
"Ne var?" eğer ekibime mesai sırasında yumuşak davranırsam işi baştan salma yapacaklarına hiç şüphem yoktu. Jordon kızıl sakalını ovuşturdu ve elindeki telefonu işaret etti.
"Amy! Linda telefonda seni bekliyor.." Jordon'nın elinden telefonu aldım.
"Efendim Linda?" Linda derin bir nefes aldı beni paylayacağını biliyordum o nedenle telefonu arabamda bırakmıştım. Ama o Jordon'ın telefonundan bana ulaştı.
"Kızıl sen manyak mısın? Ne diye adama durup dururken hakaret ettin nişanlısı söylemese zavallı adam bana söyleyemicekti?"
"Linda beni dinle o pezevenk herifi bir daha stüdyomda görürsem hakaretle kalmam pataklarım ona göre.." Linda'nın sabrı tükenmişti.
"Amy sana son kez söylüyorum Kavin ve nişanlısı işten çıkarsa seninle çalışacak başka kuaför bulamam." bu sefer sinirlenme sırası bendeydi Lisa'nın bu patroniçe tavırlarına daha fazla katlanamazdım. İki eski dost olsakta ben onu beş senedir zaten idare ediyordum.
"Linda stüdyoya gelince konuşalım." Linda derin bir nefes daha aldı.
"Peki havanı düzelt ve öyle gel karşıma." Linda'nın suratına telefonu kapattım. Jordon merakla yüzüme bakıyordu.
"Ne?"
"Kavin piçi yüzünden değil mi?"
"Evet, artık Linda'yı yalnız bırakmalıyız. Jordon, onun bu herşey yolunda havasından çok yoruldum kendi işimin patronu olma zamanım geldi sanırım." Jordon bana küçük bir tebessüm etti. Ona benimle olup olmadığını sormama bile gerek yoktu çünkü Linda'yla ben olmasam bir saniye bile zaman geçiremeyen tek kişi oydu.
"O sürtük yıllardır seni kuruttu ve sen hala ona acıyorsun Kızıl!" haklıydı beş yıldır aynı stüdyoda çalışıyoruz o gelir-gider işlerini yapıp giderken ben profesyonel fotoğrafçılık yapıyordum. Ama artık canıma tak etmişti Kevin pezevengi nişanlısı dışarıdayken resmen bana asılmıştı ama Linda'ya göre bu susmam gereken bir olaydı. Çünkü ben ona göre sokak kızı gibi davranıyordum.
"Çifti gönderdin mi?" Jordon iş dışında yakın arkadaşımdı garip asyalı aksanıyla arada yaptığı şakalarla bizi eğlendiren kişiydi. Onunla dostluğum Linda'dan çok önceydi.
"Çoktan gönderdim." ekipmanı hızlıca toparlayıp Jordon'nın arabaya taşımasını bekledim.
Şehrin merkezinden üç mil uzaklıktaydık. Tower Bridge köprüsüne geldiğimizde arabayı yavaş kullanmaya başladım. Trafik çok yoğundu. Nehirin en güzel gözüktüğü zamandı. Stüdyoya geldiğimde Jordon'a beklemesini söyledim. Arabadan inip stüdyoya baktım.
"Happy Gallery (mutluluk galerisi)" bu ismi buraya ben koymuştum mutlu anların değerini hep bilmişimdir. İçeriye girdim kapıda bekleyen danışmaya gülümsedim doğruca Linda'nın odasına girdim.
"Amy nerde kaldın saat dokuzda bayan Grace'in dokuz aylık hamile çekimi vardı, kadın beklemedi gitti." Linda bana bağırmak için hep bir neden bulurdu. Kesinlikle alttan alan taraf hep ben olurdum ama artık sınırını zorlamıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alev Alev (Tamamlandı)
ПриключенияBir asiyi uysallaştırabilen biri varsa o da kendinden çok daha asi! O haya felsefesinde tek bir anlam barındırır; "Güzel ölmek için yaşa! Cehennemin içinde cennet kapısını arıyorsanız burası yanlış bir mekan!" Bir fırtına tek sizi alıp götürmez o an...