0.2

206 15 0
                                    

                       iyi okumalar

-Günaydın Bay Ka-
Neşeli bir sesle Bay Kang'ın odasına girdim ama o odasında yoktu.Yatağı dağınık haldeydi.Penceresi yarım açıktı ve içeriye giren rüzgar perdeyi uçuruyordu.
Hızla odadan çıkarak koridorda koştum ve ilk olarak kafeteryaya gittim.Etrafa göz gezdirdiğimde Bay Kang'ın burada olmadığını anlayarak bahçeye çıktım.

Bahçede de göz gezdirdiğimde bir bankta oturduğunu gördüm.Başı önüne eğikti ve elleriyle oynuyordu.Neyse ki başında güvenlikler vardı ve kaçmamıştı.Yanına doğru ilerlerken başını hala kaldırmamıştı.Yanına vardığımda güvenlikler beni fark etmişti.
-Odasına gitmesini söylüyoruz ama kendi kendine bir şeyler sayıklıyor.Biz de sizin gelmenizi bekledik.
Onu başımla onayladığımda güvenlikler yanımızdan ayrılmıştı ve ben de Bay Kang'ın önüne giderek önünde diz çöktüm.
-Bay Kang?İyi misiniz?
Kafasını hala kaldırmamıştı elleriyle oynamaya devam ediyordu.Ellerine baktığımda titrediklerini fark ettim.Genelde Bay Kang geçmişini hatırlayıp sayıkladığında elleri titrerdi.Yerden kalkarak yanına oturdum.
-Bay Kang hadi sizi odanıza götüreyim diyerek ona elimi uzattım tutup kalkması için.

Sonunda kafasını kaldırıp elime baktı,bir süre elime bakıp tutup tutmamak arasında geldikten sonra eli yavaş yavaş havalandı ve elime doğru ilerledi tam elimi tutacakken elini yumruk yaparak gözlerini kapattı.Derin bir nefes aldıktan sonra gözlerini yavaş yavaş açarak bir anda ayağa kalkınca şaşırdım ama bir şey demeyerek az önce ona uzattığım elimle hastanenin içerisini gösterdim.Tam ağzımı açmış bir şey diyecekken son anda sessizliğimi korudum.Beraber hastanenin içine doğru ilerledik.

Bay Kang yatağına geçmek yerine pencere tarafındaki komidinine doğru ilerleyince meraklı bakışlarla onu izledim.Komidininin ilk çekmecesini açarak içinden bir defter çıkardı.
Sandalyeye oturarak defteri açtı ve duraksadı.Arkasını dönerek bana diğer sandalyeyi işaret etti ve yanını işaret etti.Sandalyeyi alarak yanına gittim ve oturdum.

Defterin sayfalarını çevirdi ve bir sayfada duraksadı.Defteri bana uzattığında önce almadan önce yüzüne baktım almalı mıyım diye çünkü Bay Kang eşyalarını kimseye dokundurmazdı.Yüzüne baktığımda onaylarcasına başını salladı.
Elinden alarak açtığı sayfada yazan uzun yazıyı okumaya başladım.

23.10.2004
Sevgili günlük;
Sevgili günlük mü ne saçma?Ama benim tek arkadaşım sensin günlük.Parktaki çocuklar benimle konuşmuyor.Dün parktaki bir çocuğun yanına gittim,ona"Merhaba arkadaş olalım mı?"dedim ama beni gördüğü gibi kaçtı ve diğer çocukların yanına gitti.Sonra başka bir kız çocuğunun yanına gittim ona daha"Merhaba"
diyemeden annesi ona seslenerek eve gelmesini söyledi.Biliyorum buna tesadüf diyebilirsin sevgili günlük.Ama değil!Anneme bu olayı defalarca anlatsam da parktaki çocukların benimle konuşmadığını,
arkadaş olmak istemediklerini söylesem de annem beni"Sen onlara bakma oğlum"diyerek geçiştirse de ben öyle olmadığını biliyorum.
Sonraki gün parka tekrar gittiğimde yine hiçbir çocuk benimle arkadaş olmak istemeyeceği için bir banka oturdum ve elimdeki robotumla kendi kendime oynamaya başladım.Bir süre sonra yanıma bir kız geldi.Robotumun çok güzel olduğunu söyledi,ona gülümsedim.Bana kendi elindeki oyuncak bebeği gösterdi bende onun oyuncağının güzel olduğunu söylediğimde bana teşekkür etti.
Onunla arkadaş olduk,güzelce vakit geçirdik.O benim ilk arkadaşımdı ve biliyor musun günlük?O evine gidene kadar annesi ya da babası onu çağıracak mı diye bekledim.Ama kimse çağırmadı.O diğer tüm çocuklardan farklıydı,benimle konuştu,benimle arkadaş olmak istedi ve güzelce oyun oynadık.O benim senden sonraki en iyi arkadaşım.

Okumayı bitirdiğimde yüzümü Bay Kang'a doğru çevirdim.
-Bay Kang peki o kızdan bir daha haber alabildiniz mi?
Başını olumsuz anlamında iki yana salladı.Bunu söylediğinde yüzüm düştü.Günlüğüne yazdığı gibi o Bay Kang'ın ilk arkadaşıydı ve o günden sonra bir daha görüşememişlerdi.
-Bay Kang bu kızın fotoğrafı var mı?Eğer var-
Başını yine olumsuz anlamda iki yana salladı.
Aslında amacım onu konuşturmaktı.
Çünkü Bay Kang ile tanıştığım günden beri bir kere bile sesini duymamıştım.Gerçi ilk geldiği zamanlar psikolojisi nasıl bir günlerce yatağından çıkmamıştı,tuvalet ve yemek ihtiyacı dışında.

Odanın kapısı çaldığında ikimizinde yüzü kapıya döndü.Kapıyı açmak için ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim.Kapıyı açtığımda karşımda güvenliklerden birisi vardı.Elindeki papatya buketini bana doğru uzatarak;
-Bay Kang'a gelmiş az önce bir kurye getirdi diyerek buketi bana uzattı.Elinden aldığımda güvenlik"iyi günler"diyerek yanımdan ayrıldı bende"iyi günler"diyerek odanın kapısını kapattım ve ayağa kalkıp kapıya doğru gelen Bay Kang'a elimdeki buketi verdim.
-Bay Kang biri size buket göndermiş ve notta var.
Buketi alarak komidinin üzerine koydu ve yatağına oturduktan sonra notu eline alıp açtı ve okuduktan sonra notu bana doğru uzatarak çöp kovasını gösterdi.Notu çöpe atmam gerektiğini anladığımda elinden aldım ve çöpe doğru ilerledim.Notun üstünde yazan yazıyı okudum.

"Görüşmeyeli uzun zaman oldu Song.
Yakında seni ziyarete geleceğim dostum."

Oylamayı unutmayın

love u | Song Kang Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin