Sonunda be Mia sonunda dediğinizi duyar gibiyim,haklısınız.Uzun zamandır bölüm atmıyordum.Ama tatildeydim ve orada internet yoktu o sebeple de bölüm yayınlayamadım.
iyi okumalar✨
Bay Kang ile beraber Bay Kang'ın odasında Jae Hoon'u bekliyorduk.Ya da bekliyordum demeliyim çünkü Bay Kang sabahtan beri aynı kitabı okuyup duruyordu.Şuan akşam üzeriydi ve kahvaltıdan sonra okumaya başlamıştı kitabı.Ben de pencerenin önündeki sandalyede oturmuş ellerimle oynuyordum.Açılan kapı ile bakışlarımı ellerimden çektim ve gelen kişiye baktım.
Ben Jae Hoon sanarken gelen kişi güvenlikti.
-Eun Hee danışmada bir adam var,Bay Kang için geldiğini söylüyor.
Bahsettiği adam Jae Hoon olmalıydı.
Güvenlik odadan çıkarken bende peşinden çıktım ve danışmaya doğru ilerledim.
Danışmanın bulunduğu koridora girdim ve danışmanın önünde uzun boylu,siyah saçları özenle taranmış,siyah takım elbiseli bir adam danışmadaki kıza bir şeyler söylüyordu.Güvenlik ile beraber yanlarına vardığımızda adamın bakışları bize döndü.Genç adam beni görünce konuşmaya başladı.
-Merhaba ben Jae Hoon,sizde bana mesaj atan kişi olmalısınız galiba normalde sitemize gelen mesajlara pek bakmam ama mesajınızı ilk gördüğümde inanamamıştım ama internetteki haberleri biraz araştırınca mesajınızdaki bilgilerin doğru olduğuna karar verdim dedi ve eliyle danışmadan uzak bir yeri gösterdi.Danışmadan uzak bir yere geçtiğimizde konuşmaya başladım.
-Evet size ben mesaj attım.Aslında konuştuğumuz gibi ben sizin yanınıza gelicektim ama Bay Kang'ı yalnız bırakamam o yüzden sizi buraya davet etmek zorunda kaldık.
-Sorun değil diyerek gülümsedi.Memnun oldum bu arada derken elini uzattı bende uzattığı elini tutarak memnun olduğumu belirtircesine gülümsedim.Odasından çıkıp bize doğru ilerleyen Bay Kang'ı görmemle Jae Hoon'un elini bırakarak Bay Kang'ın yanına gittim.
-Bay Kang?Odasından çıkmasına şaşırmıştım çünkü ben odadan çıkarken ona odasında beklemesini söylemiştim.
Jae Hoon'da benim gittiğim yere bakınca Bay Kang'ı görmesiyle gözleri kocaman açıldı sonra ise içten bir şekilde gülümsedi.Bize doğru geldiğinde dudaklarını aralayarak konuşmaya başladı.
-Görüşmeyeli uzun zaman oldu Song.Bunu derken gülümsüyordu.Bay Kang'a baktığımda ilk kaşları çatık bir şekilde bakıyordu.Jae Hoon"sarılabiliyor muyuz?"dercesine kaşlarını kaldırdığında kollarını da hafifçe iki yana açmıştı.Bay Kang hiçbir şey yapmadan,tepki bile göstermeden olduğu yerde sabit duruyordu.Jae Hoon bunu evet olarak algılamış olmalıydı ki Bay Kang'a sarıldı.Bay Kang'ın da ona sarılmasını bekliyordu büyük ihtimalle.Ben beklemiyordum ama bir süre sonra Bay Kang'ın kolları yavaşça havalanarak Jae Hoon'un sırtında yerini buldu ama o Jae Hoon kadar sıkmıyordu hatta elleri sırtına belli belirsiz değiyordu.Ben hala şok olmuş bir şekilde ikisini izliyordum.Sarılmaları sona erdiğine geri çekildiler.Bay Kang'a baktığımda suratı ifadesizdi ama Jae Hoon'un dudağının kenarı yukarı doğru kıvrılmıştı.
Bay Kang'ın odasına geçtiğimizde Jae Hoon ile sohbet ediyorduk.Anlattığına göre Jae Hoon'da tedavi görmüştü.Ama onun tedavisi Bay Kang kadar uzun değildi.Yaklaşık 1 yıl boyunca bir psikolog tarafından tedavi gördüğünü söyledi.Keşke Bay Kang'da tedavi olmayı kabul etseydi.
Bu onun için en iyi seçenekti.Ama bir türlü ikna olmuyordu,ne kadar inatçıydı...Jae Hoon yaklaşık 1-2 saat kadar hastanede kaldıktan sonra gitmek için ayaklandı.Bende ayağa kalktığımda kapıya doğru ilerledik.Kapıyı açmadan önce Bay Kang'a doğru dönerek gülümsedi ve el salladı.
-Hoşçakal Song.Seni bir gün şirketimde misafir etmek isterim dedi ve odanın kapısını açarak odadan çıktı ben de peşinden çıktım.
-Kafeteryaya gidelim orada sana herşeyi anlatayım dedi.Başımla onayladım ve kafeteryaya gittiğimizde boş ve insanlardan uzak bir masaya doğru ilerledik.Aldığım kahveleri de masaya bırakarak Jae Hoon'un karşısındaki sandalyeye oturdum ve konuşmaya başladı."4 Mart'da gerçekleşti patlama.Nasıl olduğunu hala aklım almıyor.Biz çocuklar parkta oynuyorduk.Song'da yanımızdaydı.Ama o bizden biraz uzaktaydı.Etraf fırtına öncesi sessizlik gibiydi.Annem ve mahalledeki bir kaç aile parkın yakınındaki çardakta oturuyorlardı.Song'un ailesi de oradaydı.Parkta oynarken gözüm Song'a kaydı.Tek başına oturuyordu,yanına gittim ama benimle konuşmadı.Çardaktaki aileler çocuklarını alıp evlerine dağılmaya başlamışlardı.Ama bir arkadaşım vardı,çok iyi hatırlıyorum arkadaşım çardağın yanındaki büyük çınar ağacının önündeki banka doğru ilerliyordu.Bankın etrafında renkli renkli çiçekler vardı.Arkadaşım banka doğru ilerlerken gördüğüm son şey patlayan bank ve alevlerdi...Arkadaşımı en son hastanede gördüğümde üzeri örtülüydü ve sedyeden aşağıya kan içindeki kolu sarkmıştı"
Jae Hoon olayı baştan sona anlattığında yutkunamadığımı hissettim.Jae Hoon olayı anlatırken bakışlarını masaya dikmişti ve tepkisizdi.
-Ailenize,arkadaşlarınıza,kaybettiğiniz herkese üzüldüm dedim durgun bir sesle.O da belli belirsiz tebessüm etti ve kolundaki saate bakarak konuşmaya başladı.
-Gitsem iyi olur yaklaşık 2 saat sonra uçağım kalkıcak diyerek ayağa kalktı.Bana uzattığı elini tutup sıktım.
-Görüşmek üzere Eun Hee dedi ve gülümsedi.Bende ona gülümsedim ve kafeteryadan direkt olarak bahçeye çıktık.
Arabasına doğru ilerlerken yerinde durarak bana doğru geri gelerek cebinden bir kart çıkarak bana uzattı ve konuşmaya başladı."Song'u severim ve ihtiyacı olduğunda,ihtiyacınız olduğunda arayabilirsin tedavi için de arayabilirsin"diyerek arabasına binip gittiğinde ben de hastanenin içine doğru ilerledim.Olayı tamamıyla öğrendiğime göre sıra Bay Kang'ı tedaviye ikna etmekteydi.Günaydınnnnn:))))))
Oylamayı unutmayınn😗😗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
love u | Song Kang
FanfictionÇocukken yaşadığı yerde meydana gelen bir patlama onda büyük bir travma yaratmıştı.Ailesini kaybeden Song,kendini iyileştirebileceğini düşündüğü için alkol ve uyuşturucu kullanıp bağımlılığı yüzünden defalarca zarar görmüştü.Kaldırıldığı hastanelerd...