Satır arası yorumları yapmayı unutmayın!
Umarım beğenirsiniz.🍀
Sinan Defne'ye şirketin şahsi avukatı olmayı teklif etmişti. Defne başta istemese de Sinan ona aklındaki planı anlatmış Defne'yi bir şekilde ikna etme noktasına getirmişti. Daha sonra kadının yumuşadığını fark edince geri adım atmasını beklemeden şirketin koleksiyonunun gösterime gireceği galanın davetiyesini de verip ordan ayrıldı.
Defne önündeki davetiyeye bakıyordu gözünü kırpmadan. Durdu. Ömer'le aynı ortama girmek isteyip istemediğini düşündü. Başta gitmek istemiyordu fakat daha sonra bu karakterde birisi için kendini kısıtlamasının onun gibi birine ters düştüğünün farkına vardı.
Neden Defne ondan kaçmaya çalışacaktı ki? Rahatsız olmaması gerekiyordu. Güçlü bir kadındı. Eğer Ömer rahatsız olacaksa o kendini geri çekebilirdi. Ki dün gördüğü manzara Ömer'in rahatsız olmayacağının net bir belirtisiydi.
Gözlerini yan eve çevirdi. Geçmişi düşündü. Kimsenin değişime karşı koyamayacağını biliyordu tabiki. Ama bu kadarını o da beklemiyordu. Bir insan A'dan Z'ye nasıl değişebilirdi ki?
2016 Aralık;
Ömer gördüğü manzara ile tebessüm etti. Defne her zamanki gibi kafasını sıraya koymuş uyukluyordu. Sınıfın boş olmasını fırsat bilerek Defne'nin yanına oturdu. Ellerini saçına koyup okşadı bir süre.
Daha sonra kafasını saçına yaklaştırıp derin bir nefes aldı. Kendine has bir kokusu vardı. Açıklayamıyordu bu kokuyu bir türlü. Somutlaşmıyordu.
"Defne."
Genç kız adının seslenmesi ile hızlıca kafasını olduğu yerden kaldırdı.
"Ay! Hoca mı geldi?"
Yanında oturan Ömer'i görünce içindeki korkuyu kenara bırakıp gülümsedi.
"Ne zaman geldin?"
"Yeni."
Defne başını Ömer'in göğsüne yaslayıp bir kedi misali sokuldu sevgilisine.
"Kaçıncı teneffüs bu?"
"Teneffüs değil, öğlen yemeği."
"Ne?!"
Defne aldığı cevapla birlikte hızlıca olduğu yerden kalktı. Ömer'se onun neden böyle yaptığını anlamamış merakla Defne'ye bakıyordu.
"Ne oluyor?"
"Akay çağırmıştı."
"Yani?"
Defne kollarını birbirine bağlayıp Ömer'e döndü.
"Son zamanlarda kötü gibiydi. Neden böyle olduğunu sordum öğlen gel konuşalım dedi. Merak ettim bende."
"Haz almıyorum o çocuktan Defne. Gitme yanına."
"Hemen gelirim."
Ömer'in yanağına tüy kadar hafif bir öpücük bırakıp sınıftan çıktı. Akay onu arka bahçede bekleyeceğini söylemişti. Zaman kaybetmeden hızlı adımlarla çıktı bahçeye.
Akay tam da dediği gibi bahçenin en ucunda durmuş bekliyordu. Gözü Defne'ye ilişince gülümsedi.
"Defne."
"Ee dökül bakalım. Ne oldu sana?"
Akay sıkıntılı bir nefes alıp Defne'yi süzdü.
"Defne bunu aslında sana bu şekilde söylemek istemezdim. Ama bilmeni istiyorum artık. İçimde tutamıyorum. Acı veriyor."