16

262 11 46
                                    

Satır arası yorumları yapmayı unutmayın!
Umarım beğenirsiniz.

🍀

Açtığı kapıyı sessiz bir şekilde kapattıktan sonra aynı özenle anahtarı hemen yakınında bulunan portmantoya koydu. Yavaş adımlarla salona ilerledi. Gördüğü manzara karşısında gülümsemeden edemedi.

Defne bir bebek misali koltukta uyuyordu. Bir süre aynı yüz ifadesi ile genç kadını izledikten sonra koltuğa yaklaştı ve hemen önünde diz çöktü. Saçında bulunan ve onunla tanıştığından beri anlamlandıramadığı o güzel ve çekici koku burnuna dolmuştu.

Ciğerini sevdiği koku ile doldurmak istercesine derin bir nefes aldı. O an bu kokunun bir parfüm olmasını diledi. Onun yanında olmadığı her saniye içine çekmek istiyordu bunu.

Yüzünü kapatan kızıllıklarına yönlendirdi serçe parmağını. Onu rahatsız etmeden geriye attı.

"Kalbimde büyük bir tahtın var Albertine."

Sakince dudaklarını kadının alnına götürdü ve oraya bu kadının kendine ait olduğunu simgeleyen bir öpücük bıraktı. Damga misali.

"O tahtı yıkmaya kimsenin gücü yok. Benim bile."

Genç adam sakince özlemini giderirken Defne'nin onu dinlediğinden bihaberdi.

"Seni seviyorum."

Genç kadın büyük bir sakinlikle gözlerini açtı. Şaşırtmıştı karşısında bulunan adamı.

"Ne zamandır uyanıksın?"

"En başından beri."

Ömer sustu, Defne gülümsedi. Dikişlerini acıtmamaya özen göstererek koltukta yer açtı. Ömer'se ne demek istediğini anlamış ve Defne'nin hemen yanına uzanmıştı.

Genç kadın başını sevdiği adamın göğsüne yasladı. Bir elini ise sakallarına yönlendirmiş, okşuyordu.

"Bende seni seviyorum Darcy."

Duyduğu cümle karşısında gülümsedi.

"Bunca yıllık küslük bitti mi şimdi?"

"Bitsin Ömer, hayatın ne zaman son bulacağı belli değil. Her şey için geç olduktan sonra pişmanlık hiçbir şeye fayda etmez. Bunu yaşamayı veya yaşatmayı istemiyorum."

Ömer Defne'nin canını acıtmamaya özen göstererek genç kadının üzerinde yerini aldı. Yüzündeki gülümseme ile sevdiği kadının çehresini izledi. Her detayını ezbere biliyordu. Alınlarını birleştirdi ve gözlerini kapadı.

"Artık pişmanlık duygusu olmayacak hayatımızda Defne."

Cümlesini bitirmesiyle Defne ile dudaklarını birleştirdi. Genç kadın zaman geçmeden karşılık verdi. Ömer onu incitmek istemiyor gibi öpüyordu. Sakin ve tadını çıkararak.

••••

"Ömer! Neredesin?"

Defne yattığı yerden kalkıp mutfağa doğru ilerledi. Ömer'in orada olduğunu umuyordu. Fakat bahçe kapısından gelen ses ile yanıldığını fark etti ve yönünü değiştirdi.

Ömer her zamanki gibi takım elbisesini giymiş elindeki sigara ile bahçenin bir ucunda telefonla görüşüyordu. Ömer'in telefonu sonlandırmasını beklerken onu izlemeyi ihmal etmemişti.

"Her şey dediğim şekilde ilerleyecek. Bir yanlış istemiyorum."

Karşı tarafın cevap vermesine zaman tanımadan telefonu kapattı ve arkasına döndü. Defne'yi görmeyi düşünmemişti. Şaşkınlığını bir kenara bırakıp gülümseyerek yaklaştı sevdiği kadına. Defne ise tam tersi çatık kaşları ile ona bakıyordu.

Afet-i AzamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin