Bölüm şarkısı : Fifty Fifty :Cupid
"Anlamıyor musun Ahmet? Biz olamayız."
"Neden Aslı neden??Neden bu acıyı yaşatıyorsun bana? "
"Neden mi? Yarın evleniyorsun!""Kız yine mi bu dizi? Bıkmadın mı sabahtan beri aynı şeyi izlemekten?"
Elimdeki cips kasesini masaya bırakırken tavşanlı terliklerimi ayağıma geçirdim. Annem ise hala aynı yerde durup cevap vermemi bekliyormuş gibi beni süzmekle meşhurdu. Sanırım tembelliğimden evde kalacağımı düşünüp evde oturan 10 yıl sonraki bekâr halimi hayal ediyordu.Kısılan gözleriyle bana bakıp ayağındaki terliği almak için hareketlendiğinde ayağa fırladım.
"Annecim sen de hayal kuruyorsun sonra bana sinirleniyorsun""Hadi geç odana derslerini bitir. Baban gelir şimdi haber bakmaya."
Kısıkça oflayıp merdivenleri adımlarken kollarım serbestçe yana savruldu. İçimde her zaman olmayan -tamam biraz sık- bir sıkıntı vardı. Ne ders yapmak istiyordum ne de ısrarla yazan Ayel'e cevap vermek."Mecbursun kızım topla kendini! Yarınki matematik hocasının ödevi gösterdiğinde o şaşkınlıkla bozarak suratını düşün."
Yanaklarıma hafifçe vurup silkelendim ve masama oturup defteri tıkıştırdığım çekmecemden çıkardım.
Matematikçi Şebnem Hoca sırf Ayel arkasını dönüp bana bir şeyler söyledi diye yarına 30 sayfalık araştırma ödevi vermişti. 30 SAYFA!
"Lise çağındasın Şubatcığım. Derste konuştuğuna göre konuları bildiğini düşünüyorum. Kolayca yapabilirsin bu ödevi" demişti tukürürcesine. Ayel'de nasıl oluyorsa şeytan tüyü vardı ki o konuşmasına rağmen hiçbir şey söylememişti. Tamam ben de birkaç kez sessiz gülmüş olabilirim ama sessiz. "lise çağındasın" diyen canım şebnem hocama "Anlaşılan sizin kafanız ortaokulda kalmış"demek istemiş ve yutmuştum kaçıncı defa. Gerçekten bu okulda tek sevmediğim hoca oydu ki tavrına göre o da benden pek hoşlanmıyordu.Araştırma yapmak için telefonu açtığımda whatsapp bildirimleri düşse de bakmamak için direndim ki başlarsam bırakamazdım biliyorum. Zaten kaptırmıştım kendimi diziye.
Sayfayı bulup defterin kapağını açarken kalemin ucunu kırdım. Sinirle söylenip uç ararken bir yandan da açılan topuzumla uğraşıyordum. Evren bile ödevi yapmamı desteklemiyordu. Ya benim şanssızlığımdı ya da bu kadın işi gücü bırakıp benim için evrene mesajlar yolluyordu.
En sonunda kalemi alıp sayfayı geçirmeye başlarken içimden gelen bunaltıcı hissi bastırmaya çalıştım. Daha önümde 30 sayfa ve 8 saat vardı sonuçta, oflamalarımı o zamana bırakabilirdim.Tıklanan kapıyla bakışlarımı döndürmeden aceleyle yazmaya devam ettim.
"Ah be kızım gelir gelmez yazmaya başlasana kaptırıyorsun kendini o saçma sapan diziye."
Bakışlarım masama meyve tabağını bırakan babama döndüğümde minnet dolu bir bakış attım ona."Aksine pişman da olmuyorsun izlediğine."
Gülümsemem genişlerken getirdiği elmadan bir dilimi elime aldım. "Zor öğrencilik babacığım biliyorsun."
"Hem okul açılalı bir hafta oldu daha ne ödeviymiş o?"
"Alıştırma ödevi hatta hoşgeldin ödevi de olabilir."
"Hmm,ben tutmayayım seni o zaman.Erken kalkacaksın. Vaktinde uyumaya çalış " dedi başıma bir öpücük kondururken .
"Tamam"Babam odadan çıktığında ben ve 30 sayfalık yüküm baş başa kaldık.
♧♧♧♧♧♧♧♧
"Hiii!"
"Aman bismillahirrahmairrahim!" O neydi öyle ya.
"Kız ödümü kopardın Allah canını almasın!"
Annem ödüm koptu dercesine elini ağzına götürürken kalbimdeki elimi şokla geri çektim ."Bu ne hal anne?"
"Güzellik maskesi yaptım. Bakmalıyım kendime sonuçta."
"İyi." dedim sorgulamak istemeyerek. "Hala çalışıyorum kahve almaya gelmiştim uyanık kalayım diye"
"Çok içme çarpıntı yapmasın."
"Tamam."dedim ben kahveyi kupaya boşaltırken. Yüzü o kadar komik duruyordu ki bakmamaya çalıştım.Annem suyunu içip mutfaktan çıkınca ben de cebimdeki telefonumu elime alıp masaya oturdum.
Ayel$$
-Pişt uyuyor musun?
-Ya ne olur bak.
-Uyuyamıyorum vicdan azabından.
-Esirgeme kelimelerini benden Şubişimm
-Yaz bana bak hala uyumuyorum ha.
3.44Hafif gülümseyerek klavyede parmaklarımı gezdirdim.
-Ne oldu he?
Anında görüldü olurken hayretle kaşlarım havaya kalktı. Telefonuna bir asır sonra bakmayı akıl eden kankam her zamanki gibi suçlu olduğunda anında bakası geliyordu.Ayel$$
-Nasıl gidiyor ödev?-15 sayfa bitti sonunda.
Ayel$$
-Uf şu kadın da var ya. İnşallah yemekhanede ona yemek kalmaz da derste bize katık döner tarifi anlatacak duruma gelir. Benim kankamı kimse böyle süründüremez!Attığı mesaja gülümseyip kısa birkaç şey gönderdim ve adeta uçarak masamın başına geri döndüm.
♧♧♧♧♧
"Kızım uyan haydi."
"Daha ne kadar uyuyacak geç kalıyoruz."
"Keşke akşam uyumadan baksaydım, yatırsaydım yatağına."Duyduğum seslerle yerimden doğrulurken tam karşımdaki saate takıldı gözüm.
"Hii geç kalıyorum!"Yerimden fırlayıp koridorda sıkıntıdan zıplarken okul kıyafetlerimin odamda olduğunu hatırlayıp geri döndüm. Annemler de bu tepkimle çoktan çıkmış, evin içine dağılmışlardı bile.
Annem yaptığı sandiviçi çantama koyarken üstümü giyinip aceleyle saçımı taradım. Adeta yine uçarcasına merdivenlerden atlayıp son anda annemin tutmasıyla yanağını öpüp dışarı çıktım. Babam arabada beni bekliyordu.
"Kızım sakın ol 10 dakikaya oradayız zaten."
"Yetiştim yani,ohh."
"Niye kızım ne oldu?"
"Cadı Şebnem geliyor ilk derse de. Zaten hoşlanmıyor benden hepten takar geç kalırsam." Maalesef hocanın birini belledi mi geçmek bilmeyen bir kini vardı. Suratı gözümün önüne gelirken onu -maalesef- ne kadar iyi tanıdığımı anlayıp yüzümü buruşturdum. 1 yıldır çektiriyordu bana sonuçta."Hadi kızım derslerinde başarılar."
Ne ara geldiğimizi anlamamışken babamı öpüp çıktım.
"Cimcimem!"
Ayel kolunu omzuma atıp saçımı karıştırmaya başlayınca kolunun altından çıkıp mesafemizi açtım.
"Ya yapma böyle. Özür dilerim. Ama o kadar komikti ki olay duramadım anlatamadan"
Ben cevap vermeyince yüzünü döndürüp bana baktı. Bense çoktan çardaklara yönelmiştim."Ay göz altların ne hale gelmiş, uyumadın tabi gece. Var mısın kız ilk teneffüs tuvalete gidip hocaya ayin yapıyoruz!"
"Ay saçmalama Ayel."
"Affet beni o zaman! Yoksa derste Mert'i gıdıklarım bir daha disiplinlik oluruz.
Gözlerim telaşla büyürken aceleyle "Saçmalama deli! Yaşatmaz bizi sonra."
Biraz duraksayıp affettiğin söyleyince sevinçle boynuma atladı.
"İşte benim kankam yaa!"
Sesi şimdi daha çıvıltılı geliyordu. Gülümseyip koluna vurdum hafifçe.Dersin başlamasına 9 dakika olduğunu öğrendikten sonra sohbete devam ederken kapıdan içeri giren bir çocuğu buldu gözlerim.
Uzun boylu ,siyah saçlı bir çocuk yandan astığı çantasıyla binaya doğru ilerliyordu.
"Kızım nereye daldın?"
"Yo- yo hiç bir yere."
Ayel ayağa kalkıp su almaya gideceğini söyleyince sınıfta buluşacağımızı söyleyip yanımdan ayrıldı."Şubat!"
"Hay bismillah! Mert?"
"Ay kusura bakma korkuttum mu?"
"Ne atlıyorsun çardağa?"
"Ne olur izin verme ya Ayel salsın beni artık. Söyle arkadaşına uzak dursun benden."
"Ne? Sen bizi mi dinledin?"
"Yani kulak misafiri oldum. Valla haydut filan değilim." Telaşla ellerini kaldırırken elimi havada salladım.
"Tamam tamam söylerim."
"Gitmiyor musun sınıfa?"
"Geliyorum geliyorum da ya nasıl her yerde belirip birden ortadan kaybolabiliyorsun anlamıyorum."Konuşa konuşa sınıfa ilerlerken sınıf kapısının önünde edebiyat hocasını görmemle sırıttım.
"Çocuklar Şebnem hocanız ikinci derste gelecekmiş. Bu ders birlikteyiz."
Tüm sınıf mutlulukla gülmeye başlayınca sınıfın klasik haline bakıp onlara katıldım. Hoca olmasa halaya duracak gibi bakıyordu herkes."Şimdi geçsin herkes yerine."
Mert Ayel ile önümde otururken ben de arkalarındaki sırama geçtim."Yeni bir öğrencimiz var."
Sınıfın kapısından giren bedenle herkesin başı o tarafa döndü.
"Hoşgeldin canım bize kendini tanıtır mısın?"^birkaç yıl sonunda nihayet geri döndüm yazmaya. Bir tık heyecanlıyım. Umarım hepiniz beğenirsiniz ♡^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANONİMLER •Yarı Texting•
Losowe0556******* Etkin altına aldın beni.Şimdi öyle bir hissediyorum ki kalbim çoktan bana ihanet etmiş, sensiz günleri bencilce savurmuş gibi.. Her şey bundan sonra başladı: 0553**** Nasıl oldu bilmiyorum, sanırım senden hoşlanıyorum. Ben Batur'un ano...