Not Me /Yoonseok

3- ANLAŞMA

~Hoseok

"NE?!"

"S-sevgilin mi?!"

"Sev-gilin mi?.... Ahahaha tabiki! Kendisi benim sevgilim! Hoseok benim sevgilim! Duydun mu şerro! Benim sevgilim o! Şimdi defol burdan! Sevdiğimle başbaşa olmak istiyorum! Hadi kaybol!"

Bakın buna da gün doğdu! Hemen nasıl da sevgili havalarına girip, yaklaşıyor bana! İçimden bir ses çok yanlış bir şey yaptığımı söylüyor ama!

"Hoseok gerçekten bu ser-"

"Ulan ağzını burnunu dağıtırım senin! Düzgün konuş ulan benimle! Sevgilimin arkadaşı filan dinlemem alırım ayağımın altına!"

Yoongi'nin dediklerine ikimizde göz devirmiştik. Tanrım! Ne diye onu seçtim ki!

"Yoongi?"

Muzip bir şekilde uyardığımda kafasını sallamış, bir elini belime koymuştu.

"Biraz önce kavga edi-"

"Tripliydim sadece. O kadar."

"A-"

"Hadi güzelim okula geç kaldık."

Yoongi beni arabaya yönlendirirken arkamdaki bedeni ne yapacağımı düşündüm. Bunca yolu konuşmak için gelmişti ama benim de önemli dersim vardı. Belkide onunla konuşmaktan korkuyordum.

Arabaya bineceğim sırada yanımızdan hızla geçip ilerde park halinde duran siyah arabaya koştu. Araba uzaklaşırken derin bir nefes alıp arabadan indim. Yürümeye başladığım sırada oda arabadan inmiş, kolumu tutmuştu.

"Sevgilim neden indin?"

"Ben senin sevgilin değilim!"

"E az önce öperken öyle demiyordun."

"Sen?! Bi kere o...!"

"Evet o? Ne o?"

"Aish!"

Gitmek istediğimde tekrar kolumu tutmuştu. Sanki kırılacağım gibi tutuyordu. Sert gibi görünen damarlı ellerine rağmen tüy gibiydi tutuşu.

"Hadi ama. Gel işte."

Sonunda pes edip arabaya bindim. Siyah döşemeli olan arabanın içi fazla sıcaktı. Sonbaharda olmamıza rağmen hava baya soğuktu. Ama ben severdim soğuğu. Araba hareket ederken hızla yanımdaki pencereyi sona kadar açtım.

Yanımdaki adam kaşlarını çatıp baksa da oralı olmadan kot ceketimi çıkartıp siyah bluzumun yakasından çekiştirdim. Araba gürültü ile durduğunda ona döndüm.

"Ne oldu?"

"Güzelim asıl sana ne oldu? Sence de fazla hızlı gitmiyor muyuz? Biraz flört mü etseydik ha?"

Önce hızlı derken arabayı dediğini düşündüm ama sonra boynuma bakan gözlerini gördüğümde kaşlarımı çattım. Elimi arabanın koluna attım.

"İnmemi ister misin?"

"Ya güzelim sende şakaya gelmiyorsun."

Tekrar araba hareket ettiğinde yaklaşık 10dk sonra okulun kapısının önünde durduk. İkimizde inip içeri girdik. Çoğu kişinin şaşkın bakışları ile karşılaşsak da umursamadan elini belime atmıştı.

Belimdeki elini sıkıştırıp, adımlarını durdurduğunda ona döndüm. Çatık kaşları ile bir yere odaklanmıştı. Neye baktığını göremeden konuştu.

"Hoseok, ödeşelim."

Ne dediğini anlamadan, bir eli belimdeyken diğerini  boynuma götürüp dudaklarımızı birleştirmişti. Gözlerim şokla açılırken ellerimi yakalarına götürdüm. Amacım itmekti! ama o alt dudağımı ısırdığında öylece kaldılar.