17- NİŞAN?

132 20 7
                                    

~Hoseok

"Damat mı?!"

Annemle babam tabiri caizade Yoongi'yi evlatları gibi kucaklayıp öpmeye başladıklarında tırnaklarımı yemeye başladım.

"Damat! Damat!"

"Yakışıklı damadım benim!"

Bu iş hiç hoşuma gitmedi. Çünkü ona 'damat' diyorlar! Yanaklarını acıtana kadar öpüyor, boğulacak dereceye gelene kadar sarılıyorlardı.

"Anne! Baba! Bırakın onu!"

Yere çömelip Yoongi'yi annemlerin kollarından kurtarıp ayağa kaldırdım. Ne oluyordu burada?

"Hoseok~shii!"

"Hoseok~ah!"

Sonunda beni gören anne ve babam beni kucaklayıp öpmeye başladıklarında dejavu geçirip geçirmediğimi sorguladım. Göz devirip bende onlara kocaman sarıldım.

Toparlanıp ayrıldığımızda aylardır görmediğim bedenlere baktım. Babamın, yeni traş olduğu belli olan esmer teni parlıyordu. 

Üzerinde lacivert bir gömlek, aynı renkte kumaş pantolon ve bordo kravatı ile yakışıklı duruyordu. Hala orta kiloda olması garipti doğrusu. Nerdeyse 40'ını yarılamıştı ama hala 30'larında görünüyordu.

Annem ise, babamla uyumlu olarak ayak bileklerine kadar uzanan, vücut hatlarını belli eden düz, bordo bir elbise giymişti. Göğüs dekoltesi yoktu. Dediğim gibi dümdüz bir elbiseydi.

İncecik belini belli eden lacivert bir kemer takmış, ayaklarına da kısa topuklu geçirmişti. Oda 40 yaşına gelmiş bir kadın değil de, 20'lerinin sonlarını yaşayan genç kadınları anımsatıyordu.

Gözleri yaştan dolayı küçülüp, çekilse de hala parıl parıl parlıyordu. Makyaj yoktu. Süslü kıyafetler, pahalı mücevherler yoktu. Ama yine de çok güzellerdi. Bir aradayken çok güzeldi onlar.

"Seok~shi? Hadi annene bir öpücük ver!"

Yanaklarından öptüm. Narin elinden öptüm. Alnından öptüm. Belli olmasa da çok özlemişim onları. Babamı da öptüm kocaman. Sarıldım ona da doya doya.

"Neden bana haber vermediniz?"

Hepimiz koltuklara otururken sordum. Herkes yerine yerleştiğinde bende annemle babamın arasına oturdum.

"Hobi, sana haber verecektik tabiki. Ama baban o kadar kızgındı ki, seni gördüğü yerde öldürmesinden korktuğum için seni arayamadım."

"Kızgın mı? Neden?"

Babam sert bakışlarını bana çevirdiğinde yutkunup karşıda oturan Yoongi'ye baktım. Babam baktığım yere bakıp Yoongi'ye gel işareti yaptı. Yoongi yavaş adımlara karşımıza kadar geldiğinde babam biraz yana kayıp oturması için yer açtı.

Yoongi ben ve babamın arasında oturduğnda gerginliğim daha da arttı. Alt dudağımı şimdiden mahvetmiştim bile. Yoongi de bunu anlamış olacak ki elimi tuttu.

"Hoseok...kuzenin Woo bize her şeyi anlattı."

"Ne?!"

Neyi anlattı? İlişkimizin yalan olduğunu mu? Taehyung ile hala görüştüğümü mü? Yoksa kendi yaptığı pislikleri mi anlattı? Diyeceğim ama bu çok düşük bir ihtimal olurdu.

"Tam olarak Woo sana ne anlattı?"

"Oğlum bak...amcan beni aradı ve Woo'yu birilerinin darp ettiğini söyledi. Biz aceleyle oraya gittiğimizde de anlattı her şeyi."

Not Me /YoonseokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin