5. Bölüm

8.3K 463 71
                                    

🌺

Okuduğum satırları anlamadığım için tekrar tekrar okuyordum ama bu sıktığı için kitabı kapatıp yatağın üstüne koydum. Kafam dolu olduğu için okuduğum kitaba odaklanamıyordum.

Yatan başlığına yaslanırken karşımda ki tabloda dolaştı gözlerim. Tabloda sadece iki renk kullanılmıştı siyah ve beyaz. İkiye ayrılmış gibiyidiler fakat siyah beyazın içinde sızdığı için beyazlığın içinde karanlık vardı. Karanlık ise sadece siyahla çizilmişti başka hiçbir renk yoktu. Sade bir tabloydu ama çok karışık olmadığı için odada göze batmıyordu.

Akşam olmuştu ve odalarımıza çekilmiştik. İlaçların içinde tedavi için onlara iyi gelmesi gerek ilaç yerine zehir vardı. Gerçektende yapmışlarmıydı bunu?

Şuan ne yapmam gerekiyordu bilmiyordum. Bu konuda Ayaz'ı uyarmalı mıydım? Hayır olmaz. Bunu söylediğimde ne tepki vericeğini kestiremiyordum. Peki Ayaz şuana kadar ilaçları almıyorsa belkide zehir olduğunu biliyordu. Bu da olmuyordu çünkü zehir olduğunu bilseydi onları kullanmaya başlamazdı.

Pekala Ayaz ilaçları kullanmıyordu çünkü tedavi görmek istemiyordu. En iyisi bu konuyu Barçın hocayla konuşmak. O burada kıdemli ve değer verilen bir psikiyatrist. Ona bahsedip bu konuda bir şeyler yapmasını sağlayabilirdim. Ayaz'ın o ilaçları almasına izin vermemeliydim.

Kapı çaldığında düşüncelerim beni terk etti. Kapıyı açtığımda karşımda pijamalarıyla duran kızlara baktım. Hepsi pijamalarıyla kapımdaydı, yüzlerinde ki ifadeden anlaşıldığı üzere bir sorun yoktu. Ada elinde ki pembe peluş ayıyı önünde billeştirdiği ellerinin arasına almış gözlerini kırpıştırarak bana bakıyordu.

"Çekilirsen giriceğiz" Ecrin'in sözleri beni kendime getirirken odaya geri dönüp yatağıma oturdum. Belimi yatak başlığına dayarken bağdaş kurarak oturdum. Afra masanın önündeki sandaleyeyi bize doğru çevirip sessizce oturdu. Ecrin camın önünde ki koltuğa otururken ojesini sürmeye başladı.

Asmin yatağımın üstüne otururken Ada elindeki oyuncağıyla siyah veronica puf koltuğa oturdu. O puf koltuk sinama odasındaydı ama çok hoşuma gittiği için kendi odama getirmiştim. Yaptığım şey biraz saçma olabilir ama ben sormuştum onlarda sorun olmicağını alabileceğimi söylemişlerdi.

Asmin telefonuyla uğraşırken Ada ayıcığın kollarını haraket ettirerek onunla oynuyordu. Ada gerçekten de çocuk ruhlu dediğimiz insanlardandı yada gerçekten çocuktu. Kırılgan ve naifti ama çokta sempatikti. Onunla geçirdiğin birkaç dakika içinde ona ısınabilirdin.
Afra tekerlikli sandalyeye yan bir şekilde oturduğu için sırtını masaya dayamıştı. Bir kolu sandalyenin sırt bölümüne dayalıyken öylece duruyordu.

"Buraya öylece oturmak için mi geldiniz?" dediğimde Ecrin ojesinden kafasını kaldırdı "Yok vakit geçirelim diye geldik" tekrar ojesine geri dönerken onlara boş bakışlar attım "Vakti tek başınıza geçirmek istiyorsanız odalarınıza gidersiniz. Madem geldiniz beraber vakit geçirelim" dediğimde Asmin telefonunu kapatıp elinde tuttu.

Ada ayıcağına sarılıyken Afra zaten hiçbir şeyle uğraşmıyordu. Ecrin ojesiyle ilgilenirken üzerindeki bakışlarımızı farkedip bakışlarını bize çevirdi "Hem oje sürüp hemde konuşabilirim. Hiç bakmayın bana öyle" küçük yastıklardan birini kucağıma aldım.

"Cumartesi, pazar ne yapmayı düşünüyorsunuz?" Ada'nın ortaya attığı soruyla konuşacak bir şeyler ortaya çıkmaya başlamıştı. Burada olduğumuz sürelerde cumartesi ve pazar günleri izinliydik. Hastaneden çıkıp vakit geçirecek güzel zamanlarımız vardı.

GEÇMİŞİN İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin