~10.Bölüm~

51K 4K 334
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 🤍

Barış Manço - Hal hal

Dide kendine geldiği zaman, yanı başında kocası ve kızı vardı. Kaynanası ise kollarına kolonya dökmekle meşguldü. Yaman Ali hemen korku ile ne olduğunu sormuştu sormaya ama Dide, tek kelime edememişti. Hala yaşadığı anın korkusunda idi. O anlar aklına geldikçe titriyor ve midesi bulanıyordu genç kızın. Yaman Ali’nin ısrarlı bir şekilde ne oldu sorusuna, aniden köpek kovaladı diye yalan söylemiş ve söylediği an pişman olmuştu. Ama geç kalkmıştı, laf ağızdan bir kere çıkardı. Dide zorla bu yalana kocasını inandırmıştı. Kendini toparladığı zaman aşağı inmişler ve akşam yemeği yemişlerdi. Genç kızın sürekli başı dönüyor ve midesi bulanıyordu ve yanı başında oturan Zemheri’ye belli etmemek için zorlukla gülüyordu. Zemheri’nin onun için endişelenmesini istemiyordu.

Akşam yemeğinden sonra Yaman Ali karısının elinden tutmuş ve doğruca yatak odasına götürüp, üzerini değiştirip, göğsüne yaslamıştı. Yavaş şekilde incitmeden korkarcasına karısının saçlarını okşuyor ve karısının o bayılma anını zihninden silmeye çalışıyordu. Nasıl korkmuştu Yaman Ali Dide’yi öyle görünce, aklından neler geçmiş ve o uyanana kadar içinden Allah’a yalvarmıştı ona bir şey olmaması için. Yarın ilk işi karısını kovalayan başı boş gezen köpeği yakalamak olacaktı! Derken karısının ağlayan  sesini duydu. Başını kaldırdı ve karısına baktı karısı ağlıyordu.

-Dide! Güzelim ne oldu?” Diye sordu hemen. Yattığı yerden kalkmış, karısının yüzünü avuçları içine almıştı. Dide delirmiş gibi sadece ağlıyordu. Ve birden kocasına sıkıca sarıldı, Yaman Ali’de hemen karşılık vermiş tıpkı bir çocuk gibi karısını sakinleştirmeye başlamış sırtını okşarken işittiği sözler karşında resmen donmuş, kara gözleri şok içinde açılmıştı.

-Öleceğim ben... Tıpkı anam gibi öleceğim.”

Ölecekti Dide! Anası gibi ölecekti! Karahindiba çayı içmek bir işe yaramamış sonunda o ilet hastalık Dide’yi de bulmuştu. Hıçkıra hıçkıra ağladı Dide, bayılması, mide bulanması bunlar hep hastalıktandı işte! Kocasına doymadan, Zemheri’ye daha analık yapmadan göçüp gidecekti! Bir çocuk gibi burnunu çekmiş, ve kocasına daha çok sokulmuştu. Belki de son kez sarılıyordu, son kez kokusunu içine çekiyordu.

-Dide! Kurbanım olayım ağlama! İçim gidiyor, ne olduğunu anlat hele bana ne ölmesi?” Diye sordu sesi titrerken, Dide’ye bir şey olma korkusu sarmıştı her yanını. Dide başını olumsuz anlamda salladı. Yaman Ali, karısını göğsünden kaldırdı ve göz yaşlarını sildi. Yüzünün her karışını, incitmekten korkarcasına öpmüştü. Kızıl saçlarını güzelce tek omzunda toplamış ve kara gözlerini karısının gözlerine dikmişti. Az da olsa Dide sakinleşmiş gözüküyordu.

-En başından anlat bana kurban olduğum ne oldu? Ne ölmesi” Dedi kalbi bin bir parçaya bölünürken, Dide’nin neden böyle yaptığını anlamaya çalışıyordu.

-Anam... ben doğduktan sonra, kansere yakalanmış köydeki ebe eğer anama karahindiba çayı içerse iyileşeceğini söylemiş. Anam içmeden vefat etmiş. Ben küçükken cenazede konuşan kadınlardan duydum. Bey babam anama o çayları yetiştirememiş Yaman Ali! “Bana anamdan, yadigar bir tek bu çaylar kaldı. Küçüklüğümden beri bu hastalıktan bana da olursa diye korkmuştum. Sürekli karahindibaları toplar ve çay ederim. Ama sonunda ilet hastalık beni de buldu! Bayılmam, mide bulantısı Yaman Ali... Ben ölece-“

KARAHİNDİBA-Dönem Kurgusu/ Tamamlandı/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin