7- Geceler boyu

18 0 0
                                    





Keyifli okunmalar...

Bölüm Şarkısı; Ogün şanlısoy - saydım

✨✨✨

Bir ceza bulandı ellerime, bir kan. Bir ton suçsuz itiraflar firar verdi insanların ağzından ama bunların lüzumu yok benliğimde avukat hanım.
Bu dediklerim hiç normal şeyler değil hep kötüydü zaten şimdi düğüm düğüm oldu, bu zor olacak sizin için tekrar söylüyorum bırakın bu işi. Hayatınız geleceğinizi çalacaklar.
Kaç kurtar kendini diyordu genç adam içinden.

Kaç...

O gece yani o cinayetin işlendiği gün sabah 1 hafta sonra göreve gideceğim için karargahta' ydım, sonra öğleden önce annemle hastanedeydim, annemle akşam hastaneden çıkıp annemi eve bıraktım ve o zamanki hastane kayıtlarına bakabilirsiniz ******** hastanesi tabi silinmediyse.

Annemi bıraktıktan sonra mezarlığa gittim ikindi vakti güneş batmaya yakındı, mezarlıkta dururken saat baya bi geçmişti 8 civarı idi. Gitmek için arkamı dönmüştüm ki
Arkamda siyah yüzünü kamufle eden bir adam vardı, karanlıktan dolayı da fazla yüzünü göremedim. Ki ışık yoktu mezarlıkta.
Işığımı söndürdüler dedi genç adam içinden.
Adam sadece baktı bir süre sonra elindeki bıçağı fark ettim bıçak kanlıydı ama sorun şu ki diğer elinde de şırınga vardı.
Bıçak ve şırınga ne alaka dedi adam içinden.
Aramızda Sessizlik çığ gibi büyürken dayanmadım ve; " sen kimsin?" Dedim bir şey demedi sadece baktı bakışları değişik derecede soğuktu. Değişik. Ölüm soğukluğu var dı.

Bilirdim o bakışı.

" Ellerinle açtığın mezara kendini koymak acı değil mi ? O acıyı ben hissettim üsteğmen, sen hiç hissettin mi? " dedi. Anlamadım hiçbir şey anlamadım. Biraz daha baktı ve adam adam mezarlıktan çıktı arkasından gittim takip ettim ama ortadan kaybolmuştu sanki yer yarıldı da içine girmişti. İşte o gün olanlar bunlardı sonrası zaten karargahtan aradılar polis arabaları sorgu vs. Olan oldu ve buradayım, annem. Anneme dikkat edin avukat hanım ona bir şey olursa kimse beni tutamaz.

Evet zarfı sonunda okumuştum, dün olanlardan sonra pekte sağlam kafayla okuduğum söylemez di. Dün ise söyledikten sonra kendimi o kadar kasmıştım ki kimse ses çıkaramadı başta hepsi birbirine baktı şok olmuşlardı, ve tahmin ettiğim gibi inanmamışlardı.

Biliyordum işte.

Onlara açıklama yapmadan çantamı aldığım gibi çıkmıştım, savcı bile ses etmemişti. En çok o koyuyordu zaten. Ya bana inanmayıp kesip atacaklardı ya da inanıp bu işin peşine düşecekler di, Ama onlar galiba seçim yapmışlardı.
Bugün evdeydim, babamla biraz vakit geçirmiştik arka bahçede annemin ne emeklerle büyüttüğü gülleri kırpmıştık. Onla uğraşıp yemek yiyene kadar gece yarısını geçiyordu saat. Tabi benim gözüme de uyku girmemişim.

Aklım mektupta okuduklarım da takılıp kalmıştı, Pamir kimin mezarına gitmişti? Babası olabilir miydi acaba? Olsa söyler di ama belki söylemek istememiştir. Ve elinde bıçak ve şırınga olan adam da kimdi? Kanlı bıçak var yazmıştı? O saatte bir cinayet işlenmişti, denk gelmesi mümkün müydü bu kadar yoksa planlanmış mıydı? Bu zamana kadar o kadar Araştırma yapmıştım ki araştırmalar bir sonuca varmıştı ama yetmiyordu henüz.

Ertesi gün✨✨✨

Mücadele ediyorum, çırpınıyor ediyorum,
Ama; Böyle kuşun ayağına taş bağlayıp uç demişler gibiyim. Kanat var ama yük ağır.
Düşüncelerimiz bizi yönlendirir bazen taş kadar ağır gelsede aklımız kalbimiz kadar yumuşak olmayabiliyor. Benim aklım taş kadar sertte olsa kalbim pamuk gibi yumuşak oluyordu çoğu zaman.  Mesela biri anne deyince içim yumuşacık oluyor du.  Annenin olması nasıl bir şeydi saçını okşayıp seni uyutması ne demekti? Masal ile uyumak nasıl bir duyguydu?  Ve ben Masallar ile büyüyen bir çocuk olmadım hiç bir zaman, tam tersi gerçekler iliklerimle beraber büyümüştü şu benliğimde.

VİRANE DÜŞLER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin