"AYSU"

39. 🌙

Bölüm şarkısı : Zerrin Özer ~ Her şey seninle güzel
keyifli okumalar 🫶🏻

~~
AYSU

Salondaki yemek masasının üzerine elimdeki salatayı da bıraktığımda masayı son kez kontrol ettim. Kayan peçeteyi düzeltirken koluma dokunan elle başımı çevirdim.

"Masa da her şey çok güzel oldu yeter artık otur biraz" diyen Fatma'ya gülümseyip onun gibi fısıltılı halde konuşmadan önce babamla abime baktım. Babam gazetesini almış okuyorken abimin gözü telefonundaydı.

"Çok heyecanlıyım niye böyle oldu ki ?"

Fatma gülümseyip göz kırptı. "Ailenin içine ilk kez giriyor çünkü büyük adımların başlangıcı bu yemek ondan bu heyecan" göz ucuyla abime bakıp yeniden bana döndü. "Yemek esnasında heyecanın devam ediyor ama herkes konuşup kaynaşmaya başladığında azalıyor. Çay faslında rahatlarsın. "

"Diyorsun ?"

Eliyle kendini gösterip tek kaşı havalanıp abime bakarken konuştu. "Tecrübe konuşuyor. Esas ben Asaf'ı merak ediyorum."

"Ayy Fatma en çok onu merak ediyorum. Asaf'ın rahat kendinden emin halleri bakalım bu akşam nasıl olacak ?"

Babamın ve annemin karşısındaki Asaf'ın hallerini nasıl merak ediyorum bilseniz. Ben onun ailesinin karşısında baya heyecanlanmıştım bakalım Asaf'ın halleri nasıl olacak ? Çayımı ve kekimi karşısında keyifle yeyip içerek görmek için sabırsızlanıyorum. Zira kendisi çok keyifliydi ben ailesinin yanındayken. Neyse ki kısa bir süre sonra hepimiz öğreneceğiz dostlar.

Fatma elini sallayıp gülerken abimi işaret etti. "O işler öyle olmuyor. Biz nasıl hanım hanımcık oluyorsak onlar da bey beycik oluyor" demesiyle güldüm.

Bey beycik Asafcım.

"Abin doğru düzgün konuşamamıştı bile, koltuğun ucunda falan oturuyordu. Devamlı evet efendim, tabi efendim deyip durmuştu. Annem de demişti ki sonra Hüsamettin tam bir İstanbul beyefendisi."

"Ciddi misin ? Abime bak sen. İstanbul Beyefendisi ha ?"

Fatma o günü tekrar hatırlamışçasına güldü. "İçimden dedim ki sen o İstanbul beyefendisini bir de sinirlenince gör. İçinden adeta Kadırgalı Eşref çıkıyor. "

Bu tespitinde gelinimiz çok haklı abim sinirlenince gözü dönen biri. Abimi Fatma'nın söylediği adamın yerine koydum bir an. Meydana  çıkıp "anamı kesen ben, babamı doğrayan ben, kız kardeşimi şişleyen yine ben" diye nara atan Kadırgalı Hüso. Bir de yumrukçuyu eklemeyi unutmayalım. Ben o olayı da unutmuyorum da. Neysee...

"Niye ayakta dikiliyorsunuz gelip otursanıza ?"

Nişanlın senin aile tanışmasındaki Kadırgalı Eşref görünümlü İstanbul beyefendiliğini anlatıyordu da abi, dalmışız.

Annem salondan içeri girdiğinde yanıma oturdu. "Kızım Asaf kaç gibi gelir ?"

Ben konuşmadan abim atladı. Zaten şimdiye kadar Asaf'la ilgili konuşmamasına ayrı şaşırmıştım. "Aysu söylemedi mi yedi gibi gel diye, gelir birazdan."

"Oğlum yemek soğumasın diye soruyorum. Ona göre ısıtacağım."

Annem gözüyle telefonumu gösterince demek istediğini anladım. Asaf'a mesaj atacağım sırada ondan geldi. Kalp kalbe karşı demişler.

Bizimki hep bir.

"Güzelim işim uzadı olay yerine geldim, yemeğe yetişemesem bile çaya geleceğim merak etme olur mu ?"