"AYSU"

28. 🌙

Keyifli Okumalar Merkez 💫  

Bölüm şarkısı: Bahadır Tatlıöz - Yangınalar Var

ASAF

"Devrem herifler genel olarak şurada takılıyor" bilgisayardan açtığı konumda parmaklarını gezdiren Nihat'ı dinliyordum. "İçlerinden simit satanı mahalleliye kendini sevdirmiş özellikle de gençlere."

"Mahallelinin güvenini kazanarak aklı sıra gençlerle olan ilişkisini sağlamlaştıracak bu sayede dikkat çekmeyecek öyle mi" dediğimde başını salladı. "Güzel taktik. İleride suçlu olarak bulunduğunda kendisini savunmaya geçecek koruyacak mahallelisi de var arkasında. Hemen başlayacaklar o adamdan zarar gelmez demelere."

"Amacı da o zaten devrem. Herif aşırı sağlamcı, Ragıp'ın dediğine göre de gençlerin beynine işliyormuş konuşmalarıyla. Direk önlerine şekerleri atıp alın rahatlayın demiyor. Kendince öyle bir anlatıyormuş gibi dinleyenlerde sanki o şekerlere çok ihtiyacı varmış gibi düşünüyormuş."

Başımı iki yana salladım. "Psikolojik etki desen var."

"Ne etkisi olursa olsun. Her türlü üzerine çökeriz devrem."

"Elimizden kurtulmaz devrem yalnız bunlar ekip olduğu için dikkatlice gidelim üstlerine" dediğimde benimle aynı fikirdeydi. "Asaf şu konuma bak şimdi" parmağıyla gösterdiği yere bakacakken adım yankılandı odada.

"Asaf !"

Başımı kapıya çevirdiğimde Hüsamettin'le göz göze geldik.

Aysu'nun abisi, nam-ı diğer Hüso. Hepimiz yakinen tanıyoruz.

Kayınçom olarak tanıtamıyorum çünkü bakışlarından o evreye zor geleceğimizin sinyallerini alıyorum. Yine de zorluk konusunda bir Aysu etmezsin Hüso ! Bayrak hala ay kızımın elinde.

Selam sabah vermeden odanın ortasına geldiğinde konuşmaya geçti. "Beni tanıdığını düşünüyorum."

Tam karşısına geçtim. "Tanıyorum."

"Hüso dur abi" nefes nefese Aysu'nun kuzeni arkasından geldi. Elini durdurmak amacıyla koluna koymasıyla Hüso kolunu geri çekip kuzenine ters bir bakış atıp bana döndü.

"İyi o halde bununla da tanış" demesiyle yüzümün sol tarafına sağlam bir yumruk yedim. Beklemediğim darbeyle bir anda karşılaşınca sendeledim, destek almak için hemen masaya elimi koydum.

"Ne oluyor lan" diye bağırıp Hüso'nun üzerine giden Nihat'ı kolundan sıkıca tutup "Nihat dur" dedim.

Bir elimle kanayan burnumu tutmaya çalışırken, yerinde durmak bilmeyen söylenen Nihat'ı idare etmek zor oluyordu.

"Nihat tamam geri çekil" dediğimde çatık kaşlarıyla yüzüme bakıp konuşacakken elimi yavaşça kaldırdım. "Tamam devrem."

Hüso üzerime bir adım gelip işaret parmağını kaldırdı. "İlk ve son kez söyleyeceğim iyi dinle."

Kuzeninin uzattığı peçeteyi burnuma bastırdım. "Dinliyorum."

"Aysu senin yüzünden ağlayıp bir daha canı sıkılmayacak. Bu durum bir daha tekrarlanırsa daha farklı görüşürüm seninle Asaf. Kardeşimden de uzak duracaksın."

Peçeteyle burnumu sertçe silip kaşımı yukarı kaldırdım. "Kim karar veriyor kardeşinden uzak durmama sen mi ? "

"Evet ben karar veriyorum" dedi onaylamaz sesiyle.