Herkese merhaba ilk kurgumu yazıyorum o yüzden çok heyecanlıyım.
İlk bölümü yayınlandım ama biraz korkuyorum ya okunmazsa diye ama beğenirseniz bölümleri sık sık atmaya devam edeceğimKeyifli okumalar...
Urfa /Yağızoğlu konağı
Hani derler ya memleketinin yerini hiçbir şey alamaz diye öyleydi Urfa'nın kendine has kokusu, toprağı, havası bile başkaydı. Tam iki ay olmuştu buraya gelmeyeli okumak için İstanbul'a gittiğim zamanları hatırlıyorum da ne kadar hevesliydim doktor olup insanların hayatını kurtarmaya, babam ve halam ne kadar burda kalmamı istesede onları dinlemeyip İstanbul'a gittim orda okudum.Ve en büyük hayalimi gerçekleştirdim emeklerim sonucunda doktor oldum düzenimi kurup kendime ev tuttum. Fakat evim dediğime bakmayın benim hiç evim olmadı sığınabileceğim bir annem vardı o da melek olup bu dünyadan göçmüştü yokluğu bende derin yaralar açtı. Ama beni bir anne edasıyla koruyan bir halam vardı...
" Aden iyi misin daldın gittin, konağa geldik" Emirin bana seslenmesi ile başımı arabanın camından kaldırdım Emir benim yakın arkadaşlarımdan bir tanesiydi. O da benim gibi doktor olmuştu aynı yerde çalışıyorduk düşüncelerden çıkıp ona çevirdim gözlerimi,
" İyiyim sadece biraz yorgunum hadi inelim" emniyet kemerimi çıkartıp kapıyı açtım saçlarım Urfa'nın güzel havasıyla dalgalandı gözlerimi kapatıp gökyüzüne baktım. Uzun zaman olmasına rağmen hiç güzelliğini kaybetmemişti konağın önüne geldiğimde derin bir nefes aldım Emir yanıma gelip bavullarımı yanıma getirdi o sırada büyük kapılar sonuna kadar açıldı içerden gelen şen şakrak sesler gülümsememe neden oldu.
" Güzel gözlü kızım gelmiş" halamın sesi ile ona doğru sarılmam bir oldu güzel kokusunu içime çektim kumral saçları beline kadar uzanıyordu mavi gözleri dolu dolu bana bakıyordu.
" Halam benim nasılmış bakalım" gülümseyip yanağına öpücük kondurdum.
" İyiyim kuzum asıl seni sormalı ya kim bu yakışıklı" kaş göz yapıp arkamdaki Emir'e baktı gülümseyip halamı yanına götürdüm Emir duruşunu değiştirdi.
" Merhaba efendim" halamın elini öpüp geri çekilecekken halam onu sımsıkı sardı Emir şaşırsada susup sarıldı.
" Merhaba oğlum sen Adenin doktor arkadaşı olmalısın " Emir gülümseyip başını salladı korumalar bavulumu içeri geçirirken bizde konağın içine girdik.
" De haydi Emir oğlum geç içeriye " Emir bana bir bakış attıktan sonra halama döndü.
" Efendim benim bazı önemli işlerim var hastahanede o yüzden başka zaman" halam anlayışla gülümsedi o sırada bende Emiri geçirdim ne de olsa evi buraya yakındı istediği zaman gelebilirdi. Halamla içeriye geçtiğimizde babam ve abimler oturmuş konuşuyorlardı beni gördükleri zaman ilk başta inanmayarak gözlerini ovuşturdu.
" Abilerim bi hoşgeldin yok mu baş belanız geldi" Azad abim yanıma gelip sımsıkı sarıldı ellerimi beline koyup gülümsedim saçlarıma öpücük bırakıp bana döndü.
" Hoş geldin gülüm benim bende diyorum neden bu ev bu kadar sessiz meğersem bizim cimcime yokmuş" ikimizde kahkaha atarken Boran abim küs bakışlarını attı. Ay kıyamam kıskandın mı sen yanına koşa koşa gidip dev bedenine sarıldım o da daha fazla dayanamayıp sarıldı.
" Aşk olsun insan abisini unutur mu hiç doktor" gülümseyip yanağına sulu öpücük bıraktım bu halime yüzünü buruşturdu.
" Aden yapma kızım ya öpme diyorum kaç kere" ben gülerken bana bakan babama döndüm eski halinden ödün vermemişti elinde tespihi ile suratsız bir ifade ile bakıyordu yanına gidip elini öptüm ne kadar beni üzsede seviyordum onu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
" Meleklerin Sevdası"
ChickLitÖzlediği şehrine geri gelen Aden hiç beklemediği bir şekilde evlendirilir peki ya bu evleneceği adam 7 senedir kıza deli gibi aşıksa? İlginizi çektiyse kitabın büyüsüne kapılmaya hazır olun...