°8°.Küçük bir gülümseme!♤

622 350 271
                                    


Choi San'dan (Haru)...

Kapı açıldı ve içeri Yeosang'la Hongjoong girdi .Onu neden buraya getirdiğini merak ediyordum .

Bir kaç saattan sonra kaçıracağımız bir kişiyi alıp odamıza getirmesi garipti, bunun arkasında bir sebep olduğundan emindim. İkimizinde ona meraklı gözlerle bakmasından sonra konuştu.

"Sanırım odanıza gelmemizde bir sorun yoktur .Yeosang'la biz oda arkadaşıyız, bildiğiniz gibi kendisi sınıfa bu gün geldi .Benimle hayatı hakkında bir az konuştu .Okulda önceden okumuş ve sağlık sorunları nedeniyle ülkeden ayrılmak mecburiyyetinde kalmış. Sınıfdakilerle de pek yakın değil zaten, ama biz ikimiz iyi anlaştık . "

Ve bizi işaret ederek Yeosang'la konuşmaya başladı. "Evet Yeosang bu ikiside benim en yakın arkadaşlarım seni onlarla tanıştırmak istiyorum ."

Hareketlerinden çekingen biri olduğu apaçık ortadaydı, zaten oda muhtemelen burada Jung-jin'nin büyükbabasını tehdit etmesi nedeniyle okumuş olmalı .

Buradakı hiç kimseyle konuşmak istememesininde sebebi bu olmalı . Galiba bizim de buraya yeni geldiğimizi Hongjoong ona  anlatdıktan sonra ikna olmuştu.

İçeri girdikten sonra Yeosang Hongjoong'un arkasına saklanırmışcasına durmuştu .Hongjoong konuştuktan sonra biraz öne çıkdı ve merhaba diyip kendini tanıttı .

Konuşurken elini kulağının arkasına doğru götürüp kelimeleri alçak sesle söylüyordu. Hongjoong Yeosang'ın davranışlarını görüp bize işaret ederek söyledi."Tamam onu sadece sizlerle tanıştırmak için getirmiştim .Şimdi biz odamıza dönüyoruz ."bir elini Yeosang'ın omuzuna koyarak kapıya doğru gitmişti.

Hongjoong tamda çıkacakken arkasına dönmüştü.Döndüğü sırada kolunu Yeosang'ın boynuna doladı , saçlarını karıştırarak bize doğru baktı.
"Çocuklar söylemeyi unutdum biz belki akşama yakın dışarı çıkıcaz .Yeosang'la bu konuda konuştuk , hem oda ders olmadığı için okulda beklemeyi sevmiyor. Onunla iyi anlaştığımıza sevindim .Oda arkadaşım mükkemel biri sanırım, sizede öyle gelmedi mi?"

Söyledikten sonra hatta Mingiye göz bile kırpmıştı .Gevezelik yapmayı asla bırakmıyordu bu çocuk. Nasıl hiç tanımadığı biriyle bu kadar rahat ola bilip onunla dalga geçerek konuşuyordu hiç anlamıyorum.

Mingi hemen onun konuşmasına karşı atakta bulunarak çıkışmıştı.
"Dışarı nasıl çıkıyorsun saat ondan sonra okuldan dışarı çıkma yasağı olduğunu bilmiyor musun ? Hem yapacak işimiz olduğunu söylemiştik."

Sanki onun bizden başka biriyle arkadaş olmasını kıskanıyor gibi gözüküyordu. Ben onlara sonrada katılmıştım ,ancak Hongjoong'la Mingi yetimhanede birlikte büyümüşlerdi.

Ailelelerinin kim olduğu hakkında hiç bir bilgiye sahip değildiler .Doğdukları andan yetimhaneye bırakılmıştılar anlaşılan .

Ben onlarla on yaşımdayken tanışmıştım. O vakit benide onların yanına yetimhaneye almışlardı. Aileleri olmadığı için onlar mı şanslıydı, yada öyle bir babaya sahip olduğum için ben mi şanssızdım bilmiyordum.

Tamam Hongjoong bunu planımızın bir parçası olarak yapıyordu ama sanırım fazla abartmıştı . Kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.

"Hadi ya Lisan sende ,çocuk muyum ben tabii ki de yasağın olduğunu biliyorum ,ondan önce döneceğimizden emin olll!" Son kelimesini bastırarak söylemişti.

Çıkarken arkaları  dönük bir şekilde Yeosang'ın omzunda olan elini kaldırarak bize işaret yaptı .Kendi aramızda üçümüzün kullandığı beden dili vardı .Bunun " bir planım var " demek olduğunu ikimizde biliyorduk.

Higanbana Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin