Kimsenin görmediği yerlerden bak bana.
Kimsenin anlamadığı yerden anla. Beni duy. Sessiz çığlıklarımı, mağrur kaçışlarımı anla. Bir bir törpüle ruhuma batan köşelerimi, sivri uçlarımı. Sokağımdan geç, bak nasıl kirli duvarlarım. İlmek ilmek nakışladığım bu nefreti söküp al bakışlarımdan. Kirlenmiş gökyüzüme bir güvercin sal balkonundan. Karanlık gecelerimi al benden. Öyle çok karanlığım ki anlatamam. Bakışlarındaki gündüzleri getir bana. Beni anla. Yangınlarıma rüzgar oluyorlar, söyle olmasınlar. Söndürmelerini beklemiyorum, ama söyle onlara, ateşimi körüklemesinler daha fazla. Beni alıkoy göğüs kafesinde. Beni anla. Yolculuklar çekiyor içim. Uzun yolculuklarımın varışı ol. Ölümlerden yorulmuş gözlerimin morartısı. Ruhumun her bir karışı. Gözlerimin karası. İçimin iyileşmiş yarası. Fukara kalbimin nafakası. Ölü doğmuş çocuklarının anası. Ol. Yalnızca olsan da, ol. Yalnızca var ol. Yeter. Puslu bakıyorum dünyaya. Gel, dağıt sislerimi, görüş mesafemi uzat. Beni anla. Ben bu yaşamak denen oyunun sonunu getirmek için gerekli donanıma sahip değilim, beni eğit. İçimdeki çocuğun saçları ağardı, bizi kurtar bu erken yaşlanmak sancısından. Beni kendine tabii tut, yalnızca senden sorumlu olayım.
Kirpiklerimdeki ceset parçalarını temizle gülümseyişinle. Gülümse. Bana rağmen gülümse, dünyaya rağmen gülümse, çirkinligime rağmen gülümse. Yani, beni anla diyorum işte. Yorgunum, anla, mecalim yok başka türlüsünü anlatmaya. Düştüğüm kuyuları toprakla doldur. Bırak üzerimde çiçekler yetişsin. Zira, duvarlarına tırnak izlerimle adını kazdığım kuyuların hepsi, kasvetiyle bir mezar sayılır.İsteksizliğimi, yorgunluğumu, çekingenliğimi mazur gör. Şimdiye kadar belki üç kez ölmem gerekiyordu. Ölemiyorum. Beni anla. Beni diğerlerinden ayır.
Onlardan iyi olduğum için değil, yalnızca bunu istediğin için. Ayır beni onlardan. Gidelim. Nereye, ne zaman, ne kadar, nasıl gittiğimizi bilmeden gidelim. Gitmek eyleminin kendisi olalım. Felaketlerimi, içimdeki gömülmeyi bekleyen cesetleri gözlerimde saklıyorum. Kaçmaktan başka çarem yok. Beni anla. Yorgunum birine kendimi anlatmaya. Birini tanımaya. Yorgunum. Yaşamaya ve hatta ölmeye yorgunum.-Bülent Erdal
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kafandaki Sesleri Susturmaya Çalışmak?
Şiir13 Bölümden oluşan ruhsal intiharın yazılara dönüştürülmüş hali. Unutmayın. Çok düşünmek, sevmek, sevilmek, yaşamak, sevilmemek. Hepsi ruhsal intiharların içinizdeki oluşumudur. Siz, siz olun. Çok düşünmeyin. İyi geceler, mümkünse.