...
"Uhm~, ben Felix."
"Çok küçük gösteriyorsun. Ne işin var bu or-"
Yanındaki mavi saçlı adam, kahverengi saçlının ensesine sertçe vurmuştu.
"Gerizekalı çocuğun yanında küfretme."
"Ulan çocuk dediğin 15-16 yaşında bir ergen."
"Kendi ağzınla diyorsun 15-16 yaşında diye, hâlen reşit değil."
Ellerindeki dosyalar ile salona geçip dosyaları sehpaya bırakmış, tekli koltuklara oturmuşlardı. Bu adamlar karşısında gerilmişti, tanımıyordu sonuçta. Bakışlarını minik ellerine indirip parmakları ile oynamaya başladı. Mavi saçlı, yüzüne sempatik bir gülümseme yerleştirmiş ve dudaklarını aralamıştı.
"Merhaba, ben Chris. Sen, Hyunjin'in nesi oluyorsun?"
"Bilmiyorum."
Chris'in yüzündeki gülümseme yavaş yavaş solmuş ve bakışlarını karşısındaki tekli koltukta oturan adamın gözleri ile buluşturmuştu.
"Nasıl bilmiyorsun? Ya arkadaşısındır, ya da yatak arka-"
Yüzüne yediği yastık ile susup Chris'e bakmıştı kahverengi saçlı.
"San! Düzgün konuş!"
Kapı açılma sesi ile Chris'in ve San'ın bakışları gelen yorgun adamı bulmuştu.
"Hyunjin Bey! Sonunda teşvik edebildiniz!"
_
"Her bir bloğu 230 metrekarelik bir alanda, tam tamına 30 bloklu bir site olarak önümüzdeki yıl yapıma başlayacak."
"Tamamdır, tarihi biraz daha geriye çekmeye çalışalım ve bu proje için hiç olmadığı kadar fazla çaba sarf edelim. Şimdi gidebilirsiniz."
Masanın üzerinde dağılmış, çizim ve yapıya başlayacak ev hakkında bilgilerin olduğu kağıtları toplayıp dosyaların içine yerleştirmeye başlamışlardı. San dosyalarını alıp acil bir işi olduğunu söyleyerek önden gitmişti.
"Yukarıdaki çocuk kim?"
"Seni ilgilendirmiyor."
"Hadi ama! Kız kardeşin Yeji'den sonra en güvendiğin insan benim sanıyordum."
"O'nun adını bir daha o kirli ağzına alma."
"Hâlâ benim yüzümden gittiğini mi düşünüyorsun?"
"Sence? Akıl hastanesine bildirmeseydin şuan burada olacaktı."
"O'nun iyiliği için yaptım."
"Bu mu iyilik!? O siktiğimin hastanesinden kaçtığından beri yıllardır kayıp. Kim bilir belki öldü!? Belki o hastaneye benim kapattırdığımı düşündüğü için gelmiyor!"
"İkinizde aynısınız. İkinizde delisiniz. Keşke o zaman seni de ihbar etseydim."
"Siktir git. Git ve bir daha iş harici benimle iletişime geçme."
Chris dosyalarını alıp Hyunjin'e kısa bir bakış atıp hızla evden çıkmıştı. Chris'in evden çıkması ile saniyesinde içeriye Miyeon girmişti.
"Chris'in o suratı neydi öyle? Oh, sen iyi misin? Kıpkırmızı olmuşsun."
"Git Felix ile ilgilen."
"Pekâlâ."
Miyeon yukarı kata çıkmaya başladığında, adam ise bahçeye çıkmıştı.
Ellerini cebine atıp kafasını gökyüzüne doğru kaldırmış, gözlerini de kapatmıştı. Soğuk havanın yüzüne vurması huzur vericiydi ona göre.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Venom's of shade | Hyunlix Daddykink
Fiksi PenggemarBuna ne kadar dayanabilir? ... !Rahatsız olanlar okumasın! 1#hyunlix | 230923