Can'dan
Murat'ın beni hastanede terk edişinden tam tamına iki ay geçmişti ve ne yapabileceğim konusunda hiçbir fikrim yoktu, ölü olan bedenim daha da ölüleşmiş gibiydi; eskisi kadar hiçbir şeyden zevk alamıyordum.
Murat bana hayatın ne demek olduğunu anlamıştı, hayat daha da güzeldi onunlayken ama her şey yıkılmıştı o gittikten sonra.
Çağdaş'tan aldığım adresten dolayı hemen gün doğar doğmaz evden çıktım ve taksiye binip büyücüye doğru gitmeye koyuldum, Murat'ı böyle kaybedemezdim.
Murat, bana yalnızlığımı unutturmuştu; beni terk ettikten sonra bir süre onun beni terk edişine alışamamıştım ve sanki o varmış gibi yaşadım ama olmadı.
Eskisi gibi olmak istiyordum, Murat'ın hayatıma girdiği o mutlu günlere dönmem bencillik olabilirdi ama yine de dayanamıyordum.
"Abi, geldik."
Taksicinin uyarmasıyla birlikte Murat'ı düşünmem birkaç dakika olsa da ertelenmişti.
"Teşekkür ederim." diyerek parayı verdim ve taksiden indim.
Villanın hemen önünde güvenlik vardı, Çağdaş büyücü kadınla görüşmem için randevu oluşturmuştu ve araya tanıdık olması daha iyi olur diyerek benden iki yüz dolar istemişti ve ben de ona parayı atmıştım.
"Kim için gelmiştiniz beyefendi?" diye sordu güvenlikçi adam.
"Büyücü kadınla randevum vardı." diyerek bodoslama konuya girdim.
"Ne büyücüsü beyefendi, medyum uzmanı hanımefendi; lütfen kelimelerimize dikkat edelim. Hanımefendi, her şeyi duyar ve görür; dikkat edelim." diyerek beni susturdu.
Bu ne amına koyayım, bu adam ne saçmalıyor?
"Adınız neydi beyefendi?"
"Adım Can Bozok." dediğimde adam sırıttı.
Bu adam neden sırıtıyor mk?
"Ne sırıtıyorsun lan? Komik bir şey mi var?"
"Bir şey yok, aklıma önceki müşteriler geldi." diyerek gülümsemesini sonlandırmaya çalıştı.
"Medyum Hanım'a gidip senin müşterilerle alay ettiğini söyleyeceğim, o zaman görürsün sırıtmayı." diyerek güvenlikten sıyrılıp villanın kapısına doğru yürümeye başladım.
Arkamda bıraktığım güvenlik ise kendi kendine homurdanıp duruyordu, çokta sikimdeydi; işim başımdan aşkındı zaten.
*****
Kaos Krallığı
Çağdaş: Enayiler çok bu dünyada.
Fatih: Çağdaş kadar şanslı olsaydım mk en azından milleti dolandırıp zengin olurdum, anca şarkı çıkartıp para kazanmaya çalışıyorum
Çağdaş: Kimse benim gibi olamaz, benim gibi arkadaşınız olduğu için şanslısınız.
Fatih: Egonu kenara bırak artık Çağdaş.
Çağdaş: Egolu olduğum için beni seviyorsunuz kabul edin.
Fatih: Hayır sevmiyoruz kabullen bunu.
Çağdaş: Hayır seviyorsunuz, yalan söyleme; kalbinin sesini duyuyorum evlat.
Fatih: Siktir lan.
Ferhat: Selam arkadaşlar, Hacı Şakir bana sponsor oldu; reklam çekimlerine devam ediyoruz.
Çağdaş: Şampuan reklamı için seni mi davet ediyorlar? Saçlarını hangi şampuanla yıkıyorsun, Hacı Şakir mi?
Ferhat: Yüzde yüz senden yakışıklıyımdır, resmin bile yok; korkak. Resmin bile yok, dalga geçiyorsun resmen hesapta; hemen engelleyin çocuklar.
Çağdaş: Bir adama hata yapmış saygısızlık, terbiyesizlik yapmış diyorum; hala koruyorsun diyor. Ya kültürsüz cahil insan patlaması var bu ülkede ya, inan diyorum ya. Ananı avradını bilmem ne yapayim senin.
Hamza: Son dediğin ağır oldu abi.
Çağdaş: Öyle olması gerekiyor.
Can: Bizim sayemizde ekmek yiyorsun, karaktersiz ekmeğini verenleriz. Murat'ın o televizyon programı olmasaydı ve bizi dolandırmasaydın paran olmazdı Çağdaş.
Çağdaş: Yeme, seyretme lan; seyretme dana.
Erman: Çağdaş neden çok gergin mk
Hamza: Çağdaş gizli gizli Beyaz Futbol izliyor.
Sarp: Bana Beyaz Futbol demeyin, Beyaz Tv susamam için terör örgütleri yaptı arkasında CİA var demişti; benim arkamda sadece Samet olabilir ama o da farklı bir anlamda olabilir.
Çağdaş: Ben sizin şeylerinizi izlemedim daha, oraya kadar geldiniz mi lan?
Samet: Sarp Bal saçlım, detay verme. Çağdaş'ın ağzına düştük şimdi.
Mete: Siz cidden Çağdaş'ın bu olayı bilmediğini mi sanıyorsunuz? İzlememiş ama birkaç gün sonra hemen izleyip yayardı zaten, gruptaki herkesin bilmediği daha nice olaylar Çağdaş'ın laptopunda gizlidir.
Çağdaş: Bozuk saat günde iki kez doğru çalarmış.
Mete: Eyw.
Ferhat: Yine bugün mükemmelim
Çağdaş: Bu ne bana özenme çabası, burada tek ben mükemmel olabilirim; seni sevmedim keltoş babana koş.
Ender: Ferhat yazar mıydı buralara?
Ferhat: Evet Mor Minder.
Çağdaş: Ay aklıma Fight Kulüp zamanları geldi, ne dalga geçilmişti zamanında.
Ferhat: Asıl benim değerimi bilemediniz, benden sonra rap dünyası battı.
Çağdaş: Ferhat maalesef haklı.
Ufuk: Arkadaşlar, haftaya çarşamba günü saat sekizde Ender'in villasında nişanımıza davetlisiniz; sizi seviyoruz.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaos Krallığı | Texting
FanfictionÇağdaş, Kaos Krallığı'nı yarattı. Çağdaş, Bilgin'i ekledi. Çağdaş, Ufuk'u ekledi. Çağdaş, Fatih'i ekledi. Çağdaş, Samet'i ekledi. Çağdaş, Sarp'ı ekledi. Çağdaş, Can'ı ekledi. Çağdaş, Yunus'u ekledi. Çağdaş, Hamza'yı ekledi. Çağdaş, Mete'yi ekledi. Ç...