Heeseung:
Olm herkes de bizimi izlemiş ne yapmış amkNiki:
OLABİLİR
DKSKSKSKEKKDJDKEMDJDHeeseung:
Neyse ben hala jakeleyimNiki:
:/
Bana ayarlayacan demiHeeseung:
He sana ayarlıyacamNiki:
VALLAHİ MİHeeseung:
Hyr git kendin konuşNiki:
Tm~~~~~
Heeseung telefonunu kapattı ve Jake'e döndü. Hâlâ telefona bakıyordu. Ayağa kalktı ve konuşmaya başladı.
"Ben gideyim, Jake. Teşekkür ederim."
"Sen bilirsin, Heeseung. Sorun değil."
Heeseung gülümsedi ve kapıya doğru yöneldi. Jake de onu uğurlamak için takip etti. Vedalaştılar ve Jake yeniden içeriye geçti.
Layla'yı sevmeye başladı. Onu kendisinden daha çok seviyordu. Bu sırada telefonuna bir bildirim geldi. Merakla telefonu açtı. Niki mesaj atmıştı.
~~~~~
Niki:
Selam, Jake!Jake:
Merhaba niki ^^
Bir sorun mu var?Niki:
Hyr
Sadece pazar günü ikimiz takılalım mı diye soracaktım.Jake:
Peki ya Heeseung?Niki:
Onun işi oluyor pazar günleriJake:
Tamam olr!Niki:
Tamam yarın görüşürüzJake:
Bay bay!~~~~~
Niki de ona çok iyi davranıyordu. İki tane arkadaşı olduğu için mutluydu Jake. Yatmak için hazırlamaya gitti.
~~~~~
Sabah telefonuna gelen bildirimlerle uyanmıştı. Niki ve Heeseung'dan gelmişti mesajlar. Jake'i bekliyorlardı.
Jake hızla yataktan kalktı ve üstünü değiştirdi, yüzünü yıkadıktan sonra hızla dışarıya çıktı.
Heeseung kollarını göğüsünde birleştirmiş, duvara yaslanmış bir şekilde bekliyordu. Niki de çömelmişti. Kapıyı açtığı anda ikisi de kafalarını kaldırmışlardı. Jake gülümseyerek onların yanına gitti ve dolaşmaya başladılar.
Jake aç olduğu için bir kafeye oturdular. Jake ramyeon istemişti hem hızlı olurdu hemde tadı güzeldi.
Jake önündeki yemeği yerken Heeseung ve Niki onu izliyorlardı. Heeseung gözlerini kısarak Niki'ye baktı. Niki üstünde hissettiği gözlerle Heeseung'a döndü. Kısık bir sesle sordu.
"Neye bakıyorsun be!?"
"Mal gördüm ona bakıyorum."
"Sen iyi misin ya?"
"Eyvallah iyiyim."
"Peki."
Niki ona ters ters baktı ve önüne döndü. Heeseung da aynısını yaptı. Jake yemeğini bitirince kalktılar ve gezmeye devam ettiler.
~~~~~
Hava kararmaya başlamıştı ve Jake çok eğlenmişti. Bu Niki ve Heeseung için geçerli değildi çünkü resmen kavga etmişlerdi ama Jake'e çaktırmamışlardı.
Jake evine gidiyordu fakat Niki ve Heeseung onu takip etmeye devam ediyorlardı. Jake durdu ve konuşmaya başladı.
"Şey.. ben kendim giderim."
"Dün söylediklerimi unuttun galiba?"
"Hayır unutmadım ama kendimi koruyabilirim."
"Pekâlâ."
"İkiniz içinde teşekkür ederim! Harika bir gün geçirdim."
Dedi Jake ve ilk önce Niki olmak üzere ikisine de sarıldı, arkasına dönüp evine doğru yürümeye başladı.
İyice uzaklaşınca Niki Heeseung'a döndü, sırıtıyordu.
"İlk bana sarıldı! Beni daha çok seviyor."
"Tabii tabii. Küçük olduğun için sana öncelik vermiştir."
"Aynen, aynen."
Kavga ede ede yürümeye başladılar.
~~~~~
Yarın sabah Niki heyecanla uyandı. Heeseung olmadan Jake ile zaman geçirecekti. Hemen hazırlandı ve Jake'i aradı.
Bir kaç dakika sonra Jake'in evinin önündeydi ve gelmesini bekliyordu. Kapı açıldı ve Niki hızla dikildi. Jake koşarak Niki'nin yanına gitti ve dolaşmaya başladılar.
————————————————————
Heeseung görmesin niki
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAY MY NAME | HeeJake
RomanceNiki: iki seçeneğin var Jake, ya ben ya da o. Jake: ummm.. Hee: benim ismimi söyle Jake! #Heejake [texting&düzyazı]