charles leclerc

1.5K 22 8
                                    

37. "Eskiden aynanın karşısına geçip sana nasıl çıkma teklifi etmem gerektiğini çalışıyordum"

Y/n pov:

Chalres'la çocukluk arkadaşıydık. Şu an arkadaştan çok daha fazlası olduğumuz kesin. Tam bir yıl önce bana çıkma teklifi etti. Son bir yıl hayatımın en iyi yılı olabilir. Charles her zaman yanımda oldu.

Yıl dönümümüzü kutlamak için piknik yapmaya karar verdik. hava kararmadan yanımızda götüreceklerimizi hazırladım. Biraz meyve aldım, sabahtan da browni yapmıştım onu bir kaba koydum. Tüm yemekleri büyük bir poşete koyup kapının önüne götürdüm. Ardından yatak odasına çıktım ve hazırlanmaya başladım. Üstüme dar, pek uzun olmayan bir elbise giyindim. Bu elbiseyi bana Charles doğum günü hediyesi olarak almıştı. Üstüm hazır olduğunda makyaj masasının önünde ki sandalyeye oturdum. Makyajımı yaparken Charles gelip belime sarıldı ve boynumu öptü.

"Çok güzel olmuşsun mon amour"

"Teşekkür ederim. Sende çok hoş olmuşsun."

"Yüzüne onları sürmesen bile çok güzelsin" dedi makyaj malzemelerini göstererek.

"Ama ben senin için daha da güzel olmak istiyorum." Dedim ve ona doğru döndüm.

"Benim için hep güzelsin. Hadi hava kararmaya başladı şansımıza bulut ta yok. Yıldızlar çok net görünür." Yıldızları izlemeye gideceğimiz için havanın kararmasını beklemiştik.

"Tamam işim bitmek üzere zaten. Sen piknik çantasını al bende geliyorum iki dakikaya." Dedim ve makyajımı yapmaya geri döndüm. işimi bitirdiğimde telefonumu da alıp aşağıya indim. Charles koltukta oturmuş beni bekliyordu.

"Hazır mısın?"

"Evet gidebiliriz. Nereye gideceğimizi biliyor musun."

"Biliyorum ama söylemicem. Sürpriz"
Charles sürpriz yapmayı artık alışkanlık haline getirdi. Neredeyse her gün farklı bir sürprizle beni karşılıyor.

"Hm peki öyleyse. Çantayı alıp gidelim." Dedim ve ayakkabımı giyindim. Yol boyunca müzik dinledik. Arabada çok konuşmazdık müzik açıksa. Yaklaşık on dakika sürdükten sonra deniz kıyısına geldik. Arabayı park etti ve hızlıca arabadan inip benim kapımı açtı

"Teşekkür ederim beyefendi."

"rica ederim hanımefendi" bagajdan Çantayı aldım ve kumsala doğru yürüdüm. Yere örtüyü serdim ve oturdum. Charles'ta yanıma geçti ve poşette ki yemekleri çıkarmamda yardım etti.

"Bunları ne ara hazırladın bu kadar vaktimiz yoktu."

"Sabah pişirmiştim yarısını."

"Sen gerçekten mükemmelsin" dedi ve boynumu öptü. Yemekleri çıkardık ve gökyüzünü izlerken yemeye başladık hiç bulut olmadığı için her şey harika gözüküyordu. Yemekleri yedik ve kalanları yine çantanın içine koydum.

ikimizinde yatabilmesi için yer açtım. Charles ellerini kafasinin arkasına destek olarak koydu bende Kafamı onun göğsüne koydum. Hiç konuşmadan uzun bir süre öyle durduk. Ardından Charles konuşmaya başladı.

"Seni ilk gördüğümde senden hoşlanmamıştım. Ama konuşmaya başladığımızda ne kadar yanıldığımı anladım."

"Ben seni ilk gördüğümde senden baya hoşlanmıştım ama bana çok kötü bakıyordun o yüzden seninle konuşmadım"

"Hep ilk adımları ben atmışım ama."

"Hahahaa galiba öyle olmuş."

"Eskiden aynanın karşısına geçip sana nasıl çıkma teklifi etmem gerektiğini çalışıyordum" bunu dedikten sonra kahkaha attım

"Pek başarılı olamamıştın teklif ettiğinde. iki kelimeyi bir araya çok zor getirmiştin."

"Evet ama sen ne demek istediğimi anlamıştın o yüzden sorun yok. Senin bu özelliğini çok seviyorum."

"Bende seni seviyorum."

-------------------‐--------------‐----

457 kelime

Bence tatlis bi bolum oldu sevdiniz mi?




f1 oneshots and preferenceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin