Iş Günü

794 46 25
                                    

Gecenin yarısı olmasına rağmen kalabalıktı bu gece. Genelde bar pazartesi günleri o kadar da kalabalık olmazdı ama bu pazartesi biraz farklıydı. Çoğu bekar ve üniversite öğrencisi buradaydı.

Ben ise onları eğlendirmek ve mutlu etmek için dans edecektim. Dans etmeyi seviyordum ancak dansımı böyle leş bir yerde göstermek istemiyordum.

Kızıl saçımı tepede toplayarak odadan çıkacakken kapı açıldı.

"Yeji, hadi zamanı geldi."

"Peki efendim."

"Ha bir de, gösteriden sonra yanıma gel."

"Peki efendim."

Odadan beraber çıktığımızda o kendi odasına ben de sahneye doğru ilerledim. Sahneye çıkar çıkmaz alkışların sesini duydum. Keşke bu alkışları daha iyi bir yerde duyabilseydim.

Müzik çalmaya başladığında ben de dans etmeye başladım. Tek mutlu olduğum an dans ederkendi. Ancak beni izleyen müşterileri fark ettiğimde kendimi dansçı yerine daha farklı bir şekilde görüyordum.

Genellikle kalçama, göğsüme veya belirgin olan vücut hatlarıma bakıyorlardı. Ancak bir müşteri dikkatimi çekti. Kısa, gece mavisi rengindeki saçları, giymiş olduğu beyaz kürkü ve de bakışları. Vücuduma değil, gözlerime ve dans hareketlerime bakıyordu. Zengin ve şımarık olduğu arkadaş çevresinden bile belliydi ancak bakışları beni gerçekten etkilemişti.

***
-R-
Sabah fazlasıyla şiddetli olan baş ağrımla uyandım. Geceden kalmaydım ve bu gerçekten berbat bir şeydi. Baş ucumda duran telefonumu alarak gelen bildirimlere baktım.

Annem yine bugün eve gelmeyeceklerini söylemişti, kızlar ise boş boş konuşmuştu. Mesajlardan çıkıp instagrama girdim. Yuna dün gittikleri mekanı paylaşmıştı. Bar güzel gözüküyordu. Dansçıları, içkileri, ortam ve müzikleri bana uyuyordu. Belki bu akşam da buraya giderdim.

Annem ve babamın olmaması iyi bir şeydi çünkü eğer şu an burada olsalardı dırdır etmekten başka hiçbir şey yapmazlardı.

Yataktan kalkarak duş almak için banyoya doğru ilerledim. Bu akşamda kesinlikle bu bara gidecektim.

***

Barın önüne geldiğimde korumalarımdan biri olan San, kapımı açarak çıkmama yardımcı oldu. Ona teşekkür ederek içeriye doğru ilerledim ancak onlarında Arkamdan geldiğini gördüm.

"San lütfen, beni burda yalnız bırakın bari."

"Ama efendim."

"Gidin ve Woo ile takılın biraz. Hadi!"

San her ne kadar istemesede beni onaylayıp geri döndü. Ben ise içeriye, arkadaşlarımın yanına gittim. Kendi localarında oturmuş içki içiyorlardı. Hepsinden nefret ediyordum. Karina beni gördüğünde hızla ayağa kalkıp bana sarıldı.

" Ryu! Hoşgeldin hayatım."

İğrenç.

Yapmacık bir şekilde gülümseyerek yanlarına oturdum ve masadaki kime ait olduğunu bilmediğim kişinin birasından birkaç yudum aldım. Yuna'nın paylaşacağı kadar güzel bir mekandı doğrusu.

***
-Y-
Dans performansım bittikten sonra kulise geçmiştim. Dağılmış at kuruğumu açıp baştan topladım. Umarım sikik patronum odasında sızakalmıştır. Kapı açıldığında sızmadığını anlamıştım ki gelen o değildi. Beyaz kürklü kızdı.

"Nasıl yardımcı olabilirim?"

"Bu gece biraz eğlenmek istemez misin?"

"Hayır. Ben dansçıyım oruspu değil."

"Buradan pekte öyle gözükmüyor."

Diyecek bir şey bulamamıştım çünkü haklıydı. Bir dansçı değildim, oruspuydum.

"Gidip başkalarıyla oynaşabilirsin."

"Ama ben seni sevdim. Hareketlerin, gözlerin ve vücudun belki."

"Ben sizi sevmedim, şimdi defolup git."

"En azından bira içsek?"

"İşim var, olmaz."

"Saat sabaha karşı, ne işin olabilir ki?"

Göz devirerek çantamı sırtıma taktım ve barın çıkışına doğru ilerledim. Tabii bu zengin ve şımarık kız da peşimden geliyordu.

Motoruma bindiğimde beni yine durdurmaya çalıştı. Artık bıkmıştım ve sinirlenmeye başlıyordum.

"En azından beni eve kadar bırakabilir misin?"

"Şu köşe de uyuyabilirsin bence."

"Hadi ama lütfeeeeen."

Onu biraz süzdüğümde gerçekten de süremeyeceğini anladığımda bıkkınlıkla motordan inip aracına doğru ilerledim.

"Ayy teşekkürler!"

Hızla yolcu koltuğuna bindiğinde göz devirdim. Arabayı çalıştıracakken elimi tuttu.

"Sana öyle dediğim için üzgünüm. Dansını gerçekten sevdim, güzel dans ediyorsun."

"Teşekkürler."

"Bu gece biraz eğlensek?"

"Çıkarların için benden özür dileme!"

"Hayır, hayır. Gerçekten söylediklerim gerçek, yemin ederim. Sadece biraz eğlenmek istiyorum."

Elimi direksiyondan çekip bir süre gözlerine baktım. Doğruyu söylüyor gibilerdi. Ama emin değildim ona güvenebilir miydim? Bana doğru yavaştan yaklaştığında artık bunun benim kararım olmayacağını anladım.

Yeni fiiiiic

Karakterler müthiş olacak eminimmm

Umarım beğenirsinizzzz

Oy vermeyi unitmayınn 🌟🌟🌟🌟

Ayrıca ilham kaynağım @tualet_terligi

Bar dansçısı // ryejiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin