tatilin ikinci günü

2.5K 138 285
                                    

Alican kafasını kaldırdı ve Barbaros'a baktı.

Şuan her şey gerçek dışı gibi geliyordu kendisine, bu ev, karşısındaki adam ve kendisi her şey gerçek dışıydı.

Barbaros'un yutkunduğunu, sonrasında ise hafiften gergin hallerini görünce onu daha fazla germemek için karşısındaki adamın yüzünü tek hamlede elleri arasına aldı ve kendi dudaklarını onun dudaklarına bastırdı.

Barbaros reddedileceğinden o kadar emindi ki, bu hamle beyninde şimşeklerin çakmasına neden olmuştu. İlk bir kaç saniye toparlanamadı, sonrasında ise kendi ellerini Alican'ın beline koyarak öpücüğü derinleştirdi.

İkisinin de hırsı birbirlerini şaşırtıyordu.

Alican nefessiz kaldığını hissediyordu ama kendisini ayırmak istemedi karşısındaki adamdan.

İkisi de tecrübesiz insanlar değildi, dudak hataketleri ustaca gidiyordu. O yüzden karşısındaki adam nefes almak için geri çekildiğinde tam olarak ne zaman yeniden öpmesi gerektiğini çok iyi biliyordu Barbaros.

Alican ise anın keyfini çıkarıyordu sadece. Ellerini Barbaros'un yüzünden ensesinde bulunan saçlara doğru kaydırdı ve avcunun içine aldığı saçları parmaklarının arasına sıkıştırdı.

İkisinin de vücutları birbirlerine yapışmış haldeydi.

Geri çekildiklerinde ise odada sadece hızlı şekilde nefes alma sesleri yankılanıyordu. Alınları birbirlerine yaslı şekilde duran ikiliden Alican'ın gözleri kapalıyken Barbaros'un açıktı.

Gözlerini bir kaç santim aşağısında bulunan dudaklara indirdi ve kızarmış olduğunu görünce kendini tutamadan gülümsedi.

"Bu.. hayalimden de öteydi."

"Katılıyorum."

--

Akşam yemeğini Alican yapıyordu, Barbaros ise içeriye iki kişilik bir masa hazırlıyorken aynı anda izleyecekleri filmi ve içecekleri içeceği ayarlıyordu.

"Şefim! Hazır mı?"

"Az kaldı, 5 dakikaya kalmadan getiriyorum içeri!"

ikilinin sesi evde yankılanırken Alican yaşadığı mutluluğu atlatamıyordu.

Sabahtan beri etrafta sırıtarak geziyordu.

O olaydan sonra ikisinin de kendine gelmesi zaman almıştı, sonrasında ise valizlerini yerleştirip yorgun olduklarına karar verdiler ve biraz uyudular.

Alican ikisine yetecek kadar hazırlığı yemeği tabakalara koydu ve iki tabağı da eline alarak içeriye ilerledi.

İkili yemek masasına oturdular, yemeklerin kokusundan dolayı zaten açlıkta sınırına gelmiş olan Barbaros anında yemeye başladı.

"Ne izleyeceğimizi seçtin mi?"

"Yok daha seçmedim ama önerilen bir kaç film var."

Biraz duraksadıktan sonra Barbaros konuşmaya devam etti.

"Dead Poet Society'i izlemiş miydin?"

"Evet onu izledim."

"Neyse ya buluruz bir şey elbet."

Alican tabağında fazla kalanları yiyemeden geri çekildi.

"Onları yiyecek misin?"

"Lütfen buyur."

Alican güldü ve Barbaros'un kendi tabağında kalan yemeği de yemesini izledikten sonra beraber hızlıca masayı topladılar, makineye de yerleştirip koltuğa geçtiler.

MasterChef All-star | Alican & Barbaros Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin