MasterChef All-star | Alican & Barbaros

Barbaros'un evi

Kahvaltıya oturmuş olan ev ahalisi ve Alican yemeklerini yiyorlardı.

"Eee yarışma nasıl gidiyor?"

Barbaros, abisine döndü ve çayından bir yudum alarak konuştu.

"Nasıl gitsin abi güzel gidiyor. Yemek yapmacalar falan filan."

"Kavga etmeyin aman oğlum sakın sakın."

Annesine güldü ve kafasını salladı Barbaros.

"Şampiyonlar ne zaman gelecek?"

Ablasının sorusuna omuz silkti.

"Bilmiyoruz ki, daha tam olarak belli değil."

Annesi başörtüsünü düzeltirken konuştu.

"Ah Serhat oğlum da olsaydı. Çok düzgün çocuktu niye gelmedi hiç anlamadık."

Barbaros sakince annesini dinlerken arada Alican'a bakıyordu. Sevgilisi sakince yemeğini yiyordu.

"Katılmak istemedi o, onun seçimi yapacak bir şey yok annem. Yine de desteklerini gösteriyor bana zaten."

Bir kaç muhabbet daha geçti, babası hepsini dinlemişti ama muhabbete dahil olmamıştı. Tam olarak bu yüzden konuşmaya başladığında Barbaros ve ailenin geri kalanı şaşırmıştı.

"Allah Razı olsun ya bu programdan. Program olmasa oğlumuzun sevgilisi olduğunu bile öğrenemeyecektik."

Masaya bomba gibi düşen soru üstüne Alican öksürmeye başladı. Barbaros onun sırtına vurmaya yeltenmişti ki Alican elini kaldırarak su içti ve kısa sürede kendine geldi.

"İyi misin oğlum?"

Barbaros'un annesinin endişeli sesine sadece kafa sallamakla yetindi Alican.

Kimse Ali reisten bu çıkışı beklemiyordu, en önde Barbaros olmak üzere.

Barbaros demin Alican'ın içtiği yarım kalan suyu aldı ve içerek boğazını temizledi. Sonrasında ise konuşmaya başladı.

"Ne zamandır evde sevgililerimizi konuşuyoruz ki şimdi konuşacağız baba?"

"Tüm Türkiye'ye tanıtabiliyorsan bu kızı bize de tanıyabilirsiniz diye düşünüyorum."

Alican ve Barbaros 'kız' kelimesi altında ezildiler. Sanki üstlerinde bina çökmüş gibiydi, tek bir kelime ile sessizce nefesleri kesildi.

"Zamanı geldiğinde o da olur baba."

Ali reis kafasını salladı ama ikna olmuş gibi durmuyordu.

Bu yüzden Barbaros'un abisi Sinan söze atladı.

"Eee Alican? Sen nasılsın, yarışma vesaire iyi misin?"

Alican bu boğuk havanın dağılması için hevesle cevap verdi.

"Her şey çok iyi elimden geleni yapıyorum ama tam olarak kendimi vermedim. Verdiğimde her şey daha güzel olacak."

"Seni de tutuyoruz biz, güzel temiz çocuksun Allah annene babana bağışlasın seni."

Hümeyra teyzeye bakıp gülümsedi.

"Teşekkür ederim efendim."

"Senin bir hastalığın varmış öyle mi oğlum?"

Hümeyra Hanım'ın sorusuna karşılık Barbaros annesine baktı. Şaka mıydı herkes?

"Anne."

"Sorun değil Barbaros. Evet efendim bir hastalığım var. Strese bağlı olarak kriz geçiriyorum. Yıllar boyu kendimi tutmada iyileştim ama hala arada bir yokluyor."